CHAINED

10

"Evet, onları şu an görebiliyorum.Ne zaman karşısına çıkacağım onun?"
Şapkasını düzeltirken telefonda konuştuğu adama sordu.
Karşı taraftan gelen yanıt ise tek kaşını kaldırmasını sağlamıştı.
"Karşısına çıkmayacaksın, onu kaçıracaksın."
İlginçti.Ne işlere bulaştığını aklı almıyordu.
"Pekala.Sonra ne olacak?"
"Seni sevecek ve ondan nefret edecek."
Yüzünü gülümseme kaplayınca döndü ve o gün son kez Tao'ya baktı.
"Güzel."dedi telefondakine karşı.Daha sonra telefonu kapadı ve motoruna binerek oradan uzaklaştı.

*

Kris bugün bütün gün işinde olacaktı.Tao da ondan izin almıştı tek başına dışarı çıkmak için.Kris ne kadar izin vermek istemese de Tao onu ikna etmeyi başarmıştı.Bebekleri için endişelenmesini anlıyordu.Zaten uzun süre dışarda durmayacaktı; istediği yiyecekleri alacaktı, biraz da dolaşacaktı ve eve dönecekti.Kris'in peşine adam takacağından da şüphesi yoktu.
Evden çıktığında çoktan bir arabanın çalışma sesini duymuştu, tam tahmin ettiği gibi.Sahile doğru yürüdü ve biraz orada oyalandı.Temiz hava kendisine iyi gelmişti.Oradan çıkıp alışveriş merkezine doğru yola çıkarken bir motor önünü kesti.Kask taktığı için o kişiyi görememişti.Karşısındaki kaskını çıkarınca şokla ağzı açıldı.
"Tom?"diye bağırdı şaşkınlıkla.Tom motorundan inince Tao ona arkadaşça sarıldı.Korumayı unutmuştu bile.
"Sen nasıl oldu da-"
"Kris gitmeme izin verdi.Daha yeni bir olay.Seni görmeme de izin verdi."
Tao inanamamıştı.Daha geçen gün Kris'le bu konuyu konuşmuştu ve Kris bundan nefret etmiş, onaylamamıştı bile.Şimdi nasıl olur da Tom karşısına çıkabiliyordu?
"Dediğin imkansız bir şey, aklım almıyor."dedi Tao ama gülümsemesine de engel olamıyordu.
"Arkama atla o zaman, Kris'e götüreceğim seni."
Tom gülümseyerek söylerken Tao'nun aklına şimşek yeni çakmıştı.Göz ucuyla korumanın aracına bakarken onun kendisini izlediğini ve telefonla konuştuğunu gördü.Telefonla konuştuğu Kris olmalıydı.Kaşlarının çatıklığını görebiliyordu adamın.Kris Tom'u bırakmamıştı ve Tom kendisini Kris'e götürmeyecekti.
"Aslında Tom,"dedi Tom'a dönerek.
"Benim şu an eve gitmem lazım."dedi ve gülümsedi.
Tom onun baktığı yere bakınca koruma olduğunu anlamıştı.
"Başka bir zaman görüşsek nasıl olur?"dedi Tao.
Tom gülümsedi ve cebindeki bıçağı çıkardı.Gizlice Tao'nun karnına dayadı ve bekledi.
"Ya benimle gelirsin ya da...Biliyorsun işte."dedi.
Tao, Tom'un bu hallerine ilk kez şahit oluyordu.
Tao yutkundu.
"Seni bu kadar değiştiren şeyin ne olduğunu merak ediyorum."dedi.Gözlerinde korku yerine acı vardı.
"Seni sevmek beni değiştirdi.Şimdi arkama atla.Korumayı atlatınca seni bir yere götüreceğim ve eğlencemize bakacağız."
"Sevmek insanı kötü biri yapamaz."
Tao bunları söyledikten sonra onunla birlikte motora bindi.Korumasına son kez baktı.
Tom motoru hızla sürerken o da takip ediyordu ama motor dar yerlerden geçebilince araya büyük bir fark girmişti.Araba gözden kaybolunca Tao'nun gözlerinden yaşlar akmaya başladı.Motordan atlayamazdı, bebeği ölebilirdi.Yapabileceği hiçbir şey yoktu.Tek yaptığı sıkı tutunmaktı.
Tom motoru bir yerde durdurunca geldikleri yeri inceledi.Neresi olduğunu bilmiyordu, neler olduğunu ya da Tom'un bu evi nasıl satın aldığını da bilmiyordu.
"Bana ne yapacaksın?"dedi Tao motordan inerken.
"Ben değil."dedi.Eve Tao'yu sürüklerken son konuşması bu olmuştu.
"Kim?"dedi defalarca Tao.Bilmediği neler vardı anlamıyordu.Tom cevap vermedikçe korkusu artıyordu.
"Kris sana ne yaptı?"diye sordu bu sefer de.Tom artık sinirlenmiş bir şekilde Tao'ya döndü.
"Ondan çok sen acı verdin bana!"diye bağırdı.
"Anlamıyorum."dedi Tao ağlayarak.Telefonu çalmaya başlayınca Tom Tao'nun ceplerini karıştırdı ve telefonunu ayağıyla parçaladı.
Tao şaşkınlıkla ona baktı.
"Bana evli olduğunu söylemeliydin.Seni o kadar çok sevmiştim ki Tao!Kalbinin bir başkasında olduğunu arkadaşım olduğun halde bile söylememiştin.Arkadaşlar ne için vardır Tao?Lanet olsun!"
"Özür dilerim."dedi Tao başını öne eğerek.
"Kris'in beni defalarca dövmesi, dövdürmesi umurumda bile olmadı, senden vazgeçmeyecektim.Ta ki, bunları söyleyene kadar.Senden nefret ediyorum Tao."
Tao kendisine nefretle bakan bu adama gülümsedi.
"Sırf kendinin acı çektiğini, benim kötü bir insan olduğumu düşünüyorsun.Senden çok daha fazla acı çektim.Sevdiğim insandan senden daha fazla nefret ettim.Eminim ki bir yerlerde benden fazla bunları yapan da vardır.Acına saygı duyuyorum.Ama bunları bana acı çektiğin için mi yapıyorsun?Ben de aynısını başka birinde yapabilecek miyim peki?Bu beni haklı kılar mı bunları yapmamda?Senin için bir özrün yeterli olmadığını biliyorum.Bin kez biliyorum yüz bin kez biliyorum bunu!Ama bunu bana yaptığın için bana bir özür borçlusun."
Tao cümlesini bitirince Tom ağzını henüz açmıştı ki evin kapısından birisi girince kapamak zorunda kalmıştı.
"Sen..."dedi Tao girene bakarak.

Umarım hoşunuza giden bir bölüm olmuştur dkdkdjdjdk okuduğunuz için teşekkürlerrr ❤❤