Mom!

6.5K 197 91
                                    

Louis

Kadinliginin iğrenc kokusu önünde yüzümü buruşturdum. Saçlarımi sıkıca çekiyor ve "Yala!" Diye emir veriyordu. Gözlerimden akan yaşlar durmasıni saglamiyordu.Gozlerimi sıktım ve dilimi oynatmaya basladim.Bu azgin fahiseye engel olmak imkansizdi.

------------

Sabah korkunc bir baş agrisiyla uyandim. Dün gece gördüğüm rüya hala beynimde zonkluyordu. Bilincaltimda neler olduğunu merak ediyorum doğrusu.

Harry'i uyandirmamaya çalışarak yatakta doğruldum ve başımı ovmaya başladım. Geçmiyordu.  Biraz tıbbi yardim gerekecekti. Banyoya gidip yüzümü yıkadım.Bu biraz yardimci olmuştu.Aynadaki vücuduma baktim.  Harry'nin dün gece boynuma yaptığı işkencenin izi kalmıştı. Hafifçe dokundum. İstemsizce gülümsemiştim. Dişlerimi fırçaladim ve bugünün pazar olduğunu hatırlayıp tekrar yatağa döndüm. Uyanıp geri yatmak artık alışkanlık olmuştu.

Harry'nin arkasına tekrar kıvrıldim ve belinden sarıldım. Kokusunu içime çektim. Harikaydi... Yattığı yerde kipirdandi ve sırt üstü döndü. Onu ve vücudunu izlemeye basladim. Sanki beynim bos gibiydi. İcinde hic bir sey olmayan bir kafatasi tasiyormus gibi hissedince kafami salladim. Harry'i seviyordum. Gercek anlamda seviyordum ama bu aşk mıydı bilemiyordum. Çünkü ona duydugum her türlü yakinlığın bir sebebi var. Yılların alışkanligi çünkü. Ama gay olmak... Bu biraz korkutuyor. Belki de toplumun homofobisidir beni korkutan. Ya da belki de hiç baba olamama korkusu. Bilmiyorum. Açıklayamıyorum. Düşünceler beynimi kemiriyor. Sanırım her şeyi akışına bırakmak en iyisi. Böylece bir karar verdigimde kendimi suçlu hissetmem.

Kalktım ve giyinmeye başladım. Böyle bir halde tekrar uyuyabilecegimi sanmiyorum.

Televizyonu açtım. Aslinda bu pek yapmadigim bir şeydi. Genelde bu aleti CD koyup film izlemek için kullanirdim ama hiç gercek yayina bakmazdim. Televizyondaki kadın İtalya'dan bahsedince bir anda irkildim. Aklima annem gelmişti. Bu koşuşturmaca yüzünden uzun süredir görüşmemiştik. Telefonda numarayi çevirdim ve çalmaya başlamıştı. Açar açmaz "Validecigim" dedim. (evet yazar burada mala bağlıyor.s)

"Oğlum" dedi heyecanla. Bu kadinin neşesini çok seviyordum. Her konusmamizda sanki aylardir konusmuyormusuz gibi davranirdi. Canim ya. Bir süre havadan sudan konuştuktan sonra içeriye bir adat şiş dudakli ve boxerlı ayrica yeni uyanmış Harry girdi. Aklımda şimşekler çaktı. Telefonda bekleyen anneme döndüm. "Bak sana kimi verecegim."

Hala uyanmaya çalışan Harry'nin eline telefonu tutuşturunca sanki  'Doguruyorum harry' demişim gibi baktı.

Harry konuştugu anda telefonun ucundan tiz bir çığlık geldi.Telefonu biraz kulagindan uzaklastirsa da gülümsemesi yüzüne yayılmıştı. Onu öpme istegimle savaşırken gözlerinden bir yaş damladi. Telefonu hoparlore aldim ve dinlemeye basladim. Annem eskilerden bahsediyordu. Sesinden onun da agladigini hissedebilmistim.Kendimi topladim ve gozyaslarimi tuttum. Ama annemin son söyledigi şey biraz şasirmama sebep olmustu.

"Bir haftaya geliyorum çocuklar. Sizi görmesem olmaz." içini çekti "O kadar özlemişim ki."

"Biz de seni Joe." dedi Harry hıckırarak. Bu sirada ona sarilmiştım.

"Harry Anne'yi de arar mısiniz? O da gelsin.Lütfen." Annem cocuklar gibi mızmızlanmaya başlamıştı.

"Tamam ararım." Harry artik gülümsüyordu.

"Tamam. Kendinize iyi bakın çocuklar. Bir haftaya görüsüruz.Te amo.*"

Telefonu kapatınca Harry bana bir kez daha sarıldı.Dudaklarina minik bir öpucük kondurdum.

KÖTÜ OLDU SORİİ AMA YAZİLİ HAFTAM VE BEYNİM CALİSMİYOR. OPULDUNUZ BEYBİLER.

Love is Love (Larry Smut)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin