14. Bölüm ; Düğün...

13.5K 728 39
                                    

Güzel Annabella

14. Bölüm

Desmond duyduklarının şokuyla bir müddet kaldı öylece. Elbette bir gün bu olacaktı ancak hazırlıksız yakalanmıştı. Oturduğu yerde doğrulup başını ellerinin arasına aldı ve ağrı giren başını ovdu. "Pekala," dedi cevap bekleyen abisine. "Gidip Anna ile konuşmalıyım."

Nicolas, kardeşi nihayet ses verdiğinde rahatlamıştı. Biliyordu ki; Desmond ilk yaptığı gibi ortalığı velveleye verebilirdi. Belki de onlar için iyi olacak diye düşündü. İkisi de yaralıydı. Birbirlerinin hallerinden anlayıp, yaralarını birlikte sarabilirlerdi.  Desmond yerinden kalktığında kendisi de odasına çıkmak için hareketlenmişti. Desmond Annabella'yı  gördüğünde ne hissedeceğini düşünürken, Nicolas da Leslie'sinin yanına gitmenin heyecanını yaşıyordu.

****

Bardağa su doldurup pencere kenarına gitti Leslie. Sıkılıyordu gün boyu tıkılı kaldığı odada. Henüz Leydi Sarah'la yüzleşecek cesareti olmadığı için çıkıp, burada olduğunu belli edemiyordu. Mary annesini de ne çok özlemişti. Nicolas halletmesi gereken şeyler olduğunu söyleyerek odadan çıkmasını şimdilik yasakladığını söylemişti. İç çekip karla kaplı bahçeyi izlemeye koyuldu. Mart ayının başlarında sayılırlardı. Baharın gelmesini dört gözle bekliyordu. Soğuğu hiç sevmez, hafif ılık havaya bayılırdı. Kaç kere Nicolas'la bahar aylarında bahçede yapacağı yürüyüşleri hayal etmişti. Şimdi gerçek olabilirdi tüm hayalleri. Ancak kendini buna inandırmak öyle zordu ki... Nicolas ile evlenmiş olduğuna dahi inanamıyorken, onu özgürce sevebileceğine nasıl ikna edebilirdi ki kendisini..? Ancak gerçek buydu. Onunla rahibin karşısında evlenmiş, kimseden korkmadan karısı olmuştu. O anı hatırlayarak gülümsemesi istemsizce arttı. Nicolas ile birlikte erken saatte mutfağın kapısından çıkıp gizlice arabaya binmiş ve bir saati geçgin yol almışlardı. Yol boyunca ısrar etmesine rağmen hiçbir ipucu yakalayamamış, meraktan ölmüştü.

Gittikleri yer küçük bir kiliseydi. Küçük bir ev kadar olan kiliseye bakıp neden geldiklerini sorarcasına adama döndüğünde onun gülümseyen yüzüyle karşılaşmış, tahmin edemediği gerçeği o anda anlamıştı. Bu bir nikahtı... İkisinin nikahı.

Gözlerinden damlayan birkaç damla yaşı engelleyecek gücü kendinde bulamayınca iş Nicolas'a düşmüştü. Genç adam ağır adımlarla yürüyerek kızın yanına ulaşmış,  kollarına almadan hemen önce gözyaşlarını silerek sıkıca sarılmıştı.

"Sana görkemli bir düğün yapmadan önce, aşkımızı garanti altına almalıyız diye düşündüm. Genelde huysuz ve aksi bir adamım. Bu aksi adamı çekmek zor olsa da, yine de... Sevgilim... benimle evlenir misin?"

Leslie şaşkındı. Nicolas gözlerinin içine bakarak hayatlarını birleştirme teklifinde bulunuyordu. Sanki aksi mümkünmüş gibi evlenip evlenemeyeceğini soruyordu. Zümrüt yeşili gözlerdeki muzip ve mutlu parıltılar aslında genç kıza yeter de artardı. Ancak Tanrı ona bir de en büyük saadeti bahşediyordu.

Başını usulca sallayıp gözlerini kırpıştırdı. "Evet seninle evlenir, bir ömür huysuzluklarını çekerim," dediğinde genç adam mutlulukla gülümsemişti. Ardından sabırsız bir o kadar şefkatli öpücüğünü kızın dudaklarından çalmış, aceleyle onu kiliseye doğru çekiştirmişti.

İkisi de mutlu, ikisi de huzurluydu. Tören oldukça sessiz olmuştu ama onların aşkı çok ses getirecek, bazılarını sevindirirken ; bazılarını da öfkeden kudurtacaktı.

Büyülü anılara dalıp gitmişken kapının açılma sesini duyunca irkilerek sıçradı. Nicolas odaya kimsenin girmeyeceğini söylemişti. Birisinin onu bu odada görmesi, isteyeceği son şey bile olamazdı. Tedirgin eden bir yavaşlıkla arkasına döndü. Dedikodu yapmaya bayılan bir hizmetçiyle karşılaşmayı beklerken, gülümseyerek kendisine bakan Nicolas'la karşılaşmıştı.

Güzel AnnabellaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin