Feel

6.7K 222 65
                                    

Harry

Angela denen o sürtük yeterince sinirimi bozmuyormuş gibi bir de Louis onu sevgilim diye tanitmıştı. Daha büyük bir hayal kırıklığı olabilir miydi? Ah.

Televizyonu açtım ve bana en iğrenç gelen programı bulup sesini sonuna kadar açtım. Bu sırada Louis benim eşyalarıma kendi dolabında yer bulmakla meşguldü. Çok geçmeden içeriden sesi geldi.

"Tanrı askına Harry.Senin sorunun ne?"

"Hiç."

"Şunun sesini kısar mısın bebeğim?"

bebeğim.

Sesi biraz azalttım ama hala surat asmaya devam ediyordum. Olabildigince sinir bozucu davranmaya çalışıyordum. Onun bana yaptığı gibi.

Louis içeri girdiğinde üstünü giydiğini fark ettim. Bunu bir ima olarak algılamalı mıydım? Ah hayır. Gittikçe paranoyaklaşıyorum.

Giydiği deniz mavisi gömlek ve siyah pantolon inanılmaz bir uyum içindeydi ve bu da yetmiyormuş gibi bir de dudağına piercing takmıştı. Hadi ama dudağındaki deliği nasıl fark edememiştim? İtiraf etmeliyim ama şu an inanılmaz baştan çıkarıcı görünüyordu. Saçlarını hafifçe geriye attı ve karşıma oturdu.

"Üstünü giymeyi planlamıyor musun Hazza? Hava cidden soğuk çünkü."

Söylediklerine gözümü devirerek  karsilik verdim.Aslında gerçekten soğuktu ama kıskançlığımın verdiği öfke vücuduma inanılmaz bir ısı yayıyordu.

"Ne zamana kadar surat asmayı planliyorsun" saatine baktı "acıkmaya başladım da."

"Ben surat asmiyorum."

"Ah.Evet." yanima gelip basimi elleri arasina aldı."sorun ne bebegim?"

"Lou. Sana bir sey sormak istiyorum."

"Dinliyorum genç adam."

"Angela'yı "  o sürtüğün adını söylerken yutkundum "seviyor musun?"

"Yani, bir bakalim gecen sene biraz hoslanmistim ama bu sene beni bayiyor ve hayir sevmiyorum. Cidden problemin bu muydu?"

"Seni kimseyle paylaşmak istemiyorum." diye mırıldandim.

Bunun üstüne Lou sıcak -ve bir o kadar da seksi- kollarini etrafima dolayarak beni huzurun derinligine bıraktı.

"Beni kimse ile paylasmak zorunda degilsin ve paylasmiyorsun da. Ah Hazza. Hala çocuk gibisin bazen senin annenmisim gibi hissediyorum."

Bunun üstüne ikimiz de gülmüştük.

"Hadi gel ve yeni dolabindan bir kiyafet sec."

Onu takip ettim ve dolabi açtım. Siyah, dar bir tişort ve aynı renk dar bir pantolon giydim. Ayağima da siyah converselerimi geçirdim. Bugün çok fazla siyah ve dar hissediyordum.

Louis

Ah evet bugünün tarihini bir yerlere not alalim lütfen. Harry beni kıskandı. Hem de Angela'dan. -ıyy-

Şu kızdan artık ayrılsam harika olacak anlasılan.

Onun moralini düzeltip dolabinin önüne getirmeye ikna ettiğimde biraz olsun gülmeye başlamıştı. Onun mutsuz görmek ciddi anlamda canımı yakıyordu.

Dolaptan seçtiği giysilerin hepsiyi siyah ve oldukça seksiydi. Tanrı aşkına kimse bu kadar seksi olmamalıydi bence. Zihin sağlığımın bozulacağından şüphe ediyordum çünkü sadece onu düşünüyordum.

Üstünü giydiğinde olabildigince italyan aksani yapmaya çalısarak

"PİZZA ZAMANİ" Diye bağırdım. Bu coşkulu tavirlarim Harry'i gülümsetmeyi başarabilmişti.

Odadan çıkarken nihayet konuştu.

"Lou. Dışarıda mi yiyecegiz evde mi?"

"Millward nasıl isterse."

"Dışarı çikalim lütfen evde çok sıkıldım."

Başımla onu onayladım ve kapıyı açtım. Dışarıda hava gerçekten güzeldi.

Arabaya yürürken telefonumun titredigini hissettim. Ne sosyal bir adamim ama. Telefonu cebimden çıkardım ve gördüğüm şey başımdan kaynar sular boşalıyormuş gibi hissettirdi.

YİNE İGRENC BİR YERDE BİRAKTİGİMİN FARKİNDAYİM ASDJDSJFS.AMA EKŞIN GEREK BEYBİLER. BİR DE SİZE SORAYIM, SİZCE LOU'YE GELEN MESAJDA NE VARDI?

Love is Love (Larry Smut)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin