Selin;C: Dört sene önce yaptığın kazayı unuttuğumu zannediyorsan, yanılıyorsun!
Tam cevap vereceğim sırada telefon yüzüme kapandı.
S: A-alo?!
Ellerim titremeye başladı ve telefonum ellerimden kayıp yere düştü. Arkamı döndüm ve direkt dibimde duran Ali'yi gördüm. Tuhaf bakıyordu. Sonra hızla toparlandı.
A: İyi misin? Arayan kimdi?
Dilim tutulmuştu ve sadece ellerimle hareketler yaparak telefonu gösteriyordum.
S: O-oydu!
A: Kimdi? Selin iyi misin? Yüzün bembeyaz olmuş!
Derin derin nefesler almaya başladım.
S: Oydu!!
Kendime engel olamadan ağlıyordum. Kesik kesik nefes almaya başladığımda panik atak geçirdiğimi anladım.
A: S-selin!
Ciğerlerim yanmaya başladı ve kendimi Ali'nin kollarına attım. Çünkü ayakta kalacak gücüm kalmamıştı.
A: Selin!
Ağlamam şiddetlenince nefes almak daha da zorlaştı ve Ali'nin kolunu sıkmaya başladım.
A: S-Selin! Nefes al Selin!
S: Oydu Ali oydu!
Nefes alamayınca Ali'ye elimle çantamı göstermeye çalıştım. Eliyle uzanıp çantamı aldı ve içini karıştırmaya başladı.
A: Ne bulmam gerekiyor?!!
S: P-po-şet!
Kısa sürede buldu ve hemen elime tutuşturup yüzüme doğru tuttu. Nefesim yavaşça düzene girerken Ali'nin kolunu sıkan elimi gevşettim. Poşeti yüzümden çekip kendime gelince Ali de bir oh çekti. Kafamı arkaya attım ve gözlerimi kapadım.Ali;
Az önce korkunç bir durumun içindeydim. Selin öylece uyuyakalınca bende sırtımı arkamdaki koltuğa yasladım. Düşünmemeye çalışıyordum fakat olmuyordu. O yabancının sesi beynimin içinde yankılanıp duruyordu.
"Dört sene önce yaptığın kazayı unuttuğumu zannediyorsan, yanılıyorsun!"
A: Off!
O sırada o yine yanımda belirdi.
E: Tamam. Düşünme artık bunu.
A: Olmuyor! Yapamıyorum! Deniyorum ama beceremiyorum.
O sırada uzunca bana ve kucağımda uyuyan Selin'e baktı.
E: Zafer'in kızı mı o?
Selin'e baktım ve sert bir şekilde yutkundum. Başımla onayladım. Hafifçe kaşlarını çattı. Gözünden bir damla yaş aktı.
A: A-ama yapma böyle! N'olur!
E: Neden? Neden hala onu burda tutuyorsun?
Cevap veremedim.
E: Zafer'den intikam almak için iyi bir koz olduğunu düşünüyorsun. Yapma bunu. Ondan uzak dur! Senin iyiliğin için, lütfen.
Gözlerimi Selin'e çevirdim. Tekrar ona baktığımda gitmişti. Selin'i incelerken birden gözünü açtı. Sonra güldü. Afalladım.
A: S-sen uyumuyor muydun?
S: Hayır. Sen telefonla mı konuşuyordun?
Başımla onayladım. Sonra kalkıp bana döndü.
S: Neymiş o beceremediğin şey?
A: Hiç! Hiç bir şey.
Bir süre göz göze bakıştık. Sonra ayağa kalktım ve Selin'in elini tuttum.
A: Yürü gidiyoruz.
S: Nereye?
A: Eve. Seni babana bırakıp bizimkilerin yanına giderim.
S: Babama?
A: Babana.
S: O nerden çıktı şimdi?
Kendine hakim olmaya çalışıyordu ama sinirli olduğunu anlayabiliyordum.
A: Bir yerden çıkmadı. Sadece babanla konuşman gerektiği kanısına vardım.
S: Yaa!
Hızla elini çekti.
S: Ona sen mi karar veriyorsun?!
A: Hey hey hey! Bağırmana gerek yok. Sakin ol.
S: Kes sesini! Bütün bunlar bir oyundu di mi? Beni kullanıp babamdan böyle intikam almayı planlıyordun!
A: Ne!
S: Yalan mı?! Planın işe yaramayınca da beraber onun yanına gidip benden daha da nefret etmesini sağlayacaktın yalan mı?
A: Yalan! Böyle bir şeyi aklımdan bile geçirmedim! - bu yalana kendim bile inanmadım-
S: Nasıl ya! Hala bana yalan söylüyorsun!
A: Hayır!
S: Evet!
A: Hayır!
S: Evet
A: Hayır diyorum!
S: Evet diyorum!
Bu saçmalığa bir son vermek adına onu hızla kendime çektim ve sarıldım.
A: Şimdi bana sarıl ve sakinleş.
Yavaş yavaş kollarını kaldırıp sırtıma yerleştirdi. Bende elime geçen bu fırsatı değerlendirip onun kokusunu hissetmeye çalıştım. Fakat bu koku ciğerlerimdeki özlemi gidermemişti.Selin;
Ne kadar şey yaşamış olsakda ilk defa ona sarılıyordum. Kokusu ciğerlerime dolduğunda içimde yeniden bir şeylerin canlandığını hissettim. Kalbim her zamankinden farklı atıyordu. Her ne kadar geç anlamış olsamda, ben ona aşık olmuştum. Sonra sarılmayı bıraktık.
A: Sakinleştin mi?
S: Hıhı.
A: Hadi gidelim.
S: Kararlısın yani!
A: Evet.
S: Iyi gidelim.
Çantamı alıp evden çıktık. Yolda uyumuşum. Gözümü açtığımda evin önündeydik.
A: Geldik.
S: Görüyoruz!
Arabadan indim ve kapıya doğru yürüdüm.
A: İnsan bir görüşürüz der!
Duymamış gibi yaptım. Tam kapıyı çalacağım an Zafer açtı kapıyı.
Z: Hoşgeldin kızım!
O sırada gözü Ali'ye takıldı. Onlar bakışırken ben içeri girdim. Zafer de kapıyı kapatıp benim peşimden geldi.
S: Buraya seninle konuşmaya geldim.
Z: Senin o adamla ne işin var?
Aniden sesini yükseltmesi afallamama sebep olsada çabuk toparladım.
S: Anlamadım?
Z: Gayet açık ve net! O adamla ne işin var?!!
S: Ali'yle mi?
Z: Evet başka kim olacak?!
S: Hiiç!
Z: Ne demek hiç lan!
Ve yüzüme bir tokat indi!
Z: O herifin, o herifin oğluyla senin ne işin olur be!!!
S: Sen az önce bana tokat attın!
Z: Evet! O adamdan da oğlundan da uzak dur! Yoksa-
S: Yoksa ne?! Yine beni dövdürterek hastanelik mi edersin? Aa ya da peşime adamlarını mı takarsın?
Z: Selin-
S: Buraya senle konuşmaya gelmiştim ama sen buna değmezsin!
Kapıya doğru gittim.
Z: Nereye?!
S: Ali'ye!
Z: Ne?!
Kapıyı çarpıp çıktım. O da çıktı ama sadece bağırıp durdu. Bende kapının önündeki arabalardan birinin anahtarını alıp Ali'ye gitmeye karar verdim ve aradım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yasak AŞK // ALSEL (+18)
FanfictionÖlümle yaşam arasındaki çizgide yaşanan bir aşk... Aksiyon, Aşk, Tutku... Yaşamak mı? Ölmek mi?