Gizli Tapınak

487 26 5
                                    

                            Harry'nin ağzından.:

Amy'i kapının önünde yarı baygın bir şekilde bulmuştuk. Kısık seslerle olanları anlatıyordu. Bu inanılmaz birşeydi. Her öldüğünde yeniden doğmak.. Babası gerçekten zeki bir adammış. 

Ama Amy kötü gözüküyordu. Dudakları kurumuştu ve böbreğindeki yara izi kapanıyordu. Belki de bu gerçekten son doğuşu olacaktı. Yüzünü avuçladım  "Amy. Kendine gel!" beni duymuyordu. Kucağımda çırpınıyordu. "N-nefes alamıyorum Harry. Boğazım öyle kurudu kii"

Diğer çocuklarla kısa bir göz gezdirmenin ardından Liam ne demek istediğimi anlayıp hemen dışarıdan bir tavşan bulmaya gitmişti. Bu defa farklıydı, tavşanın kanını içiyordu ve kusmuyordu. Sanırım kurt tarafı ölmüştü

.Ani bir hareketle tişörtünü sıyırdı ve ve yara izine baktı. Hiçbirşey yoktu.  Artık  Saf vampirdi. Umarım bu iyi birşeydir. Yanii her zaman istediğ şey bu değil miydi?

Biraz dinlendikten sonra fikrini sormak için ağzımı açmamla cevap vermesi bir oldu "Evet saf bir vampir olmak iyi birşey." gülümsedim "Vampir özelliklerin güçlenmiş"  gülümsedi. kafasını salladı. 

****1*yıl*sonra****

Artık gerçek bir vampirdi Amy. Bu bir oyundu. 3 canlı bir oyun ve tüm canı tükenmişti. Babasının onun gücünü korumak için yaptığı büyüyü bozmuştu. 

Artık normal bir insan olmak için tek engeli, bir vampirdi. Kırmızı gözleri ve sivri dişleri vardı. İnsan kanı içiyor, uyuyamıyordu. Bunu kolaylıkla aşabileceğini biliyordum. Güçlü bir kızdı. Annesi ve babası da öyleydi. 

Hala yarı kurt-vampirdi ama kurt özellikleri ölmüştü. Yani ölü kurt kanı hala damarlarındaydı. Şuan tek amacımız Amy'nin vücudunda dolaşan "Melez Kanı" bir şekilde süzerek "Saf Kana" dönüştürmekti. Ve bunu nasıl yapacaığımız hakkında en ufak bir fikrimiz yoktu. Her konuyu ona danıştığımız, bizim kurtarıcımız Liam'ın bile bir fikri yoktu.

Hepimizin kafa kafaya verip düşünmesiyle ancak eski liderimizin bize yardım etmesiyle bu işe bir çözüm yolu bulabileceğimze karar vermiştik. Ama bu da zordu. Adamdan çok uzun süredir haber alınamıyordu. 

İlk kurt atalarımızın soyundan gelen iki kurt vardı. Dolunayda kendine hakim olabilen yalnızca iki kurt. Biri Lycan şuanki liderimiz. Bize savaş açan, kötülüğün kurt hale bürünmüş tarafı. Onunla bi kaç kez savaşmayı denemiştik ama ona anca ilk liderimiz Peter'ın gücünün yeteceğini öğrendiğimizde hayal kırıklığına uğramıştık.

Peter, insanii özellikleri açısından gerçekten iyi, temiz kalpli bir adamdı. Gerçekten çok şey biliyordu. Tahminleri bile doğru çıkardı genellikle. Kurt özellikleri ise, vahşii ve saldırgandı. Adeta iyilik için gönderilmişti Dünyaya. Gerek duymadıkça kurda dönüşmezdi. Lycan'ın aksine savaş, onun en son isteyeceği şeydi.

Liderlik tahtına oturmak için Lycan'ın Peter'ı öldürdüğü dedikoduları yayılmıştı kurtlar alemine. Nasıl ve nerede olduğuyla ilgili kimse birşey söylemiyordu. Susturulmuşlardı. Lycan için "Bozulmaz Yemin" denilen büyüyü bileklerine mühürlemişlerdi ve Peter hakkında en ufak bir kelime eden kurdun boğazından bir delikle beraber siyah kan akmasıyla büyü ortadan kalkacaktı. Yani "Bozulmaz Yemin"i bozan tek şey Ölüm'dü. Ve böyle bir ölümü hiç bir kurt göze alacak kadar yürekli değildi. 

Kurtlar aleminde herhangi bir sohbette yada bir toplantı da Peter'ın adının geçmesi yasaktı. Lycan "İsmi lazım değil" diyerek değiştirmişti adını. Korktuğu birşeyler vardı çünkü. Herkesin bildiği ama herkesten gizlenen bir sır. 

Amy zaman geçtikçe kötüye gidiyordu. Aniden gelen nefes darlığı, kusmalar, bayılmalar, bazen beni bile tanıyamıyordu. Bir vampir olarak vücudunda kurt kanını dolaşması ona zarar veriyordu. Bir tür virus gibi. Eğer Peter'ı bulursam, bunu düzeltebilirdi. Onu bulmaktan başka çarem yoktu. 

Gecenin köründe ormanın derinliklerine doğru yola koyulduk. İçimizde insan olan olmadığı için yolculuk gayet hızlı geçiyordu. Ormanın derinliğine indiğimizde karşımıza çıkan büyük görkemli söğüt ağacının hemen önündeki masaya oturduk.

Burası Lycanın bilmediği bir yerdi. Gizli tapınağımızdı burası ve Peter başımızın sıkışması durumunda burada güvenlice buluşup konuşabileceğimizi söylemişti. Ağacın etrafı KARŞI KURT BOĞAN ile çevriliydi. Bize karşı olan kurtlar (Lycan vs..) bizi görmeyecek, içimizden geçip gidecekti. 

Burada oturup Peter'ı beklemekten başka çaremiz yoktu. Yaşıyorsa gelirdi. Yaşaması lazımdı. Hepimiz masanın etrafında sandalyelere oturduğumuzda Amy gözlerini kısıp etrafı inceliyor, sanki buraya daha önce gelmiş gibi bakışlar atıyordu. 

 Ağacın ortasındaki oyuğa gözünü dikmişti "Amy. Sorun ne tatlım?" aniden sıçradı ve bana baktı. "B-ben burayI daha önce görmüştüm Harry." masaya yaklaştı. "Hatırlamıyor musunuz? Beni kaçırdığınızda bir kriz geçirmiştim. Bir çeşit kurtlar sofrası gördüğümü söylemiştim size!" (Hatılramayanlar 4.Bölüm-Sen bir vampirsin. Yanii öylesin demi? okuyun) Evet hatırlamıştım. Gerçekten burayı görmüştü. 

"O zaman ne mutlu sana" dedi Amy'nin hemen arkasından bize doğru gelen adam. Hepimiz gözlerimizi oraya dikmiştik. Bu oydu! Peter yaşıyordu! Amy kurtulmuş sayılırdı! 

Amy sesin geldiği yöne bakıp Peter'ı görmesiyle yine o krizlerden birini geçirmeye başlamıştı. Başta küçük çaplı birşey olduğunu düşünmüştüm ama öyle değildi. Gittikçe nefes alması zorlanıyordu. İlk günkinden daha kötüydü. 

Birden kucaklayıp masanın üzerine yatırdım. Kırmızı gözleri açıktı ve boğazında birşey kalmış gibi çırpınıyordu. Liam Peter'ın gözlerine odaklanarak olanları aktarıyordu. 

Peter bizi kenara itti, ve Amynin göbeğindeki kapanmış yara izine bir hıçımla pençelerini geçirdi. Ne yapmıştı böyle? Çırpınmayı kesmişti. Gözleri kapanmıştı ve nefes almıyordu. Aman Tanrım Amy ölüyordu!!

BİSSÜRÜ EKŞIN DOLU BÖLÜMLER BEKLİYOR BİZİ. OKUL KAPANDIĞI İÇİN DAHA SIK YENİ BÖLÜM EKLEYEBİLECEĞİM. BU SEZOUN HİKAYEYE KURTLARIN ÜZERİNDEN GİTMEK İSTİYORUM. UMARIM BECEREBİLİRİM. BEĞENİRSENİZ, NE MUTLU BANA YORUMLARINIZI BEKLİYORUUM :**

Melez KanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin