Camilla Cabello - Lair
Gözlerimi açar açmaz saate baktım. Saatin daha 08:40'ı gösterdiğini görünce, gözlerimi büyüttüm. Benim için çok erken bir saatti.
Bu saatte kalkmak içime dert olurken gerinip, ayağa kalktım. Ada ve Azra'ya baktığımda mışıl mışıl uyuduklarını gördüm. Oh ne güzel! Ben burada erkenden uyanayım, onlar güzelce uyusun, yok öyle bir dünya!
Onları uyandırma planımdan önce lavaboya gidip elimi yüzümü yıkadım ve geri içeriye gidip yüksek sesle Ada ve Azra'yı uyandırdım.
"Of sabah sabah ne bağırıyorsun Karen?"
"Kes be kes!" diyip, Azra'ya baktım. Yeni tanıştığımız için sesini çıkartamıyordu belli ki ama farkındaydım ki hâlinden hiç memnun değildi.
Bizimkiler ayaklanırken, bende kıyafet seçmek için dolabımın karşısına geçtim. Altıma kot şortumu giyip, üzerime pembe, sol göğsünün üstünde gül nakışlı yarım badimi giyindim. Kemerimi taktıktan sonra, günlük kıyafetimi biraz daha hareketlendirmek için gümüş renkli saatimi ve bilekliklerimi taktım. Aynanın karşısına geçtiğimde kaşlarımı çattım ve kızlara doğru döndüm.
"Böyle pembeli falan çok mu çocuk gibi oldum ya?"
Ada ve Azra kıyafetimi beğenmişlerdi ama benim içime sinmemişti. Umursamayıp, saçlarımı düzleştirmeye başladım. Kampın içindeydim süslensem kaç yazar?
Saçıma şekil verdikten sonra, dudağıma parlatıcı sürdüm. Gözlerimi belirginleştirmek için beyaz göz kalemi çektim ve hafif pembe far sürdükten sonra, rimelle göz makyajımı tamamladım. Yanaklarıma ve burun kemiğimin üstüne allık sürdükten sonra parfümümü sıkıp hazırlanma işini bitirdim.
Süslensem kaç yazardı güya.Kızlar da hazır olduğunda, gerekli eşyalarımızı alıp evden çıktık. Yemekhaneye giderken, Ada'nın bir anda ellerini göğe açıp, dua etmesiyle ona doğru döndüm.
"Allah'ım n'olur çok yakışıklı biriyle tanışayım, n'olur!"
Kafayı yemiş deli. Azra da sessiz sessiz "amin.. amin bende" derken, gözlerimi büyütüp Azra'ya baktım.
"Sende mi be?"
Azra, "ne çirkin biriyle mi tanışayım?" derken, yemekhanenin kapısından girmiş bulunmaktaydık. Azra'yı cevapsız bırakıp, yemek sırasına girdim ve açık büfeden yiyebileceğim kadar kahvaltılık aldım.
Boş bir masa bulup, yemeğimizi yemeye koyulmuştuk ama etrafta insan çok olduğu için rahatsız oluyordum. Zar zor kahvaltımı yapmaya çalışırken, karşımıza oturan üç kişiyle kafamı kaldırıp, onlara baktım. Kızlara göz attığımda onların da, karşımızdaki çocuklara baktığını gördüm.
Galiba aşık oldum...
Bir süre sonra kızların yemeklerini bitirmiş, beni bekliyor olduklarını gördüm. Tam karşımda oturan çocuk, beni izlemeyi bırakıp, kahvaltısına dönse rahat rahat kahvaltımı yapabilecektim ama maalesef gözlerini üzerime dikmiş, ayırmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAZ KAMPIM - Aşıklar Serisi 1
ChickLitAşkın nerede , ne zaman karşımıza çıkacağını bilemeyiz. Hiç ummadığı bir yerde aşkı bulacağını kim bilebilir ki? Onlarda bilmiyordu... Birbirleriyle daha çok vakit geçirmek ve daha çok eğlenmek için gittikleri bir kampta aşık oldular... Belki aşık...