Ep.6

4.8K 417 209
                                    


"Aranıyorsun noona. Hem de ülke çapında. Sana terörist damgası vurmuşlar."

Anlayamıyordum. Hiçbir şeye anlam veremiyordum. Düşünmeyi bırakıp haberi dinlemeye çalıştım. Ancak bir kulağımdan girip diğerinden çıkıyordu.

"Dün akşam saatlerinde, Sungrey hastanesinde 20'li yaşlarında bir kadın terörist hastanenin personel harici yasak olan kısımlarına izinsiz giriş yaptı. Teröristin hastanenin morguna indiği ve Başkan'ın yeğeninin naaşıyla uğraşırken görüldüğü öne sürüldü. Teröristi gören personel onu yakalamaya çalıştığını, ancak kadının onu atlattığını söyledi. Güvenliğe hemen haber verilse de terörist izini kaybettirmeyi başardı. Lee Sang Hee üzerinde otopsi işlemleri başlatıldı. Yanda gösterdiğimiz kamera görüntülerinde teröristin nasıl kendini kamufle etmeye çalıştığı açıkça görülüyor. Morgdaki kamera görüntülerini ne yazık ki gösteremiyoruz. Ancak teröristin bir robot resmi çizilip her yere dağıtılıyor. Şu an her yerde kırmızı bültenle aranıyor. Bulunduğu an özel mahkemeye çıkarılması kararlaştırıldı. Sıradaki haberimize geçiyoruz."

"Tanrım! Bir aranmadığım kalmıştı. Ve terörist ilan edildim! Terörist! Buna inanamıyorum!"

Benim aksime diğerlerinin takıldığı konu bu değildi.

"Özel mahkeme dedi." Jimin kafasını çevirip diğerlerine baktı.

Herkes sıkıntılı görünse de ben bir şey anlamamıştım. Hoseok suratını sıvazlayarak koltuğa oturdu.

"Lanet olsun!" Kafamı Yoongi'ye çevirdiğimde çok sinirli göründüğünü fark ettim.

Sanırım özel mahkeme her neyse altından iyi bir şey çıkmayacaktı. Yine de merakıma yenilip sordum.

"Özel mahkeme nedir?"

Herkes farklı yönlere bakmaya başladı. Sanırım kimse yanıtlamak istemiyordu. Ancak benim de cevaplara ihtiyacım vardı.

"Özel mahkeme ne demek diye sordum."

Namjoon kenardaki zigon sehpaya tekme atıp onu devirdi ve hışımla odadan ayrıldı. Onun arkasından anlamsızca bakarken ağzını açan Jungkook olmuştu. O da halıya dalmıştı.

"Özel mahkeme en kötüsüdür. Çok nadir davaların görüşüldüğü bir yer. En büyük suçların değerlendirildiği mahkeme. Oradan çıkış yoktur. Yani sağ. En düşük ceza suçlunun kellesinin alınmasıdır. Diri diri yakılmak, tanıdığın, sevdiğin herkesin gözünün önünde acı çektirilerek öldürülüşünü izledikten sonra kendi ölümünü aynadan seyretmek, çeşitli işkence aletlerinden geçerek tek tek uzuvlarının kesilmesinden sonra kan kaybından ölmek gibi. Bunlar verilen cezalar. Bizim bilmediğimiz daha çok ceza vardır eminim."

Ulu Tanrım!

Kaskatı kesilmiştim. Bunlar...vahşiceydi. Hiç kimsenin çekmemesi gereken türde cezalardı. İliklerime kadar titredim.

Yani yakalanırsam...benim sonum da böyle olacaktı. Belki de daha beter.

"Beni burada öldürmeye ne dersiniz? Hem çok daha acısız olur, hem de sizin başınız yanmaz."

Yoongi bana sinirle bakarak ağzını açtı.

"Esprinin sırası değil." deyip oturduğu yerden öne eğilerek dirseklerini dizlerine dayadı. Yüzünü avuçları arasına bıraktığında yine düşündüğünü anlamıştım.

"Espri yapmıyordum zaten."

"O zaman kafayı yemişsin sen."

"Sadece mantıklı düşünüyorum."

Consciousness // Min YoongiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin