9.BÖLÜM

5.4K 342 9
                                    



''Denemeye değer Luhan.''dedi beni kendisine çevirerek.Başını başıma yasladığın da gözlerinde ki parıltıyı görebiliyordum.
'
'Kaybedeceğin hiç bir şey yok.Sadece deneyelim.Hm?''

Bunu gerçekten beklemiyordum.Ne diyebilirdim ki?Bu basit bir karar değildi.Hem onu sevmiyorum daha.Hoşlanmakla sevmek aynı şey değil.Hoşlanmak geçici sevmek ise kalıcıdır.Sevmiyordum işte.Onu sevmiyorken nasıl deneyebilirdim?Ve nasıl sevebilirdim ki?Bana yaptıklarını unutamıyorum.O nasıl unutur da bu denli davranır?Aklım almıyor.Buradayım çünkü bu Sehun'du her şeyi yapardı.Ve ben ondan korkuyorum.Korkuyorum evet bunu çekinmeden söyleyebilirim.Şu an çok mantıklı düşünmeliyim.Vereceğim her karar benim için çok önemli.Denemeli miyim?Eğer deneyelim dersem bundan sonra her zaman bir hizmetçi gibi söylediklerine boyun eğip emirlerine itaat etmem gerekir.Hayır istemiyorum dersem sinirden kudurup bana bir şey yapabilir.Tam bir çıkmaz.Tanrım! Ama bu..bu emirleri,tehditleri... ne bileyim sizce de fazla değil mi?Ben sinirli bir insanım.Bu hayatta en nefret ettiğim şeylerden biri de birilerinin emri altına girmek.Cidden bunu yapamam.Gerçekten! 

'''Sehun''dedim belimdeki kollarından zorlukla kurtularak.Şu an ne kadar sinirlendiğini görebiliyordum.Hatta iliklerimde bile hissediyordum.''Bu..bu basit bir karar değil.Tamam borcumu ödediğin için sana minnettarım.Ama seni tanımıyorum.Bana yaptıklarını unutamıyorum.Dahası seni sevmiy-''

''Kes sesini!''beni yakamdan kavramıştı.''Eğer o cümleyi ağzına alırsan Luhan sana yemin ederim ki o dilini kökünden keserim!''

Nee!Dilini keserim mi?Kimsin lan sen!Organ mafyasıyla mı çalışıyosun?!Artık yeter!Gerçekten yeter!Herkes yerini bilmeli.Artistlik yapmanın alemi yok.Şuan o kadar sinirliyim ki ondan daha çok sinirli olduğuma emin olabilirsiniz.Yelkenler fora mı demiştim?Diyen ağzımı sikeyim.Bok yelkenler fora!Gemi batı gemi!Artık yelkene ihtiyaç yok! 

''Bırak!''dedim yakamda ki ellerinden kurtularak.Sinirden titremeye başlamıştım''Bırak beni!''

Sinirle onu ittiğimde öldürücü bakışlarımla yanından ayrıldım.Sinirden konuşamıyordum.Yürüyordum.Bu lanet orman da kaybolacağımı bildiğim halde gidiyordum.Bir adım daha atmıştım ki lanet ergenin sesi doldurdu kulaklarımı.

''Eğer gidersen Luhan!...Seni buna pişman ederim!''

Kıçını pişman et seni aptal!Beni zaten pişman ettin!Buraya gelmekle.Sevgine inanmakla..Lanet olsun! 

Neredeyse yarım saatlik bir yürüyüşten sonra beni takip etmediğine emin olmuştum.Yorgun bacaklarımı yerle buluşturduğum da yerdeki toprağı kum torbası gibi yumrukluyordum.Zaten morarık ellerim daha çok morarıyordu.Umursamıyordum elbette.Sinirim geçmemişti!Öyle ki daha çok artmıştı.Bu nedenle titremem de şiddetlenmişti.Biri görse nöbet geçiriyorum sanırdı herhalde.Vücudum uyuşmuştu adeta.Nefesimde düzensizdi.Bir ağaca yaslanıp gözlerimi kapattığım da sakinleşmeye çalışıyordum.Sakinleş Luhan.Sakinleş.İyi şeyler düşün.Kuşları.Güzel havayı.Babanı.Baba...
Şu an bunun sırası değil ah nereden aklıma geldi ki?Babamı düşünmek demek duygularımın alt üst olması demek.Babamı düşünmem demek ağlamam demek.Yine oluyor işte.Tüm gücümü kaybediyorum.Sinirli Luhan iki sene önce babasını kaybetmiş Luhan'a bırakıyordu tahtını.Ve ben bir damla yaşın akmasına izin verdiğim için kendimi suçlarken diğerleri çoktan hücum etmişti yüzüme.Sakinleşmeliydim.Kastettiğim ağlamak ezik durumuna düşmek değildi.Bu babam öldükten sonra ilk ağlayışım.Tuhaf ama gerçek.Güçlü görünmek zorundaydım.Ağlayamazdım.Eğer beni ağlarken görürlerse ezik durumuna düşeceğimden korkmuştum hep.O yüzden ağlamadım.Ama şu an kimse görmüyor değil mi?Hıçkıra hıçkıra ağlayabilirim.Babasını kaybeden Luhan gibi...
Maskenin ardında ki Luhan gibi...

Hava kararmak üzereydi.Ne kadar saattir burada böylece oturup ağladığımı bilmiyorum.Bu 2 yılın birikintisiydi.Gözyaşlarımla girdiğim her savaşta galip olmuştum ama bu sefer mağlubiyet bana da vurmuştu.Ama ağladığım için pişman değilim.Şu an kesinlikle bir kuş kadar hafif hissediyorum.Bu kadar rahatlayacağımı bilseydim kimsenin görmeyeceği yerlerde ağlama seansları yapardım herhalde.Erkek olabilirim evet ama bu duygusuz olduğum anlamına gelmiyor.Erkeklerde ağlar.Bunu kafanıza sokun! Hava karardı demiştim.Bunun yanı sıra hava soğumuştu da.Bu ince kıyafetler bir boka yaramıyor.Tek kelimeyle donuyorum diyebilirim.Eğer biraz daha burada oturmaya devam edersem bunu kesinlikle diyebilirim.Ağrıların tekrar merhaba dediği vücudumu zorlukla kaldırdığım da üzerimde ki tozları sirkelemiştim.Sadece biraz yürümem gerekiyordu.Sonra sa ana yola geldiğimde birinden yardım isteyebilirdim.Ve bunu hemen yapmalıyım.

Aaah göt herifler neden durmaz ki?Zor durumda olduğumu görmüyorlar mı?!İnanmıyorum ya beni otostopçu olarak mı görüyorlar yoksa?Ha birde bu eksikti zaten.Sehun...Sehun...senden nefret ediyorum! 

Bu önüne atladığın kaçıncı araba acaba?Görünmez falan mıyım?Bir görün mk bir görün! Ne kadar iyi değil mi geceyi bu lanet orman da geçirip sağ bir şekilde mi sabahlayacağım belli değil.Oh Sehun!Her şey senin yüzünden.

Umudumu kaybettim diyebilirim.Artık çabalamak yerine ellerimi kullanarak durmamaya çalışıyordum.Ama yine faydasızdı.Vazgeçmek üzereyken üst model bir araba cevap vermişti çağrıma.Hemen öne atılarak eğildim ve selam verdim.Yabancının yüzünde anlamdıramadığım bir gülümse vardı.Tehlikeli olduğu uzaktan bile belli olurdu.Sanki boynunda bana yaklaşma diye pankart asılıydı ama çaresizdim ne yapabilirim? 

''Durduğunuz için teşekkürler bayım.Acaba beni gideceğim yere kadar götürme ihtimaliniz var mı?''çekinerek söylemiştim.

''Kaç para istiyorsun?''

''Kaç para derken?''afallamıştım.

''Salaklığa yatma bebek.Böyle ucuz numaralar oynamana gerek yok.Bana gidebiliriz.Ne kadar istiyorsun?''

Bebek mi?!Bu salak beni ne zannediyor?!Sinirleniyorum.

''Zannettiğiniz kişilerden değilim bayım.Sadece yardımınıza ihtiyacım var''dişlerimin arasından söylemiştim.

''Ahh hep böyle derler zaten.Bana doğruları söyleyebilirsin.''aramızda ki boşluğu kapatıp elini omzuma koymuştu.Ve okşuyordu.Ben ise tiskiniyordum.Elini omzundan tutup indirdiğim de bu sefer de elimi tutmuştu

''Aah hadi ama!Beni o güzel vücudundan mahrum etme''

Daha da yakınlaşmıştı.Ben ise bir şey yapamıyordum.Lanet olsun ki çok güçlüydü.Beni kaportayla kendi arasında aldığında kız gibi çığlık atabilirdim ama buna gerek kalmamıştı.Bileklerimi tutan elleri yoktu ve bana yakın olan bedeni de yoktu.Korkuyla kapadığım gözlerimi korkuyla açtığımda tekrar korkmuştum.Sehun..adamı öldüresiye dövüyordu.Yüzüne indirdiği yumruklar adamın yüzünü dağıtacak cinstendi Gerçekten de güçlü kolları var ama bu kadarı yeterli.

''Sehun''dedim onu adamdan ayırmaya çalışarak.''Yeter.''

''Bırak!Daha fazlasını hak ediyor''

''Sehun!''

''Onun sana dokunmasına nasıl izin verirsin!''

''Yeter diyorum''ceketinden tutup adamın üzerinden kaldırdığım da birlikte yere düşmüştük.Bu sefer istemesem de ona arkasından sarılan ben olmuştum.Kollarımın arasındaki bedeninin gevşediğini hissediyordum.Sadece basit bir sarılmamla.Bu içimde bir yerlerde bir şeyleri harekete geçirse de ona hala sinirliydim.Hiç olmadığı kadar!

''Sağol''dedim beni o adamdan kurtardığı için aklımda dolaşan sorular olsa da.Mesela burada olduğumu nasıl bildiği gibi.Ondan yeterince uzaklaşmıştım.Takip mi etti?O zaman...o zaman ağladığımı da görmüştür.Lanet! 

''Sehun''

''Şşşh sadece biraz böyle kalalım olur mu?'

'''Ama..''

''Lütfen''

Lütfen mi?Böyle ol canımı ye.Yeter ki emir verme.Tabi ki kalabiliriz.Kafasını göğsüme yerleştirdiğinde vücudunu biraz aşağı kaydırmıştı.Şu anki pozisyonumuz inkar etsem de benim de hoşuma gitmişti.Yolun kenarında sadece biz öylece oturuyorduk.Sanki zaman durmuş gibiydi.Saatler çalışmıyor.Yelkovan da olduğu yerde sekiyordu.

''Bana ne yaptığına bak Luhan.Az önce sinirden cinayet işleyecek durumdayken şimdi kollarında uysal kedi gibiyim.Bana ne yapıyorsun böyle?''

''Aynı şey bana da oluyor.Ölesiye sinirliyken bana dokunduğunda sinirim buharlaşıp uçuyor.Gerçekten tuhaf''

''Birbirimiz için yaratılmışız''

''Hiçte sanmıyorum çok zıtız''

''Sadece fazla sinirliyim''

''Oh kabul etmen de güzel''

''Affettin mi?''

''Özür dilemedin ki''

''Ben beceremem ki özür falan dinlemeyi''

''Odunluk yapma Sehun''

''Ah tamam tamam ama benim özür şeklim başka denemek ister misin?''

''Kesinlikle hayır''

''Hehehe hadi özür dileyeyim.Hm?''

''Seehuun''

''Tamam ya.Peki birlikte uyuyalım mı bu gece?''

''Seehuuun!''

''Sustum.Sustum.Tamam ya''

Birlikte uyumak mı?Aslında imkansız değil.Fiziki olarak.Ah Sehun dengemi alt üst ettin! Bir kaç saat öncesinde beni ölümüne sinirlendirmişken şimdi ki halime bak.Bu bir mucize olmalı.Şu duygu değişimine bir bak asıl sen bana ne yapıyorsun böyle?

- Just One Night -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin