Aşkın nerede , ne zaman karşımıza çıkacağını bilemeyiz. Hiç ummadığı bir yerde aşkı bulacağını kim bilebilir ki?
Onlarda bilmiyordu...
Birbirleriyle daha çok vakit geçirmek ve daha çok eğlenmek için gittikleri bir kampta aşık oldular...
Belki aşık...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alan Walker - Faded
Masada ki yerimizi alınca herkes kahvaltısına başladı. Tümer kulağıma yaklaşıp, "ayol ben çok sıkıldım, yeter gidelim artık bu uğursuz yerden" dedi. Gülüp, ben de kulağına yaklaştım. "Aramızda kalsın ama ben de çok sıkıldım, en iyisi bugün gitmek istediğimizi söylemek olacak." dedim. O da gülüp "aynen" dedi.
Meriç sert bakışlarını ikimiz arasında gezdiriyordu. Meriç'in bakışlarını takmamaya çalışıp, kahvaltımı yapmaya başladım. Göz ucuyla baktığımda sabır çektiğini gördüm.
Kahvaltımı yaptıktan sonra salona geçtim. Bir beş dakika sonra Meriç ve diğerleri de yanıma geldi. Meriç yanıma oturup, elini omzuma koydu ve beni kendine yakınlaştırdı. Herkes tv izlemeye dalmışkenAda bir anda "ay benim canım şeftali istiyor" dedi.
Yuh be! Kış mevsiminde ne şeftalisi?
Burak , Ada'ya ters ters bakıp, "kış kış ne şeftalisi kızım? Nereden bulalım biz sana şeftali?" dedi. Çocuk haklı.
Ada dudak büzüp, Burak'a döndü. "Ben ne yapayım, Sanki ben istiyorum! Bebeğimin canı istiyorsa ne yapıp edip o şeftaliyi bize alacaksın!"
Tümer fısıltıyla "ayol buna hamilelik kafa yapmış" dedi ama bütün herkes duymuştu. Ada'nın gözleri dolarken, herkes içten içe Tümer'e katılıyordu.
