Aşkın nerede , ne zaman karşımıza çıkacağını bilemeyiz. Hiç ummadığı bir yerde aşkı bulacağını kim bilebilir ki?
Onlarda bilmiyordu...
Birbirleriyle daha çok vakit geçirmek ve daha çok eğlenmek için gittikleri bir kampta aşık oldular...
Belki aşık...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sasha Sloan - Too Sad To Cry
Sabah gözlerimi açar açmaz esnedim ve kendime gelmek için beş dakika gün ışığına doğru baktım. Meriç'e baktığımda hâlâ uyuyor olduğunu gördüm. Ona her zaman ki gibi dargındım. Haklı olduğum konularda bile bana bağırması koyuyordu. Haklı olduğum konuları geç, sürekli bağırıyordu bana.
Şu Meriç'in kuzeni olayından sonra gerçekten aramız açılmıştı ve eskisi gibi olamıyorduk artık. Bu sefer gerçekten darılmıştım ve sonuna kadar haklıydım bu konuda.
Düşüncelerimden sıyrılıp, ayağa kalktım ve lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkandıktan sonra lavabodan çıkıp, dolabımın karşısına geçtim. Siyah taytımı ve siyah kazağımı çantadan çıkarttıktan sonra, hızlıca üstümü çıkarıp elimdekileri giyindim. Siyah spor ayakkabılarımı da giyindikten sonra aynanın karşısına geçip, saçlarımı taradım.
Saçlarımı taradıktan sonra arkamı dönüp Meriç'e baktım uyuyor mu diye. Beni izlediğini görünce biraz utansam da, fazla takmayıp kapıya doğru ilerledim. Tam kapıyı açacakkenn Meriç "ne oldu?" diye bir soru yöneltti. Ona doğru dönmedim. "Hiçbir şey(!)"
Odadan çıktım. Bir de ne oldu diye soruyordu. Cidden kendime acır hâle gelmiştim artık! Tamam ben de üstüne gidiyordum ama ne bileyim. Elimi saçlarıma daldırıp, saçlarımı geriye doğru attım ve merdivenlerden yavaşça indim.
Aşağı indiğimde kimsenin uyanmadığını fark edince, tekrardan yukarı çıkıp farklı bir odaya girdim. Bu odada genelde araba anahtarları bulunurdu. Tabii ki de dedeme aitti hepsi. Dedemin bana aldığı arabanın anahtarı, diğer anahtarlardan ayrı ve en dikkat çeken bölmede duruyordu. Hemen o araba anahtarını ve garaj kapısının küçük kumandasını alıp, aşağıya indim.
Markete gideceğim, evde bir şey yoktu ve ben açtım. Evin aşağısındaki büyük garajın, kapısını açtım kumandayla. Dedem yine benim arabamı diğer arabalardan farklı bir yere koyduğu için, hemen araba gözüme çarpmıştı. Arabayı uzaktan açtıktan arabaya bindim. Garajdan çıkınca arabanın camını açıp, elimi camdan çıkarttım ve garaja doğru tuttum.
Radyoyu ve klimayı da açtıktan sonra, hiç vakit kaybetmeden gaza bastım ve bizim buradan kırk beş dakikalık uzaklıkta olan markete gittim. En yakın market orasıydı.
☀️
Markete gelince, arabayı hemen marketin yanına park edip arabadan indim. Arabayı kilitledikten sonra marketin giriş kapısına doğru ilerledim. Giriş bölümündeki yerden bir tane market arabası alıp, bölümleri gezmeye başladım.
Kahvaltılık bölümüne gelince gerekli malzemeleri aldım ve hazır çorba bölümüne doğru gittim. Bir sürü bardak çorbalardan karışık karışık alıp, market arabasının içine attım. Tam hazır patates almak için mini buzdolabına ilerleyecektim ki, telefonum çaldı.
Arayan Meriç'ti.
"Efendim?"
"Yine neredesin Karen sen?" Yine aynı şeyi yapıyordu, bağırıyordu. Sakin çıkan sesimle "marketteyim" dedim.
"Ne kadar merak ettim haberin var mı? Ne diye habe-" yüzüne kapamıştım. Az önceki gibi bağırmamıştı ama yine de sesi yüksekti. Katlanamam ben böyle insana!
Gözlerim dolarken, burada ağlamamak için hızlıca alışverişimi yaptım. En son ıvır zıvır bölümüne gidip, çekirdek, cips, çikolata gibi çeşitli abur cubur ve içecek aldım. Kasaya gidip, aldıklarımı tek tek o marketlerdeki aletden geçirip, tutan miktarı ödedim. Markette sıra olmadığı için rahat rahat aldıklarımı poşetledim ve tekrar market arabasının içine koydum. Hepsini poşetledikten sonra marketten çıkıp, arabanın yanına gittim ve aldıklarımı bagaja koydum. Tekrar marketin içine girip, market arabasını bıraktım ve hızlıca arabaya geçtim.
Arabayı hızlı sürüyordum. Sinirimi şuan hız yaparak atmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Bana böyle davranmasını düşündükçe daha çok sinirlenip, daha çok hız yapıyordum. Kim sevdiği birinin ona sürekli bağırmasını ve soğuk davranmasını isterdi ki? Hadi ilk dersin tamam sinirlenmiştir olur ama insanın da bir yerden sonra kalbi kırılıyor.
Bunları düşünmeyi bırakıp, hızla sürmeye başladım. Kırmızı ışığı görünce durmak zorunda kaldım. Ben trafik ışığına bakarken, bir arabanın korna sesi kulağıma gelince kafamı cama çevirip, hızla üstüme gelen arabayı görmem bir oldu. Arabayı hemen çalıştırıp, kaçmaya çalışsam da, arabanın çok hızlı bir şekilde bana çarpması ve camlarımın kırılıp , kafamı hızlı ve sert bir şekilde cama çarpmam bir olmuştu.
