Hayatın kıymetini bilin. Gerçekten. Nefes aldığınız her anın, desteksiz yürüyebildiğiniz her dakikanın, gülümseyebildiğiniz her saniyenin, kokusunu duyabildiğiniz her çiçeğin, renklerini görebildiğiniz her gökkuşağının, problem yaşamadan dinleyebildiğiniz her şarkının, elleriniz titremeden yazabildiğiniz her bir satırın değerini bilin. Sevdiğiniz şeylerden hiçbir sebeple vazgeçmeyin. Hayatı sevin. Güneşi sevin. Ve çiçeklerin kokusunu. Çünkü hastane köşelerinde, günlerce, haftalarca hatta aylarca ilaç kokusuna tahammül etmeye çalışanlar var. Kollarına giren iğnelerden kolları delik deşik olanlar var. Kuşların cıvıltısını asla duyamayacak, gökkuşağının renklerini asla göremeyecek, sevdiği müziklerle asla dans edemeyecek, bisiklet süremeyecek, koşamayacak hatta belki de bir ömür yürüyemeyecek insanlar var. Dert ettiklerinizi tekrar düşünün. Derin bir nefes alın ve hayatı sevin. Çıkın, doğaya karışın. Çiçekler güzel. En çok da papatyalar. Hem binlerce çeşit çiçek var doğada biliyor musunuz? Hayvanların tüyleri de yumuşacık üstelik. Tam da sevmelik. Okunacak bir sürü kitap var. Ve tanışılacak bir sürü iyi insan. Gezilecek çok şehir, çok ülke de var üstelik. Hayat güzel. Hem ne demiş şair kuşlar da uçuyor zaten. Ha unutmadan... Bunu da söylemeden geçemeyeceğim; Kuşları da sevin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiirsel Damlalar
PoetryŞiir yazmak âşık olmakla eş değerdir. Herkes sever ama âşık olamaz aslında birçoğu... Âşık olduğunu sanar ama sadece sevmiştir. Sevgi sıcak bir közken; Aşk yüreğe düşen cemredir. Dedim ya, herkes sever ama herkes âşık olamaz. Herkes yazabilir, Ama...
