Evlilik

71.5K 1.6K 79
                                    

Rüzgar uyuyan kızına ve Yaz'a baktı. Kızı tıpkı annesi gibiydi daha yirmi yedi günlüktü belki ama  benziyordu işte gözleri, burnu, dudakları daha çok değişecekti ama şimdilik tıpkı annesiydi. 

Yaz uyandığında, Belis ağlamakla meşguldü, Peki Rüzgar nerdeydi? Yaz kızını kucağına alıp emzirmeye başladı. "kızım baba korkuyo biraz dimi ama olsun o seni çok seviyo"  Rüzgar'ın aniden içeri girmesiyle Yaz ne yapacağını şaşırmış bir şekilde donakaldı. Göğüsünü kapatamamış sadece Rüzgar'a bakıyordu, Rüzgar'da Yaz'a.... Tabii Rüzgar Yaz'ın göğüslerine bakıyordu. "Rü-rüzgar oralarıma bakmayı kesermisin?"  Yaz'ın sitemli sesine karşın Rüzgar hemen bakışlarını başka tarafa çevirdi. O'da kızı utandırmak istemdi fakat göğüsleri taş gibiydi, dolgun ve dik......

"Caaaannnn hadi gel kahvaltı hazır!" diye seslendi Yaz merdivenlerden yukarı, "geldiim" diyerek gülümsedi Rüzgar, kızını da kucağına alıp geçti masaya "ya bu ne zaman yemek yiycek" "altı yedi aylıkken koyarız ağzına bişeler ama daha yirmi yedi günlük" "of desene daha çok var"  "evet" güzel güzel yumpatkalarını yerken (yumpatka= yumurta patates kızartamsı  ve kaşarın olduğu bir yemektir) Umut tekrar ağlamaya başladı, "bir yerine bir şey mi yaptım acaba?" diye atıldı Rüzgar telaşla "Can saçmalama açıkmıştır altını pisletmiştir bak böyle yaparsan senle işimiz var" "napıyım korkuyorum" "korkma bir şey yok... hem sen kokuyu almıyomusun?" "o koku bundan mı geliyo" Yaz kafasını olumlu anlmda salladı kızını alarak yukarı çıktı. Yaz,Rüzgar'a daha bi alışmıştı onun bu hallerini seviyordu, telaşlı halini, kızını fazla seviyordu bell... Belli ki baba olmayı çok istiyor ve seviyor...   "Rüzgar bugün kaçta gelirsin?" "belli olmaz niye ki?" Rüzgar biran gerçek bir aile olduklarını düşündü karısı ve minik bebeği adamı uğurlar, kapıdayken kadın kocasıan iteklerini sorar... "Ya bugün Umut Belis'in doktor kontrolü var" "niye nesi var ki?" "şey kalbi için... telaşlanma bir şeyi yok zaten doktora da bir şeyi var mı diye gidicem" "kaçta randevu?" "16:30" "tamam ben gelirim o saate kadar" "peki....kravatını neden bağlamadın?" "uf sıkıyo o ya bende şirkette bağlıyorum" "anladım"  "iyi hadi  ben çıktım" diyerek kızını öptü peki Yaz'ı öpücek miydi? "Baba gitti mi kızım? Hayda niye ağlıyosun ki şimdi altın temiz açmısın acaba?" diyerek kızını göğüsüne yatırdı -emzirme biçimi anlamında- tam o sırada kapıda çaldı "tam da sırası" diyerek kızını bıraktı ve kapıya gitti. Kapıyı açtığında karşısında ağlamaktan gözleri şiş bir Melisa vardı. "Noldu sana?" "Berktan'dan ayrıldım" "neden?" "aldattı beni hem de o orospuyla" "o orospu kim?" "Cemreğeğeğeğeğ" diyerek ağlamaya başladı. "Şşş sakin ol tamam hadi geç içeri"  Melisa ve Yaz içeri geçtiklerinde tekarar kapı açıldı. Açıldı çünkü Rüzgar'ın anahtarı var... "Rüzgar hayırdır?" "Rüzgar?" "Can.." "Can... ya şey... ama sende hiç uyarmıyosun pantolonunda leke var diye" diyerek malum bölgenin bira altını gösterdi. "Ben senin oralarına ne bakıcam be!" Rüzgar bir şey demeden odaya gitti. Gittikten dört sanite sonra Rüzgar'ın sesi duyuldu. "Yaaaazzzz?" "efendim" "az gelirmisin?" Yaz cevap vermeden yukarı çıktı, kapıyı açtığında şok oldu demiycem çünkü olmadı. Rüzgar daha üstünü çıkarmadan dolaba gitmişti çünkü... "efendim" "ya benim pantolonlarım nerde?" Sabah Rüzgar'ın düşündüğü şeyi şimdi de Yaz düşünüyordu. Şuan tam bir karı koca gibiydiler adam kadına kıyafetlerinin yerini sorar kadında eline verir. "Al" "onlar niye orda?" "kusura bakma paşam kzımın bir dolabı yok e benimde eşyalarımın bir deliğe girmesi lazım" diyerek kapıya yöneldi. "Ya özür dilerim haklısın" dedi Rüzgar arkadan, Yaz bir şey demeden çıktı odadan fakat Rüzgar onu kapının orda yakalamış ve dudaklarına kapanmıştı. Yaz olayın şokuyla karşılık falan veremedi. Rüzgar geri çekilip "bunu yapmasam gözüm açık giderdim" diyerek tekrar odasına girdi. Yaz şaşkın şaşkın indi aşağı ve kızını emzirmeye başladı. Tabii  bu emzirme olayı Rüzgar aşağı indiğinde son buldu. Rüzgar "Yaz biraz gelirmisin?" dediğinde Yaz çekine çekine gitti yanına "bak ben özür dilerim" aslında Yaz'da istiyordu onu öpmeyi ama en azından tutuyodu kendini daha doğrusu kasıyodu. "Yaz bir daha yapmam ama konuş benle lütfen" dediğinde Yaz daha  fazla kendini kasmadan dudaklarını Rüzgar'ın dudaklarına örttü. Yaz geri çekildiğnde "özür dilerim" dedi utanmıştı bunu yaptığına hatta belki de şuan kıpkırmızı olmuştu. "E hadi ama yiyişmenizi bırakın da benle ilgilenin" bunu söyleyen tabi ki Melisa'ydı. "Nesi var onun" "şey..berktan" "o piç aldattı dimi onu" "evet de nerden biliyosun?" "ben bilirim" diyerek geçiştirdi. Yaz'ı...... Saat dört olmuştu ama sevgili Rüzgar hala yoktu. Orası Trabzon olduğu için bir yerden bir yere gitmek fazla uzun sürmezdi. "Ben geldim.. Yaz hazırmısınız?" "nerdesin sen?" "geldim işte" diyerek Yaz'ın yanağını öptü. "Ama iki dakika bekleyin acil lavaboya gitmem lazım" diyerek banyoya koştu "acele et!" Yaz biraz dakikti, Yani bir yere gidecekse havaalanı, doktor vs.... "Küçük Umut'un kalbinde delik var fakat daha çok küçük biz böyle şeylerin olmasını normal buluyoruz bu delik büyüdükçe geçecek sakın sorun etmeyin Küçük prenses bir yaşına geldiğinde tekrar gelin" Yaz çoktan ağlamaya başlamıştı. Titreyen sesiyle "peki şimdi yani bir yaşına girene kadar bir şey olurmu?" "hayır tabii ki olmaz dediğim gibi bir yaşında belli olur ancak" "pe-peki" Rüzgar hiç sesini çıkarmadan dinliyordu doktoru.. Dışarı çıktıklarında Rüzgar tutamadı kednini ve ağlamaya başladı "Rüzgar yapma ama" "benim  yüzümden" "niye senin yüzünden olsun Allah böyle yarattı ilerde geçicek İnşallah" "ya geçmezse" "deme öyle bak zaten patlamay hazır bomba gibiyim şuan geçicek benim kızım sağlıklı olucak"  Rüzgar Umut'u arabasında pusete koyup Yaz'a saırldı. "Olucak dimi" "olucak tabii" biraz daha öyle kaldıklarında yanlarına bir kız gedi. "Can merhaba"  Rüzgar aniden kıza dönüp kaldı. Kaskatı keilmişti, "ben en iyisi arabada bekliyim" dediYaz.. Rüzgar ekndini şoktan çıkarıp "bekle sevgilim bende geliyorum.. aa bu arada Elif mümkünse hiç görüşmeyelim"  diyerek bindi arabaya, "eğer özel bir konu değise.. O kız kim?" "kimse hiç kimse bundan sonra hayatımda olmayan biri boşver kafanı yorma" "peki" Rüzgar eski karısını gördüğünde şok oluştu o en son çok sevgili maxwell'iyle Londra'daydı.... Eve geldiklerinde saat 21:30'du çünkü Rüzgar'ın arkadaşlarıyla buluşmuşlardı. Tabii bebekle ne kadar vakit geçirebildiyseler... "Yaz uyuyalım mı?" "bu saatte mi?" "yorgunum" "sen uyu o zaman" "benimle uyurmusun?" Rüzgar Yaz'dan çok şey istiyordu biliyordu bunu fakat onunla uyumak rahatlatıcıydı. "Şey..." "zorunda değilsin" "yok aslında ben banyo yapıp gelicem diycektim" aslında bunu şimdi uydurmuştu. "Tamam bekliyorum" Rüzgar odaya girdiğinde arkasıdan Yaz girip giyeceklerini aldı fakat Rüzgar rahat durmayıp "bence sünger bob'lu pijama giyeceğine şurdak i siyah dantelli geceliği giyebilirsin" Yaz Rüzgar'ın bu dediğiyle şok olmuştu. Rüzgar Yaz'ın dolabını mı karıştırıyordu." Sen benim dolabımı mı karıştırıyosun?" "sadece merak ettim" "bu gece tek yatabilirsin o zaman bay çok meraklı!" diyerek çıktı odadan fakat ona inat olsun diye tekrar girdi ve sünger bob'lu pijamalarını bırakıp o siyah geceliği aldı "ama bu haksızlııık" diye isyan etti Rüzgar fakat Yaz hiç yüzüne bile bakmadan kapıya yöneldi. Çıkacaktı tabii ama Rüzgar buna izin vermemiş Yaz'ın önüne geçmişti ve dudaklarına kapanmıştı "eğer yanımda yatmazsan ki bu gecelikle her fırsat bulduğumda bunu yaparım" dedi ve tekrar Yaz'ı öptü. Yaz geri çekilip "of tamam geliyorum..!" diyerek banyoya geçti. "Sana bir sır veriyim mi?"  "ver" "Berktan'ı tehtid ettim ve Melisa'dan arılmasını sağladım" "ne?!" "çocuk uyuşturucu kullanıyo! napsaydım kardeşimin gözlerimin önünde erimesine müsade mi etseydim!?" "ama bu yaptığını Melisa öğrenirse çok üzülür" "gerçeği öğrenince bana hak vericek ama" "ama seviyodu Berktan'ı" "daha on yedi yaşında ilerde karşısına daha yakışıklısı daha adam olanı çıkar" diyerek daha da sokuldu Yaz'a.... Sabaha karşı uyanmıştı ikiside tabii ki Umut'un sayesinde Yaz hiç mızmızlanmadan emzirdi kızını ve tekrar giyindi geceliğini Rüzgar sadece onu izliyordu... AAA hayır aşık falan değildi sadece hoşlanıyordu sonuçta kzının annesiydi Yaz "Yaz?" "efendim" "evlilik işini halletmeliyiz" "aa evet ben sana kimliğimi versem sen halletsen" "olmaz!" "neden?" " gidip evet diyelim işte nolucak" "peki" "öğleden sonra gider hallederiz" "tamam"  ve tekrar uykunun kollarına teslim etmişlerdi kendilerini... Evlilik işlemide tamamdı. Artık evliydiler Rüzgar'ın önündeki engel kalkmıştı, tabii Rüzgar'ın istediği şey seksdi başka ne olabilr ki! Yaz geceliğini giydiğinde Rüzgar bir şey yapmaya cesaret edememişti. Onla uyumak en güzeliydi... Tamam kabul belki birazcık aşık olabilirdi ama birazcık "Rüzgar bu gece...." "sen istemediğin sürece san bir şey yapmam söz" "teşekkür edrim" Yaz eğer birlikte olaktan korkmasaydı evlenirdi zaten dimi.... "Yaazzz kahvaltı hazır değil mi daha ama!?" "ay çok özür dilerim keşke çocuğu bırakıp sana kahvaltı hazırlasaydım" "öyle mi demek istedim" "bilmem artık" " neyse sen dua et bugün hafta sonu" "olmasa napcaktın?"  "şaka apıyorum" "sen bugün fazla mı enerjiksin" "dedim ya hafta sonu" Yaz ve Rüzgar hem konuşuyo hemde kahvaltı hazırlıyodu.. Rüzgar kahvaltı hazırlamayı bırakmış Yaz'ın elinden tuttuğu gibi dödürmeye başladı "sen anpıyosun?" "dans ediyoruz"  Yaz hem gülüyo hemde Rüzgar'a ayak uyduruyodu "Can iyi güzelde ben dans etmeyi bilmem" "benimde profesyonel olduğum söylenemez" Yaz daha fazla konuşmayaıp anın tadını çıkardı. Seviyordu bu çocuğu fakat ona bunu söylemesi bayaa zaman alıcaktı. "Can yeter başım döndü" "pekala prenses"  "yok yok sen bugün bir tuhafsın sanki" "aaa kırılıyorum ama" "özür dilerim" "şaka yaptım cadı neyse hadi kahvaltı yapalım da ben arkadaşımla buluşucam" "kim bu arkadaş" "Cenk işte karıcığım geçen geceki espirili çocuk" "ay çok yakışıklıydı ya" "hadi yaa!" "tabii hele gözleri müthiş" "mavi?" "evet amvi aslında yeşili daha çok severim" Yaz anlamıştı Rüzgar'ın kırıldığını o yüzden de gönlünü almak istemiti. "Hah ne sanıyordu benim gözlerim dururken karımın başka gözlere bakıcağınımı?" "tabii canıım" "Yaz sence ben nasıl bir babayım" "çok iyi çok sevecen korumacı... bence kızının sırlarını saklayailecek kapaitede olan kzına 'babasının kızı' dedirttirebilecek bi babasın...." "böyle düşündüğün için teşekkür ederim karıcığım" "ne demek kocacığım"  diyerek kocasının yanağını öptü ve kahvaltısına devam etti..........   Birazcık saçma bi son oldu ama olsun sabahın beşinden beri yazıyorum... Okuyan ve vote yapan herkese teşekkürler... <3

Bebeğimin Babası!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin