"Sürpriz"

388 29 4
                                    

İçeri Aras girince hemen ayağa kalktım. "Ooo gençler" diye bağırınca kanım resmen yanaklarıma hücum etti. Bizimkiler de koşup geldi. "Ne bağırıyosunuz? Bişey mi oldu?"
Sırayla bana, Can'a ve Aras'a baktılar.
"Yanlış anlaşılma". "Yoo ben gayet de anladım. İçeri girdim. Bunları yakaladım". "Ne yapıyorlardı da yakaladın" Masal'a en sinirli bakışlarımı attım. "Fanfinifinfon"
Ben kırmızıdan bordoya döndüm.
Can belki beni kurtarır diye baktım ama bana piç smile yapmaktan başka bişey yapmıyordu. "Oooo". "Yalan. Gerçekten öyle bişey yok ya. Hem Berna nerde?". Konuyu değiştirmek ümidiyle yüzlerine baktım. "Seloş abla ile birlikte masayı kuruyorlar". "Ben onlara bir bakıyım" dedim. Başka birşey demelerine izin vermeden aşağı resmen uçtum.

Berna ve Seloş masayı kuruyorlardı.
"Gençler yine döktürmüşsünüz". "Ay kızım bizim gençliğimiz mi kaldı."
"Aa Seloş sen benden bile gençsin"
Seloş bir kahkaha attı."Deli kız"

"Hadi arkadaşlarını çağır" Bende yanlarına gitmek yerine bağırmaya başladım
"Hadi sofra hazır" Tam sofraya oturacakken telefonum çalmaya başladı. Surat asıp telefonumun yanına gitmek için ayaklandım. Arayan annemdi.
"Efendim"
"Kızım"
"He anne"
"Ne yapıyordunuz"
"Aramasaydın yemek yiyecektim"
"O zaman kısa kesiyim. Biz yoldayız geliyoruz."
"İyi gelin"
"O zaman size afiyet olsun"
"Saol"
Telefonu kapatıp hemen masaya oturdum. Önümde ne varsa yemeye başladım. "Derin biraz yavaş mı olsan
boğulacaksın". "Bono boşoy olmoz"
Ne dediğim anlaşılmamıştı ama olsundu.

Yemekten sonra sofrayı topladık.
Seloş gitmişti. Bizde kızlarla oturup sohbet etmeye başladık. Buse yine konuşmuyordu. Çünkü konuşmaya yüzü yoktu.
Barışsan artık. Çok üzülüyor.
Banane bana o lafları söylerken bişey demiyordun.
Peki
"Derin". "Efendim" "İki saattir sana sesleniyoruz". "Pardon ya dalmışım". "Seni yemek yerken biri aradı ya kimdi o?". " Annem". "Ne diyor"
"Bugün geliyorlarmış". "Kızım niye demiyosun ya!". "Ne oldu". "Gidelim biz". "Neden". "Annenler geliyormuş. Yanlız konuşacaklarınız vardır". "Hayır yok. Annenler gelir ama telefonları hiç susmaz. Sürekli iş konuşurlar. Bende sinirlenip odama giderim". "Olsun gidelim". "Saçmalamayın" "Hadi hadi gidiyoruz". "Peki" demek zorunda kaldım. İçeri geçtik. "Hadi gidiyoruz"
Hepsi ayaklandı. Buse hariç hepsine sarıldım. "Yenge". "Efendim". "Yarın bize gelsene". "Bilmem ki". "Gel hayatım. Sizde gelin". Hepsinden'Biz geliriz'. 'Biz olmazsak olmaz zaten'
'Madem teklif ettin gelelim' gibisinden
sesler yükseldi. Ben düşünürken kapı çalmaya başladı. Kapıya uzanıp açtım.
Annemler gelmişti.Annem bana sarıldı. "Kızım". "Anne"
Babamla da sarıldık. Sonra hepsiyle selamlaştılar. "Hoşgeldiniz". "Aslında biz gidiyorduk". "Aa olur mu hiç öyle şey. Göndermem". Ben Can'a bakarken o da bana baktı. Göz kırptı.
Ay çok tatlı ya tipe bak tam yemelik.
Zaten çocuğu gözlerinle yedin.
Sanane benim sevgilim değil mi?
Ay aman yemedik sevgilini

Hep birlikte içeri girdik. Herkes oturdu. Ama ben ayakta kalmıştım. Göz devirmemek için çok çaba sarf ettim. Kendimi yere attım. Yani oturdum.
Hiç anlamamıştık.
Sus be

Biz hiç Buse ile konuşmayınca annem anladı küs olduğumuzu. "Siz küs müsünüz?". Sadece kafamı salladım.
"Neden". "İşte". "Kızım ne iştesi anlat bakalım" Babam ayağa kalktı. Berna da kucağındaydı. "Biz yukarı çıkıyoruz". Onların merdivenden çıkmasını izledim. "Dökülün". "Nermin teyze ben anlatıyım". "Anlat Aras". "Sevgilim ama doğruyu anlatıcam. Buse başlattı. Derin genel olarak sustu. Buse dedi ki 'Derin senin sevgilin kim? Aras mı? Burak mı? Can mı? Hepsiyle çok yakınsın. Aras senin sevgilin mi benim sevgilim mi karar veremedim' dedi. Eski konular açılınca boğazımda birşey oluştu. Ne kadar yutkunsam da bir fayda etmiyordu". "Aa Buse sana hiç yakıştıramadım". Buse başını öne eğdi
"Neyse işte sonra da kavga ettiler. Sonra Buse özür dilediyse de Derin affetmedi ".
"Kızım sende neden affetmiyorsun"
Cevap vermedim.

DERİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin