Formulaşk1

28.Bölüm

Herkese merhabaaa :)

Beni özlediniz mi diye yüzsüzlük yapmıyorum. Özlemediniz ve kızdınız biliyorum. Haklısınız da o yüzden sizden özür dileyerek bölümü paylaşıyorum hemen.

Bölüm hakkındaki yorumlarınızı da merakla bekliyorum desem çok mu fazla olur? Peki :)

O zaman kemerler takıldıysa arkanıza yaslanın ve Formulaşk'ın 28. Bölümünü okumaya başlayın.

Keyifli okumalar...

****************

"Hazığ mığsın?"

Michelle'in büyük bir heyecanla sorduğu bu soru karşısında kafasını eğdiği yerden kaldırıp üstünde QUEEN yazan kaskı okşadı. Hemen ardından derince bir nefes alarak kaskı kafasına geçirdi.

" Korkuyorum ama hazırım galiba."

"Merak etme ben heğ zaman senin yanındayım. Hem antrenmanlağımızda dedikleğimi yapağsan o pistte tozu dumana katmaman imkğansız."diyen Michel'e gülümsemekle yetindi genç kız.

Aslında Ece'nin korktuğu ne yarışta geride kalmak ne de aşırı hızla yaptığı tehlikeli manevralardı. Ece'yi tedirgin eden tek bir şey vardı ki o da uzun zaman sonra Alp Öztekin ile aynı pistte onun rakibi olarak karşısına çıkmaktı.

Karanlık koridor boyunca ışığa doğru ilerlerken tam bir sene öncesini düşündü genç kız. Her sonun ayrı bir başlangıç olduğunu öğrendiği o günü...

**********

Hastane koridorunda gelişigüzel bir şekilde yayılan TAAS takımının üyeleri saatlerdir süren bekleme halinden artık sıkılmaya başlamıştı. Sercan kapalı kapıların ardındaki dostundan gelmeyen her saniye üzerine üzerine gelen duvarlara daha fazla dayanamayıp doktorların ve hemşirelerin sürekli girip çıktıkları kapıya doğru ilerleyerek bağırmaya başladı.

"Neden kimse bir açıklama yapmıyor, NEDENNN!"

Sercan'ın bağırmasına karşı hemşirelerden ve etraftaki insanlardan gelen kınayan bakışları gören Tevfik Bey duruma el atması gerektiğini fark ederek boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

"Sakin olun çocuklar, doktorların önceliği Alp'in sağlığı. Bırakın önce onunla ilgilensinler."

Ateş de Tevfik Bey'in haklılığını destekleme amaçlı oturduğu koltuktan kalkarak Sercan'ın yanına yürüyüp hem Sercan'a hem de diğer takım üyelerine hitaben konuştu.

"Tevfik bey haklı. Bırakın doktorlar bize açıklama yapmakla uğraşmak yerine Alp'le ilgilensinler."

Ateş haklıydı aslında doktorlar açıklamakla uğraşmak yerine kazadan sonra iç kanaması olmasından şüphelendikleri Alp'le ilgilenmeleri daha iyi olurdu ama Sercan dostunun cansız halini gördükten sonra mantıklı düşünme yetisini toptan rafa kaldırmıştı.

Alp'i sapa sağlam görmeden de mantığını kaldırdığı raftan indirmeye niyeti yoktu.

Aradan geçen yarım saatin ardından, Alp'in odasından çıkan doktorları gören takım üyeleri aynı anda harekete geçerek doktorların etrafını çevirdiler.