-25-

1.2K 28 16
                                        

Ali;

Gözümü tuhaf bir kulübede açıyorum.

A: Nerdeyim ben?

Aklımda kalan en son şey birinin kürekle kafama vurması oluyor. Hissettiğim acıyla inliyorum ve elimi kafama götürüyorum.

A: Nerdeyim lan?

Nerede olduğumu bilmemem gitgide sinirlenmeme neden oluyor. Ayağa kalkıp etrafa bakınıyorum. Masanın üzerinde gördüğüm notla duraksıyorum.

"Mezarlığa gitme. Polisler var. Kim olduğumu merak etme. Arama da. Beni tanıyorsun zaten. Ben seni arayana kadar beklemede kal."

Aklıma tek bir isim geliyor. Zafer... sinirle notu aldığım yere bırakıp kulübeden çıkmak istiyorum. Fakat herhangi bir kapı bulamıyorum. "Çıkış " yazan oku gösteren yere bakıyorum. Fakat sadece yerdeki bir kapağı görüyorum. Kapağı kaldırıp altındakine bakıyorum.

A: Yok artık!

Tünel...

A: Harbi hepsi manyak bunların ya!

Cidden tek çıkış yolu bu muydu? Karanlıktan korktuğum halde başka bir çıkış yolu olmadığı için buradan çıkmak zorundaydım. Derin bir nefes alıp tünele giriyorum. Zaten dar olan tünelde nefes almak zorlaşıyor.

A: Ne zaman bitecek ulan şu lanet tünel!

Birkaç dakika sonra tünel bitiyor. Kafamı yukarı kaldırıp kapağı açıyorum ve bir çıkmaz sokağa çıkıyorum. Üstümdeki toprağı silkeleyip caddeye doğru yol alıyorum. O sırada telefonum çalıyor ve bir telefonum olduğu aklıma geliyor. Arayanın Damla olduğunu görüyorum.

A: Efendim Damla?
D: Notumu aldın mı?
A: Hangi not?
D: Kulübedeki. Hala bulamadın mı yoksa?

Kahkasını işitiyorum.

A: Sen ciddi misin yoksa dalga mı geçiyorsun?
D: Çok korkmadın umarım?
A: Kapat şu telefonu ya!

Telefonu kapatıp hemen bir taksiye atlıyorum ve mezarlığa gidiyorum. Daha arabadan inmeden bile az ötede yanıp sönen polis sirenlerini görmem çok uzun sürmüyor.

A: Ciddiymiş ya! Abi biz geri dönelim en iyisi.

Dün gece kafamda canlanıyor. Ölü bir bedene sarılacak kadar delirip mezarı kazmam. Peki ardından mezarın boş çıkmasına ne demeli? İkinci kısmın hayal olmasını dileyip düşünmemeye çalışıyorum. Taksici de geldiği yoldan geri dönüp mezarlıktan çıkıyoruz.

A: Sen Mertoğlu konağına sür abi.

Ya gerçekten o mezar boşsa?

A: Ya da yok ya. Abi sen en iyisi beni burada bırak.

Ücreti verip hızla taksiden iniyorum. Mezarlığa giden yola sapıp sirenin ışıklarının olduğu yöne ilerliyorum. Polisin 'OLAY YERI GIRILMEZ" yazılı şeridi çekmesiyle daha fazla ilerliyemiyorum. Çevremde duran insanlardan bilgi almaya çalışıyorum.

A: Ne olmuş?
X: Vallaha bilmiyorum ki. Dün gece adamın biri mezarı kazmış. Polis şimdi cesedi arıyor. Adam artık çaldı mı ne yaptı?
A: N-nasıl yani?
X: Basbaya. Mezarı boş bulmuşlar boş!

Gerçek miydi? Hayır hayır. Kesinlikle bir açıklaması olmalıydı. Aklımı çıldırmak üzereyken hızla mezarlıktan çıkıyorum. Kırk yılın başı kafam güzel değil onda da arabam evde! Mezarlığa girdiğimden beri titreşimde çalan telefonumu bir kere daha sessize alıyorum. Şu an hiç Elif'le uğraşacak halim yok. Hızla bir taksi arayışına giriyorum. Uzun süre sonra arayışım sonlanıyor ve bir taksiye binebiliyorum. Hızla Zafer'in evine gidiyorum. Taksiden iner inmez kapıya gidip alacaklı gibi vurmaya başlıyorum.

Yasak AŞK // ALSEL (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin