Make A Wish❄ MARVEL

2/ Barış

"Biri çikiletlerimi yemiş? Ben sakinken çıkıp söylemesi onun iyliğine"

Tabiki de şuan deli gibi bağırıp SHIELD binasında odamdaki çekemcedeki çikolatalarımı yiyen kişiyi aramıyorum.

Yoksa arıyor muyum?

Pietro hızla yanımdan geçip,karşımda belirdi.

Elinde BENİM çikolatam vardı,ya da çikatalarım mı demeliyim?

"Seni öldüreceğim"

"Yakalarsan neden olmasın?"

Onu tutmak için üstüne atlamıştım,bir anda çekince kendimi yerde siyah deri botların dibinde bulmuştum.

Tahmin edin kim,yani o kadar klişeli kitap okudunuz bunuda Bucky olduğunu tahmin etmeniz gerek di mi?

Beni koltuk altlarımdan tutarak kaldırdı,başımı kaldırarak ona baktım -evet başımı kaldırarak baktım çünkü boyum 1,60.

"Önemli değil" diyip gitmişti.

Arkasından bağırdım "benle konuştun,artık barıştık anlamına geliyor"

Maymun dansı yaparken Yenilmezlerin toplantı odasına girdim.

"Moruk nasıl gidiyor?"

Steve kafasını bana çevirmişti.

"Seni umursamıyorum."

Buckye dönüp ne anlatıyorsa devam etti,benim kara dulum nerde.

"Pisi pisi kara dulum nerde benim!"

Clint okları ile uğraşmayı bırakıp bana döndü.

"Görevde bebeğim,herkes senin gibi değil"

Okçu haklı,torpilli elemanım hatta elaman bile değilim burda çalışmıyorum.

Fury ile babam arkadaşlar,babamda Türkiyede olduğu için bana sahip çıkaması için ona emanet etti oda beni işci gibi kullanıyor pis Fury kötü Fury.

"Üzgünüm bebeğim"

Bucky bana bakıyordu,örümcek hislerim olmadığı için hissetmemiştim masaya yansıyordu yüzü.

"Barnes?"

"Hm?"

"Barıştık mı? " çizmeli kedi gibi yapıp ona döndüm.

"Evet Çağla barıştık"

Bana tebessüm yollayıp ayağa kalktı,ellerimle ona öpücük fırlatır gibi yaptım.

Yüzünü buruşturarak odadan çıktı,o an anladımki odun olan sadece bizim türk erkekleri değilmiş burda da odunlar var kızlar şansımıza küselim