Mardin Doktoru

●° 19.BÖLÜM °●

" Şuan yorgun olmasan , olmasam... Çocuk çalışmalarına başlamıştık, biliyorsun değil mi ? " dedikten sonra dudaklarıma bir öpücük bırakıp bacaklarımın altından geçirdiği kolları ile beni kucağına alıp merdivenlerden çıkmaya başladı. Mirza ile konuşmak bana çok iyi gelmişti. En azından korkularımı bir nebze de olsa azaltmıştım. Başımı Mirzanın boynuna gömdükten sonra gülümseyerek boynuna bir öpücük bıraktım. Bütün utangaçlığımı bir kenara bırakıp...

" İyi geceler... "

°●°●°●°●°●°●°●°●°●°●

Yüzüme konulan öpücükler ne kadar hoşuma gitse de uyanmaya hiç ama hiç niyetim yoktu. Yüz üstü dönüp yattıktan sonra saçlarımın oynanması ile uykum kaçmıştı. Kendimi bu yataktan hiç çıkmamak üzere programlamak istiyorum... 

"Hadi kalk , Arya ! " diyen Mirzaya gözlerim açık olsa göz devirirdim. Yüzümü ona döndüğümde saçlarım birbirine girip yüzümü kapatmıştı.

"Mirza yaa ! " dediğimde tek gözümü açıp karşımda duran Mirzaya baktığımda tek kaşı havada bana bakıyordu. Off..

" Acıktım kızım kalksana ! " dediğinde üzerimde bulunan yorganı kaldırıp cevap vermedim.  Banyoya doğru ilerlerken arkamdan onun delici bakışlarını hissedebiliyordum ama önemsemedim. Hem sabahın köründe kaldırıyor bir de 'acıktım kızım kalksana ! '  diyor. Katıksız Odun... Banyoda elimi yüzümü yıkayıp aynaya baktığımda kuş yuvasına dönmüş saçlarım bir harika (!) duruyordu. Aynanın önünde duran  tarak ile tarayıp insan gibi bir şekle soktuktan sonra tarakta kalan saçları temizleyip geri aynı yerine bıraktım. Banyodan çıktığımda odada elle tutulur cinste olan sessizlik ile beraber gözlerimi oda da gezdirdiğim de yatakta uyuyan bir adet Mirza ile karşılaştım. Ay öküz... Sen beni kaldır kendin yat ! Oldu ! Yavaş adımlar ile yatağa doğru ilerlerken nasıl uyandıracağımı düşünüyordum.  Aslında utangaç olmasam, belki aklımda olanı uygulardım ama utangaçlığımdan dolayı bunu yaptıktan sonra başımı kaldırıp da hayatta onun orman gözlerine bakamazdım. Acaba onun yaptığı gibi mi kaldırsam? En makulü buydu. Yatağın diğer tarafına dizlerimin üzerinde çömeldikten sonra tamamen uyuyup uyumadığına baktığım da derin ve düzenli nefesleri uyuduğunu gösteriyordu. Yüzüne yavaş yavaş öpücükler kondurmaya başladığımda da bir süre sonra o da benim gibi sırtüstü yatmıştı. Mirzayı taklit etmekten zarar gelmezdi her halde ? Onun bana yaptığı gibi ellerimi saçlarına daldırdığım da yumuşacık saçlarını okşamaya başladım. Kendimi nasıl kaptırdı isem  Mirzanın uyanmış etrafına attığı sersem bakışlarını fark edemedim.

" Arya ? " diye mırıldanan Mirza o kadar tatlı duruyordu ki...

" Kalksana oğlum acıktım. " Diye onun bana söylediği cümleyi çevirip ona sunmuştum. Belimden tutup kendi yavaşça doğrulurken bir anda kendimi Mirza ile yatağın arasında kalmam bir oldu. Ben şok olmuş gözlerle ona bakarken o yüzüne Alminin tam olarak dediği piç gülüşünü yerleştirdi.

" Hmm... Birileri taklidimi yapıyor galiba ? " dedikten sonra kahkaha atmıştım.

" Yani... biraz olabilir. " dedikten sonra dudaklarıma kapanan sıcaklık ile birlikte gözlerimi kapattım ve o anın güzelliğine kendimi bıraktım. Ayrıldığımızda nefes nefese kalmış bir şekilde gözlerimizin içine bakıyorduk.

" İstersen bugün kahvaltıyı dışarıda yapalım ? " diye sorduğun da kendimi kahvaltı hazırlamaya hazır hissetmediğim için başımı olumlu anlamda salladım. Mirza üzerimden çekildikten sonra yan kenara kendini atıp gözlerini kapattı.