Yasak AŞK // ALSEL (+18)

-19-

Ali;

A: Oyun bitti, Zafer Yılmaz.
Z: Ali dur! Yapamazsın! Selin'e nasıl yapacaksın ha!
A: Her şeyi biliyor. Senin için üzüleceğini sanmıyorum.
Z: N-nasıl? Anlattın mı? Ben sana bir şey yapmadım. Siz kaşındınız.
A: O zaman yapmam gerekeni şimdi yapıyorum! Öteki tarafta da sorarlarsa ben bir şey yapmadım dersin! Güle güle!

Silahı ateşliyorum. Fakat silah boş çıkıyor.

A: Nasıl ya? Allah kahretsin!

Zafer ise çaresizliğim karşısında aldığı büyük hazla kahkaha atıyor.

Z: Gerizekalı! Ahahaha! 

Neredeyse bayılacakmışçasına kahkahalar atıyor.

Z: Sanırım bu anı görmek için beklediğime değdi!

Ellerini karnına koyup benim salaklığım karşında zevkle gülüyor.

Z: Ahahah! Gerçekten...çok gerizekalısın!

En sonunda kendine gelebiliyor.

Z: O adamı benim ayarttığımı düşünemeyecek kadar salak mısın?

Cebinden bir kutu mermi çıkarıyor ve yere döküyor. Rahat bir tavırla deponun çıkışına yöneliyor.

A: Bugün yapamadım ama elbet bir gün yapacağım! Duydun mu?!
Z: Salak!

Gidiyor. Mal gibi kalıyorum. Bu adam korkunç derecede manyak. Yere eğilip mermileri avcumda topluyorum. Sadece bir mermi koyup şarjörü takıyorum. Mermiyi ağza getiriyorum ve silahı kafama dayıyorum.

A: Bitecek. Bugün her şey bitecek.

Tam tetiğe bastığım an biri hızla silahı kafamdan çekiyor.

S: N'apıyorsun sen?!

Öylece donup kalıyorum.

S: Delirdin mi sen?! Kafayı yemişsin!

Sarsıyor beni.

A: Neden geliyorsun? Niye izin vermiyorsun? Bitecekti. Her şey bitecekti.
S: Masal ile beni bırakıp gidecektin yani?

Cevap veremiyorum.

A: Ölmemiş Selin, ölmemiş...

Bana sıkıca sarılıyor. Ikimiz de boş depoda hıçkıra hıçkıra ağlıyoruz. Ne kadar süre ağladık? Bilmiyorum. Belki saatlerce. Bacaklarımda güç kalmıyor. Yere çöküyoruz.

A: Neden şimdi çıkıp geldi? Neden? Oğlumla çıkıp neden geldi? Benim oğlumdu. Uzay benim oğlumdu. Özür dilerim Selin. Sana bütün bunları yaşattığım için özür dilerim. Senden özür diliyorum. Ona ne diyeceğim peki? 'Yıllar sonra belki benim için çıkıp geldin ve ben Selin'e aşık oldum.' mu diyeceğim ne diyeceğim?
S: İstemezsen giderim.
A: Gitme. Sakın gitme.
S: Zaten..

Gözyaşlarını siliyor.

S: Gidemiyorum.
A: Ama o gidecek...

Sessizlik oluyor. Sessizliği Selin'in çalan telefonu bozuyor.

S: Alo. Hıhı. Buldum. Geliyoruz.

Telefonu kapatıyor.

S: Hadi. Kalk. Ben varken bu kadar kolay gitmene izin vermeyeceğim! Anladın mı beni?!

Yavaşça Selin'den destek alarak ayağa kalkıyorum. Arabasına biniyoruz. Yol boyu sessizliğimizi koruyoruz. Daha fazla dayanamıyor.

S: Ben gelmeseydim, ölecektin.
A: Sus uzatma.
S: Karnımda Masal'la beni bırakıp gidecektin.
A: Selin sus.
S: Elif yüzünden-
A: Selin sus!