Louis
Annemler evden korkunç bir şekilde gittiğinden beri bir hafta geçmişti ve aramamışlardı bile.Artık ikimizin de umudu kalmamıştı ve kabullenmeye çalışıyorduk ama morallerimiz sıfırdı.İlk güne nazaran daha alışmıştık.Çok şükür bu durum derslerimize yansımamıştı ve Bay Brown bizi asistanı yapacak gibi görünüyordu.Bir haftadır Harry'le bir kez bile sevişmemiştik,bir-iki masum öpücük o kadar.Çoğunlukla konuşmuyorduk ama birlikte atlatabileceğimizi biliyorduk.Ve hala deli gibi aşıktık.
Az önce Lisa röportajın bugün gerçekleşeceğini haber veren bir mesaj atmıştı ve fotoğraf çekimi de olacaktı.Bunun için Harry ile doğru kravatı bulmaya çalışıyorduk.İkimizin de beyni yanmıştı.
"Bak bunun gri çizgileri var ama takımıma uymuyor,bu da kırmızı.Takımıma uyuyor ama ben kırmızı sevmem.Lanet olsun,çıplak gideceğim."
Bir haftadır ilk defa gülmüştük.Şu an takım elbisesi ve dar beyaz gömleğiyle o kadar müthiş görünüyordu ki hiçbir kravata ihtiyacı yoktu.
"Bence papyon takmalısın.Böylece bu lanet kravat karışıklığından kurtuluruz."
Gözleri parladı ve yanağıma ani bir öpücük kondurdu.Bunu istemsiz yaptığını biliyordum çünkü hemen kendini geri çekmişti."Sanırım papyon gerçekten güzel bir fikirdi."
Papyonu gömleğine takmaya çalışırken söylemişti bunu.Bilmem söylememe gerek var mı,takamıyordu.
"İzin ver ben yapayım."
Güldü ve ellerini çekti.Artık birbirimize dokunmaya korkar olmuştuk.
Tamamen hazır olmuştu.Onu geçirmek için kapıya yöneldim.
"Harry,seni öpebilir miyim?"
"Hiç sormayacaksın sanmıştım."
Minik dudaklarını benimkilere bastırdı ve birkaç küçük dil darbesinden sonra beni serbest bıraktı.Bu kesinlikle benim haşin Hazza'm değildi.
Harry
Aklım ve kalbim Lou'de kaldığı için Lisa'ya röportajın nerede olacağını sormak aklıma gelmemişti.Araba kullandığım için mesaj atmak yerine Lisa'yı aradım.
"Alo,günün yıldızı geliyor musun?""Ee..şey.Evet ama röportaj nerede olacaktı?"
"Benim evimde."Bir kahkaha patlattı.Afallamıştım.Kızların benimle flörtleşmesinden nefret ediyordum.
"Peki,adresi mesaj atabilir misin?"
"Hemen atıyorum,hadi öptüm canım."
Bir şey demesine izin vermeden telefonu kapattım ve gönderdiği adrese baktım.Bir-iki sokak gerisindeydim.
Evin bahçesine girmemle şok olmam bir oldu.Hani şu filmlerde gördüğümüz havuzlu,geniş villalar olur ya.Şuan onlardan biriyle karşı karşıyaydım.Güvenliğe adımı söylediğimde beni kolayca içeri almıştı.-Evet,tanrım.Güvenliği de vardı.-
Kapıyı çaldım ve anında açıldı.Lisa oldukça misafirperver olmalıydı.
"Hoş geldin tatlım." Ben ne olduğunu anlamadan yanağımdan öptü.Tamam,bunu da arkadaşça algılayabiliriz.
"Hoş bulduk."
Beni şöyle bir süzdü ve çok komik bir şaka duymuş gibi gülmeye başladı.
"Sen..fotoğraf çekimi diyince..Takım elbise mi anladın.." gülmekten konuşamıyordu.Gururum ciddi anlamda incinmişti.
"Uygun değilse gidip değiştireyim.Evim yakın zaten."
Arkamı dönmüştüm ki kollarını boynuma atıp beni döndürdü.Bu kadar yakınlık biraz fazlaydı.
"Hayır,lütfen saçmalama.Sadece bu işi ciddiye alman hoşuma gitti.Geç otur.Ben de içecek bir şeyler getireyim."
Oturdum ve etrafı incelemeye başladım.Ev ciddi anlamda büyüktü.Lisa iki kadehte şarap getirirken üstünü de değiştirdiğini fark ettim.Yüksek bel kısa bir şort ve büstiyer giymişti.Ayağında da topuklu ayakkabı vardı.Kıvırcık uzun saçları her yanına dağılmıştı.Eğer hetero olsaydım Lisa'nın şansı olabilirdi.
"Gergin görünüyorsun Harry,içersen sakinleşirsin." bir kadehi bana uzattı ve diğerini de kendi aldı.Konuşursam sesimin titreyeceğini bildiğim için gülümsemekle yetindim.
Bardaktan bir-iki yudum aldım.Daha önce şarap içmemiştim bu yüzden benim için biraz zordu.Ama boğazımı gıdıklaması hoşuma gitmişti.Ben yudumumu almaya çalışırken o bitirmişti bile.
"Biraz daha rahat hissediyorsundur umarım." papyonumu düzeltirken söylemişti bunu.
"Evet,teşekkürler."
"Tanrım,başta gülmüştüm ama takım elbise giymek ciddi anlamda seni seksi göstermiş."
Alt dudağını hafifçe ısırdı ve beni hızlıca süzdü.Dudaklarıma geldiğindeyse durdu.Sürekli olarak bakıyordu.
"Lisa ne zaman başlaya-"
Konuşmama izin vermeyerek dudaklarıma yapıştı.Dilini ustaca kullanıyordu.On-on beş saniye sonra gerçeği kavrayabilmiştim.Omuzlarından tuttum ve onu itekledim.
"Ne yaptığını sanıyorsun?"
"Ben-hoşuna gider diye düşünmüştüm.Hem sen biseksüel değil miydin?"
"Hayır."
"Ah peki beni buna sen zorladın."
DVD oynatıcıyı çalıştırdı ve kumandayı eline aldı.Nedenini anlamadığım bir şekilde çok keyifliydi.Birkaç dakika sonra ekranda beliren görüntü titrememe sebep olmuştu.
Evet arkadaşlar,gelen yorumlar hikayenin devam etmesi yönündeydi ve ben de sizi kırmamak adına hikayeyi bir müddet daha devam ettireceğim.İlham geldiği yere kadar akrksjdj.Bu da devam bölümü gibi bir şey oldu.Yine pislik yaptım ve tam ekşının hat safhada olduğu yerde bölümü bitirdim nihahaha.Peki,sizce Lisa'nın açtığı görüntüde ne vardı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love is Love (Larry Smut)
Fanfiction"Seni sonsuza dek öpebilirim,Styles." *2.KİTAP YAYIMDA