19. Bölüm

316 11 36
                                    

Ö: S-Sinan!
D: Sinan!
((Sinan gözlerini hafifçe açar tam açamaz))
S: b-baba
((Poyraz Sinan'ın gözlerine bakar))
P: oğlum, oğlum, Sinanım. Uyma tamam mı oğlum gözlerini açık bırak
S: seni her şeyden çok seviyorum
((Der ve öyle gözleri açık şekilde bayılır))
P: AAHHHH!!! Oğlum!!!! Sinan!!!! Ambulans çağrın ambulans çağrın!!!!

2 saat sonra. Sinan ameliyattadır. Ayşegül'ü bayıldığından dolayı bir odaya almışlar. Ayşegül ayılmıştır bu arada. Defne de Ayşegül'ün yanındadır. Bebeğin iyi olup olmamasına bakıyorlardır. Poyraz ameliyathanenin kapısının önünde yerde oturmuş bir şekilde beklemektedir. Perişan bir halde bir noktaya odaklanıyordur. Bahriler, Meltem, Albayım falan hepsi gelmiş ameliyathanenin önünde bekliyorlar bir andan da Poyraz'a moral vermeye çalışıyorlar. Ama bu deneyimler tabiki başarısız Poyraz hiç kimseyi duymuyordur.
Doktor ameliyathaneden çıkar. Poyraz hemen ayaklanır.

P: doktor bey o-oğlumun durumu ne?
D: sizden bir seçenek yapmanızı istiyoruz
P: n-nasıl bir seçenek?
D: kurşunu henüz çıkarmadık çünkü kurşunu çıkarırsak büyük bir ihtimalle kanıma olur. Bunu durdurmayabiliriz yani öyle ihtimal var
((Poyraz ellini ağzının önüne koyar))
P: d-diğer seçenek?
D: kurşunu içerde bırakabiliriz ama o zaman yüksek bir ihtimalle felç kalabilir
((Poyraz başını ellerinin arısına alır))
((Defne gelir))
De: bir haber var mi?
Ö: Defne sen bir şey söyle doktorsun sen
De: noldu?
Do: kurşunun çıkıp çıkmaması, çıkarsa kanıma ihtimali büyük olur çıkmazsa da felç kalabilir
De: ya aslında Ayşegül'e sorsak daha iyi olurdu. Uzmandır o bu konularda ben bilemedim şimdi
P: A-Ayşegül nerde? Gelsin
De: kendisi şu an hiç iyi değil yalnız
B: noldu kızıma?
De: ya bayılmıştı ya bi de şu an Sinan'in etkisinde hâlâ o yüzden hiç gelebilecek gibi durmuyor

Ayşegül odada ağlıyordur. Despina Ayşegül'ün yanında onu sakinleştirmeye çalışıyordur.

D: Ayşegül güçlü durman lazım Sinan için
A: ama ama öldü
D: gel Ayşegül hadi kalk gel biraz dolaşalım ha

Kalkarlar. Hastanede dolaşırlar. Ayşegül ağlamamak için zor tutuyordur kendini. Derin derin nefes alıp veriyor. Acısı büyük çok büyük. Anlatılmaz bir şey bu. Bebeğini kaybetmiş Ayşegül. O daha doğmamıştı ama Ayşegül gene de anne sayıyordu kendini. Çocuğu ölmüştü. O çocuk sadece Ayşegül ve Poyraz'a bir çocuk bir umut değildi abisine de ilaç olucaktı o. Sinan'a hayat verecekti o. Çok kötü olmuştu bu.
Öyle düşüncelere dalmıştı işte. Düşüncelerinden ayıldında kendi birden ameliyathanenin önünde buldu.

De: Ayşegül?
A: efendim?
Do: Ayşegül hanım siz misiniz?
A: evet
((Doktorun karşına gider))
A: bir şey mi oldu? Sinan'a bir şey mi oldu?
Des: Ayşegül sen otursan mı? Böyle şeyleri kafana takma tamam doktorlar hal ediyorlar zaten
A: Despina hanım... o benim oğlum ben doğurmamış olabilirim ama o benim oğlum tabiki bununla uğraşacam başka neyle uğraşayım ki

Ayşegül çok hassas herkes du bunu görüyor. Ağlamaklı ağlamamak için zor tutuyor kendini ama gözleri dolu. Bir andan Sinan bir andan ölmüş bebeği... Fazla geldi.

Des: oğlun tabi ama sen şimdi iyi değilsin hadi gel doktorlar bilirler yapıcaklarını zaten
((Bahri Despina'ya fısıldar:
B: noluyor?
D: bebeği kaybetti, şu an hiç iyi değil))
((Bahri Ayşegül'e bakar hemen))
Do: kurşunu çıkartıp çıkartmama konusu, henüz çıkarmadık burda bir seçenek yapmanızı bekliyoruz. Kurşunu çıkarırsak kanıma ihtimali olabilir çıkarmasak da büyük ihtimalle f...
((Ayşegül sözünü keser))
A: biliyorum... Bana sorarsınız çıkartın ama son karar Poyraz'ın
((Poyraz Ayşegül'e bakar))
P: çıkartalım diyorsun?
A: yani evet
P: peki doktor bey bir şey sorucam
A: sor
P: siz ameliyatta hem Sinan'a kan bulamıyoruz diyorsunuz ama ameliyatta hep kan nakli kullanılıyor
Do: yok bu durumda Sinan'a kan veremeyiz, benim ameliyata girmem lazım
((Ameliyata girer tekrar))
P: nasıl ne diyor bu Ayşegül?
A: Sinan lösemi oldundan dolayı kan veremiyorlar
P: niye?
A: onun DNAsıyla aynı olması gerekiyor yani kan onun DNAsına uygun benzer kan olması lazım
P: iyi de neden?
A: eğer aynı DNA değilse ve doktorlar bunu Sinan'a verirlerse Sinan'ın içindeki lösemi hücreleri kafayı yer gibi ve vücuttaki bütün kanı iter diyelim
P: nasıl?
A: o kanı kabul etmezler artık gibi bir şey kan gider Sinan da ölür ama böyle bir şey olmayacak, zaten bu nedenle birlikte onun kanına çok benzer bir şey istiyorlar ve eğer öyle bir şey olursa önce çok iyi karşılaştırma yapıyorlar yani böyle bir şey olması imkansız
((Poyraz kötü olur))
P: şimdi ne veriyorlar
A: idare ediyorlardır
((Ayşegül oturur))
((Despina Bahri'ye fısıldar:
De: Poyraz'ın karşısında güçlü duruyor ama baya))

Poyraz KarayelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin