kulaklıklarım takılı,
loş ışıklı sokakta yürüdüm.
neredeyse hiç araba yoktu,
ama azıcık vardı.
sokağa çıkma yasağım olmasına rağmen saat ikiydi,
ama umrumda değildi.
eğer polis tarafından sorgulanırsam,
polis tarafından sorgulanmış olurum.
beni eve götürseler pek umrumda olmaz.
annem ve babamın yapabilecekleri en kötü şey ceza vermek,
ve zaten genelde odamda kalacağım.
tek açık olan marketin park alanına girdiğimde kulaklığımdaki müzik bangır bangır çalıyordu.
girdim,
bölümlere baktım.
bingo.
şişeyi aldım,
uyarıları okudum.
"günde ikiden fazla almayın, eğer alırsanız, ölüm gibi bizler tarafından kanunen hesap verilemeyecek şeylere yol açabilir."