"Think Positive"[M]

4.1K 241 39
                                    

"Sanırım anlamaya başlıyorum," dedi Chanyeol.

Yatakta oturmuş, sırtını pirinç yatak başının önündeki yastıklara dayayıp bacaklarını uzatmıştı. Hâlâ çırılçıplaktı, ama kar gibi beyaz çarşafların bir kısmı belinden bacaklarına kadar olan kısmı kapatıyordu.

Baekhyun onun yanında bağdaş kurup oturmuştu. Üzerinde Chanyeol'un gömleği vardı. Düğmelerini iliklemiş, sadece göğsündeki birkaç taneyi açık bırakmıştı.

Salonda geçirdikleri ateşli anlardan sonra kıpırdayacak hali kalmamış, Chanyeol ise kahraman prens gibi onu odaya taşıyıp dikkatle yatağın üzerine bırakmıştı. Bir süre karanlıkta sessizce uzandıktan sonra Chanyeol örgü dersi diye tutturmuştu.

Çıplak örgü dersi.

Onun son dersten bu yana ne kadar ilerlediğini gören Baekhyun şaşırmıştı. Chanyeol'un ne örmekte olduğundan hâlâ pek emin değildi, ama siyah yünden yaptığı şey epey uzamıştı.

Örgünün baş kısmındaki düzensizliğine rağmen Chanyeol gittikçe daha muntazam ve birbiriyle aynı şekilde ilmekler atmaya, kendine daha çok güvenmeye başlamıştı.

"En çok neyin faydası oldu, biliyor musun?"

"Neyin?"

Baekhyun, Chanyeol'un yan tarafına yapışmıştı ve sağ göğsü onun pazısına değiyordu. Sağ kolu ise omuzlarına sarılmıştı. Arada bir ilmek atmasına veya ipi geçirmesine yardım etmek için uzansa da Chanyeol çoğu zaman kendi başına gayet iyi idare ediyordu.

Baekhyun bu durumu sevinçle mi, yoksa endişeyle mi karşılaması gerektiğinden emin değildi. O yüzden şimdilik bu tür duyguları yok saymaya karar vermişti.

"Örgü örmenin sekse çok benzediğini fark ettim."

Baekhyun'un Chanyeol'un söylediklerini algılayabilmesi bir dakika kadar sürdü, ama yine de doğru duyduğundan emin değildi.

"Seksle örgü arasında bir benzerlik bulmayı nasıl başardın?"

Duyduklarına inanamamış gibiydi.

"Birincisi, ben bir erkeğim."

Başını çevirip büyüleyici, komşu çocuğu kadar masum bir ifadeyle Baekhyun'a sırıttı.

"İkincisi, şuna bir bak."

Yünle şişleri kaldırıp Baekhyun'un dikkatini eklemleri ince ve uzun parmaklarına, sert beyaz şişe doladığı yumuşak, siyah yüne çekti.

Baekhyun da anlamaya başlıyordu galiba. Onu izlerken bu büyük, güçlü ellerin verebileceği zevkleri bilmek tenini ürpertti.

"Uzun sert bir çubuğu alıp yumuşak yündeki açıklığa kaydırıyorsun. Sonra çıkarıyorsun. İçeri. Dışarı. Sonra tekrar içeri."

Kelimeleri yavaşça tekrarlıyor; şişleri, yünü ve parmaklarını kullanarak ne söylemeye çalıştığını hareketleriyle de gösteriyordu.

Baekhyun ancak iki kez yutkunduktan sonra konuşacak kadar toparlanabildi.

"Sanırım anladım."

"Evet. Örgü örmenin sevişmenin bir şekli olduğunu, tek gerekenin biraz incelik olduğunu fark ettiğim zaman her şeyi kavrayıverdim."

"Anladım. İddiayı kaybettikten sonra bir örgü kitabı yazabilirsin. Adı da On Adımda Örgünüzü Söktürmenin Yolları olur."

"İddiayı kaybetmeyeceğim," diye cevap verdi Chanyeol. "Ama kitap fikri hoşuma gitti. İsminin daha güzel olması gerek tabii. Örgü Zevki mesela."

KOMBATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin