Siyah Beyaz Aşk (Tamamlandı)

Beni Bırakma...

Aradan bir gün geçti ama Xiao Bei'nden hala haber yoktu Tian Qi o gece hiç uyumadı bütün gece her yeri aradı. Sabaha doğru telefonu çaldı arayan Mike dı. " Alo " "Merhaba Tian Qi. Uzun zaman oldu" Tian Qi sinirlendi ayağa kalktı. "Mike" Mike onun sinirlendiğini anladı ve bu hoşuna gitti. "Evet ben" "Kız nerede?" Mike, Xiao Bei' ne baktı gülümsedi. "Yanımda" Tian Qi "Mike kızı bana ver senin problemin benimle" Mike gülümsedi "Hayır"dedi "Ben Xiao Bei'ni çok sevdim çok tatlı ve cesur bir kız biraz daha kalabilir" dedi. Ve telefonu yüzüne kapattı. Gerçektende Xiao Bei'nin biraz yanında kalmasını istiyordu. Tian Qi telefonu yere fırlattı çok sinirlenmişti. Bu sırada Micheal koşarak Tian Qi'nin yanına geldi. " Patron Xiao Bei'nin yerini bulduk, Mike' ın bir arkadaşının dağ evindeler" dedi. Tian Qi bunu duyunca biraz rahatladı hemen evden çıktılar. Dağ evine geldiler ve içeriye girmek için fırsat kolladılar. İçeriye girecekleri sırada Mike' ın adamı Mike' a haber verdi. "Efendim Tian Qi ve adamları dışarıdalar" Mike koşarak Xiao Bei'nin yanına gitti onu yavaşça kucağına aldı. Xiao Bei "Hey ne yapıyorsun" Mike Xiao Bei' ne döndü "Bana güven sana zarar gelmesine izin vermiyecem" dedi. Xiao Bei kafasını tamam anlamında salladı. Mike onu arka kapıdan çıkardı ve arabaya bindirdi. Tian Qi kaçtıklarını gördü. Peşlerine takıldı. Aralarında uzun bir kovalamaca yaşandı. Ama şehir merkezine doğru trafik yoğunlaştı. Rahat ilerleyemedikleri için Mike arabadan indi Xiao Bei'nin elini tuttu. Ve onu da indirdi. Şehir merkezinin ortasındaki büyük havuzun yanına geldi. Tian Qi' de peşinden indi ve karşı karşıya geldiler. Mike bıçak çıkardı ve Xiao Bei'nin boynuna dayadı. Ve kulağına eğilip "Bana güven" dedi. Xiao Bei boğazına bıçak dayamasına rağmen Mike' a güveniyordu.Mike yüzüne yalancı bir gülümseme takındı. Tian Qi korku ve sinir dolu gözlerle Mike' a bakıyordu. "Mike bırak kızı" Mike gülümsedi "Hm... bırakmayı düşünmüyorum" dedi. Tian Qi iyice sinirlendi "Bırak kızı yoksa seni gebertirim" Mike gülümsemesini bozmadı "Çok korktum" çevredekiler polise haber vermişlerdi. Aslında Mike polisten korkmazdı ama Xiao Bei'nin yaralı olduğunu ve ayakta durmaması gerektiğini bildiği için onu bırakmak zorundaydı. Ama öylece bıraksa hem tuhaf olurdu hemde Tian Qi onu yakalardı. Xiao Bei'ni yaralamak istemiyordu sonra yanındaki havuzu farketti. Xiao Bei'nin kulağına "Yüzme biliyor musun?" diye sordu Xiao Bei "Hayır" dedi sonra Mike' ın ne düşündüğünü anladı ve "Havuz olmaz" dedi çünkü Xiao Bei'nin su fobisi vardı. Mike " Üzgünüm" Xiao Bei'nin boynundan öptü ve onu yavaşça suya attı. Tian Qi hemen arkasından suya atladı ve Xiao Bei'ni çıkardı. Hemen ona suni tenefüs yaptı ve kalp masajı yaptı ama Xiao Bei uyanmadı. Endişeliydi ve çok korkuyordu. "Xiao Bei uyan" "Hadi... uyan artık" ama Xiao Bei uyanmadı. Tian Qi kalp masajını bıraktı ellerini yüzüne kapatarak "Lütfen beni bırakma" diye ağlamaya başladı. Mike da endişeli gözlerle onları izliyordu kendi kendine "Hadi uyan artık" dedi. Uyanmamasından çok korkuyordu kolunu yanındaki direğe dayayarak yüzünü kaptı aradan çok geçmeden herkes umudunu kaybettiği anda Xiao Bei ağzından sular çıkartarak uyandı. Tian Qi gözlerine inanamadı. Sonra tuhaf tuhaf güldü ve Xiao Bei' ne sıkıca sarıldı. Xiao Bei çok şaşırdı ama onun korktuğunu farketti kendi kendine gülümsedi ve "Ben iyiyim korkma" dedi. Tian Qi hemen Xiao Bei'ni kucağına aldı. Xiao Bei başını Tian Qi'nin omzuna yasladı.Mike' da olanları izliyordu. Çok rahatladı ve gülümseyerek oradan uzaklaştı. Tian Qi, Xiao Bei'ni arabaya yerleştirdi ve eve gittiler. Eve girer girmez Tian Qi "Git hemen üzerini değiştir yoksa üşütürsün" dedi Xiao Bei "Zaten duşa giriceğim tamam" dedi. Xiao Bei duşa girdi. Tian Qi' de hastalanmaması için o duştan çıkana kadar çorba yaptı sonra kapısını çaldı. Xiao Bei duştan çıkmıştı yatağında uzanıyordu odasının kapısı açıktı Tian Qi yinede kapıyı çalarak "Girebilir miyim?" dedi Xiao Bei gülümsedi ve evet anlamında başını salladı. Tian Qi çorbayı önüne koydu " Biliyorum yorgunsun ama biraz içmeye çalış hastalanma" Xiao Bei çorbayı içmeye başladı Tian Qi' de başındaydı. İkiside düşünüyordu. Xiao Bei Mike' ın ona zarar vermiyeceğini söylemesine rağmen neden onu havuza attığını düşünüyordu ona gerçekten çok kızgındı ona güvenmişti. Tian Qi ise Mike' ı tanıyordu. Ama yaptığı saçmaydı. Onun tanıdığı Mike ne kendisinden korkardı ne de polisten adam yaralamakta onun için sorun değildi. Elinde bıçak olmasına rağmen neden onu yaralamadı da suya attı bu çok mantıksızdı. Böyle düşünürlerken ikiside aynı anda "Ben.." dedi Xiao Bei "Önce sen" Tian Qi devam etti "Sana zarar verdi mi?" Xiao Bei güldü "Kim Mike mı? Hayır aslında arkadaş bile olmuştuk" Tian Qi şaşırdı "Ne arkadaş mı? Ondan uzak durmalısın" bu sırada Xiao Bei'nin çorbası bitti. "Teşekkürler biraz uyumak istiyorum" dedi Tian Qi "Tamam" dedi ve odadan çıktı. Xiao Bei çok yorgundu o yüzden hemen uykuya daldı. Tian Qi aşağı indi Micheal' ı aradı ona Mike' ı bulmasını söyledi. Bu sırada eline Xiao Bei'nin telefonu geldi. Birkaç kere Xiang Yu aradığı için kapatmıştı.Çünkü ona ne söyleyeceğini bilmiyordu. Xiang Yu ise delirmek üzereydi 2 gündür Xiao Bei' ne ulaşamıyordu çok endişeliydi.Xiao Bei'nin raporunuda uzatmıştı. Xiao Bei rüyasında havuzda' ki halini görüyordu. Boğuluyormuş gibi hissediyordu. Küçükken arkadaşları Xiao Bei'ni suya atmışlardı ve boğulma tehlikesi geçirmişti. Hatta sırtında yara izi bile vardı, bu yüzden sırt dekolteli kıyafetler giyemiyordu. O günden beri su'dan korkuyor havuza giremiyordu.