"Bunu bana yapamazsın"

355 22 4
                                    

2 ay sonra
Sabah yine gözüme güneş ışığının hücum etmesiyle uyandım. Can yine yanımda yoktu. Bir süredir evden erken çıkıyor eve de geç geliyordu. Bu da beni şüphelendiriyordu.

Hamilelik testi yapacaktım.

Yaptım. Biraz bekledim. Ve baktım. Hamileydim. Bir süre sevinçten evin içini turladım. Kahvaltı yapmadan evden çıkıtım. Şirkete gidecektim.Bir taksiye bindim. Şirkete gidene kadar yolu izledim. Sonunda gelmiştim. Parayı ödeyip indim. Herkes beni tanıyordu.
Can'ın odasına çıktım. Kapıyı çalıp girdim. Ama kimse yoktu. Biraz bekledim. Biraz dediğim de iki saat falan. Kaç defa aradım açmadı. Sinirlenip eve gittim.

>>>>>>>>>>>>>

Eve geldiğimden beri camın önünde oturuyordum. Saat gece 1 olmuştu. Sonra bir arabanın ışığı sokağı aydınlattı. Bu Can'ın arabasıydı. Yerimden kıpırdamadım. Anahtarı vardı zaten. önce kapının sesi sonra ayak sesleri daha sonra da Can'ın sesi.
"Derin?". Ayağa kalktım. "Neredeydin?". "Şirketteydim". "Neden yalan söylüyorsun. Ben kaç saat şirketteydim" Can şaşırdı. "Sen şirkete mi geldin?". "Sen soruma cevap ver. Neredeydin?". "Derin kavga etmeyelim". "Ne kavga etmeyelim ya. Kaç gündür evden erken çıkmalar eve geç gelmeler bana soğuk davranmalar". "Derin çok yorgunum. Sürekli çalışıyorum.". "Nasıl bu kadar umursamaz oluyorsun ya?". Masada duran telefonunu aldım. "Aç şunun şifresini". Telefonu alarak şifresini açtı. Son arananlara girdim.
Aras(1)
Alp(1)
Bitanem(23)
Alev(12)
İclal(5)
"Bende diyorum ki Can vereceğim habere mutlu olur. Ama Can Bey sürtükleriyleymiş". "Ne haberi". "Sanane". Ağlıyordum. " sen hala neden Alev ile konuşuyorsun?"
Cevap vermedi. "Bana cevap ver". Hala cevap vermiyordu. Telefonunu masanın üstüne bıraktım. Telefonumu alıp Buse'yi aradım. "Efendim". "Buse size gelebilir miyim?". "Derin ne oldu?". "Sen cevap ver geliyim mi gelmeyim mi?"
"Gel tabii". Telefonu kapattım. "Nereye". "Sanane". Can nereye gideceğimi duymamıştı. Bende ceketimi alıp dışarı çıktım. Yoldan geçen bir taksiyi durdurdum.

<<<<<<<<<<<<<<<

Kapıyı çaldım. Buse kapıyı açtı. "Ne oldu kuzum sana". İçeri girdim. Masallar da gelmişti. "Derin". Bana sarıldılar. Hala ağlıyordum. "Sizi de rahatsız ettim gece gece". "Ne rahatsızlığı. Anlat hadi". "Hani size de demiştim ya Can çok erken çıkıyor eve de geç geliyor diye". "Evet". "Ben şirkete gittim". "Neden?". "Bişey söyleyecektim. Sevineceğini düşündüğüm bir şey". "Neymiş o?"
"Anlatıyım da söylerim". Hafifçe başını salladı. "Neyse işte. Şirkete gittim. Odasında yok. İki saat boyunca bekledim gelmedi. Aradım açmadı. Bende sinirlenip eve gittim. İşte saat gece 1 di. O saate kadar pencereden bakıp onu bekledim. Geldi. Dedim işte neredeydin. Şirketteydim dedi. Bende dedim şirketteydim yoktun falan. O da kavga etmeyelim dedim. Sinirlendim. Telefonunu istedim. Son arananlara girdim. İclal diye bir kızı aramış. Bir de eski sevgilisi Alev'i. Bende bişey demeden size geldim."
"Şerefsiz". Aras ve Alp'e döndüm. "Siz bir şey biliyor musunuz?". "Hayır"
Hala ağlıyordum. Telefonum çalmaya başladı. Arayan Can'dı. Açtım. "Ne var?". "Derin nerdesin". "Sanane". "Nerdesin dedim". "Bende sanane dedim. Sürtüklerine gitsene". "Derin sürtüklerim kim?". "İclal ve Alev. Tabi daha çok sürtüklerin vardır. Eğleniyor musunuz bari?". "Derin ne eğlenmesi ya. Her şeyi yanlış anladın".
"Neyi yanlış anladım ya neyi. Resmen gözümün içine baka baka aldattın". "Ya Derin ne aldatması. Ben seni hiç aldatır mıyım?". "Yaptın işte. İclal midir her ne boksa onunla. Alevle aldattın". "Evet onların yanına gittim. Ama neden bir dinle". "Kendi ağzınla diyorsun. Adi pislik". Dedim ve telefonu suratına kapattım.

Biraz yanlız kalmak istediğimi söyleyip misafir odalarından birine girdim. Yatakta yatarken üstüme bir ağırlık çöktü ve göz kapaklarım yavaşça kapandı

DERİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin