Siyah Beyaz Aşk

90 4 0
                                    

Yolda giderken Tian Qi, Xiao Bei 'nin ailesinin çok sıcak ve iyi olduklarını düşündü. Gerçekten Xiao Bei böyle güzel ve sıcak bir ortamda büyüdüğü için onun adına sevinmişti. Xiao Bei sessizliği bozmak için "Ne düşünüyorsun?" diye sordu. Tian Qi " Ne hakkında?" Xiao Bei " Ailem" dedi. Tian Qi " Ha... çok sıcak insanlar, sevdim" dedi, gülümsedi. Xiao Bei güldü "Onlarda seni sevdi" dedi. Aradan çok geçmeden Xiao Bei " Peki senin ailen?" Tian Qi bu soruya şaşırmıştı. Yinede cevap verdi "Babam ve... bir kardeşim var" dedi. Kardeşi olduğunu sanki isteksizce söylemişti. Xiao Bei çok şaşırdı. "Senin kardeşin mi var?" dedi. Tian Qi " Evet ama annelerimiz farklı" dedi. Bunları söylerken morali bozulmuştu. Ve araba sürerken hızlandı. Xiao Bei bunu anladığı için başka soru sormadı. Ama bu konu burada kapanmamıştı. Eve gidince daha ayrıntılı konuşacaktı. Eve geldiler, Xiao Bei arabadan indi. Tian Qi inmeyi düşünmüyordu. Xiao Bei cama eğildi. "Gelsene, kahve içeriz" dedi. Tian Qi saate baktı. Aslında saat çok geç olmuştu. Ama yinede Xiao Bei 'nin teklifini geri çeviremedi. Xiao Bei kahveleri yaptı. Kahveleri içerken "Eee aileni anlat." dedi. Tian Qi bu soruyu duymayı bekliyordu. "Anlatıcak bir şey yok" dedi. Xiao Bei " Mesela kardeşinle aran nasıl? " diye sordu. Tian Qi sinirli sinirli Xiao Bei 'ne baktı. Kesin bir şekilde "Onu kardeşim olarak görmüyorum" dedi. Xiao Bei ilk kez Tian Qi 'nin kendisine böyle baktığını görüyordu. Kendini kötü hissetti. Başını yere eğdi. Tian Qi biraz fazla sert olduğunu anladı. Xiao Bei 'nin elini tuttu. " Özür dilerim" dedi. "Fazla sert çıktım" Xiao Bei gülümsedi "Önemli değil, anlatmak istemezsen anlarım" dedi. Bir süre sessizlik oldu. Sonra Tian Qi anlatmaya başladı. "Annemin ölümüne onlar sebep oldu" dedi. "O, babam ve onun annesi" Tian Qi gerçekten de öyle düşünüyordu. Annesi babasını çok seviyordu. Babası onu aldatmış ve evlilik dışı bir çocuğu olmuştu. Annesi de üzüntüsünden kanser olup ölmüştü. Tian Qi 'nin annesiyle birlikte çocukluğuda ölmüştü. Babası ona çok sert davranırdı, kendisini hiç çocuk gibi hissetmezdi. Bu yüzden babasına hep bir babadan çok bir patron gibi davranırdı. Babasıyla hiç geçinemedi. Ona karşı her zaman asi davrandı. Zaten bu yüzden 18 yaşından beri ayrı evde yaşıyor, babasının evine ise çok nadir sadece iş için gidiyordu. Xiao Bei ' ne düşündüklerini açık açık anlattı. Daha önce hiç kimseye bunları anlatmamıştı. Anlattıktan sonra kendini çok rahatlamış hissetti. Xiao Bei ne söyleyeceğini bilmiyordu. Tian Qi 'nin babasını tanımadığı için bir şey söyleyemiyordu. Sonra "Babanı tanımıyorum, onun suçlu olup olmadığını bilmiyorum, ama... Kardeşinin bir suçu yok, o bir şey yapmadı. " Tian Qi " Haklısın, kardeşimle aram iyi değildir. Çünkü o daha çok şiddete meyillidir. Bu yüzden mafya işleriyle o ilgilenir , ben şirketle ilgilenirim yada onun arkasını toplarım" dedi. Xiao Bei gülümsedi "Hm yinede onlarla tanışmak istiyorum" dedi. Tian Qi' de gülümsedi "Madem sen istiyorsun tamam, ama önce onlarla bir konuşayım" dedi. Tian Qi ayağa kalktı. " Ben artık eve gideyim, sende biraz dinlen, yarın erken kalkacaksın" dedi. Xiao Bei tamam anlamında başını salladı. Tian Qi 'nin kapıya kadar geçirdi. "İyi geceler canım" dedi. Tian Qi Xiao Bei 'nin anlından öptü "İyi geceler" dedi. Xiao Bei farkındaydı. Tian Qi 'nin bu aralar çok morali bozuk ve dalgındı . Ama bunun nedenini bir türlü öğrenemiyordu. Tian Qi ' ye sorduğunda inkar ediyor, geçiştiriyordu. Sonra bunun ailesiyle ilgili olabileceğini düşündü. Tian Qi hala Xiao Bei 'ne söylememişti. O çok mutluydu. Onun mutluluğunu bozmak istemiyordu. Onu kaybetmekten de çok korkuyor ve bu duruma ne tepki vereceğini bilmiyordu. Belkide senelerdir Xiao Bei 'ni bekliyordu. Onu bulmuşken bu kadar çabuk kaybedemezdi. Kızgındı bitek kendine en çokta kendine kızgındı. O gün hiç uyuyamadı. Bir türlü gözüne uyku girmiyordu. Sonra masanın üzerinde Xiao Bei 'nin yazdığı senaryoyu gördü. Onu okumaya başladı ve sabaha kadar bitirdi. Tian Qi kitaptan gerçekten çok etkilenmişti. Xiao Bei bu konuda yetenekliydi. Kitapta hapisten yeni çıkmış bir katilin ve saf, masum temiz bir kızın aşklarını anlatıyordu. Kitabı kapattı. Tekrar başlığa baktı. "Siyah-Beyaz Aşk" Tian Qi " Siyah beyaz aşk" dedi. Bu tema Tian Qi ve Xiao Bei 'nin hikayesine çok benziyordu. Sonuçta Tian Qi bir mafya' ydı. Her ne kadar iyi olsada bir tefeci ne kadar iyi olabilir di ki. Xiao Bei ise çok masum ve temiz' di. "Öyleyse" dedi. Onların kide bir siyah beyaz aşktı. Siyah beyaz aşk. Sabah kahvaltı yapmadan babasının evine gitti. Babası Tian Qi 'yi görünce şaşırdı. Ama belli etmedi. Beraber kahvaltı yaptılar. Kahvaltıdayken Tian Qi konuya girdi. " Baba buraya sana bir haber vermek için geldim" dedi. Babası dikkatle dinliyordu. Kardeşi Ahrang' da merak etmişti. Tian Qi " Ben... Evleniyorum" Babasıda Ahrang' da çok şaşırdı. Söyleyecek bir şey bulamadılar. Babası biraz sakinleştikten sonra derin bir nefes aldı. Ve "Kiminle ?" diye sordu. Tian Qi bunu sormasına şaşırmıştı. Açıkçası "Tebrikler" falan demesini bekliyordu. Onun kiminle evleneceğini önemseyeceğini sanmıyordu. Sonra "Eğer izin verirsen yarın tanıştırmaya geliceğim" dedi. Babası çok şaşırdı. Ve çok sevindi. Tabi bu şaşkınlığı da sevincide belli etmedi. Tian Qi 'nin nişanlısını tanıştırmaya getirceğini hiç düşünmemişti. Ahrang güldü. " Yarın kesin evde olucam. Bu şanssız kız kim merak ettim." dedi. Tian Qi " Olmasan da olur" dedi. Sonra "Ya da evde ol" dedi. "Xiao Bei seni görmek istiyor" Ahrang "Kıza benimle ilgili ne yalanlar söyledin de soğuttun acaba?" dedi. Tian Qi güldü " Senden soğutmak için yalana ihtiyacım yok Ahrang" dedi. Kahvaltıdan sonra Tian Qi " Benim Xiao Bei 'ni işe bırakmam gerekiyor" dedi. Arkasını döndü tam kapıdan çıkacakken, geri geldi. "Baba..." dedi. Babası Tian Qi ' ye baktı. Tian Qi devam etti. "Xiao Bei... Benim için çok değerli lütfen ona iyi davran" dedi. Gözlerinde yalvarırcasına bir ifade vardı. Babası sesini hiç çıkarmadı ve ciddiyetini hiç kaybetmedi. Ama Tian Qi 'nin gözlerindeki o ifadeyi yakalanmıştı. Daha önce hiç öyle baktığını hatırlamıyordu. İçinden bu kız kimse Tian Qi ' yi çok etkilemiş ve değiştirmiş diye düşündü. Bu kızı artık daha çok merak etmeye başladı. Adamlarından birine Xiao Bei 'ni bulup, araştırmalarını istedi. Tian Qi, Xiao Bei 'ni aldı. Xiao Bei arabaya biner binmez "Çok yorgun görünüyorsun" dedi. "Gece uyumadın mı? " diye sordu. Tian Qi " Evet, bugün biraz uykusuzum" dedi. Xiao Bei " İstersen bugün şirket' e gitme, eve git dinlen" dedi.Tian Qi "Şirkette ufak tefek işlerim var, onları hallediyim eve giderim" dedi. Xiao Bei iş yerine geldiğinde arabadan inmeden önce Tian Qi 'yi dudağından öptü. Ilk defa Xiao Bei, Tian Qi 'yi öpüyordu. Tian Qi bu duruma sevindi. Xiao Bei " Seni seviyorum, lütfen kendine dikkat et" dedi. Tian Qi gülümsedi "Merak etme hayatım bende seni seviyorum" dedi. Daha öğlen bile olmadan Xiao Bei 'nin bilgileri Tian Qi 'nin babasının eline geçmişti. Babası iyice inceledi. Sonra gülümsedi kendi kendine "İyi bir kız bulacağını biliyordum. Ama sen melek bulmuşsun" dedi. Xiao Bei 'nin günü sıradan geçti. Çıkışta Tian Qi yine Xiao Bei 'ni almaya geldi. Xiao Bei " Biraz daha iyi görünüyorsun" dedi. Tian Qi gerçekten de evde gidip uyumuştu. Bu yüzden biraz daha iyi görünüyordu. Tian Qi "Evet, biraz uyudum. " dedi. Xiao Bei güldü "Aferin sana söz dinliyorsun" dedi. Tian Qi ' de gülümsedi. Yolda giderken Tian Qi " Babamla konuştum, yarın seni onunla tanıştırıcam" dedi. Xiao Bei çok sevindi. Çok heyecanlıydı. Tian Qi 'nin babasıyla tanışmayı çok istiyordu.

Siyah Beyaz Aşk (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin