6. BÖLÜM (PASTA)

127 14 1
                                    

asya mutfağa girip hızlıca pasta yapmaya başlamıştı.  buğranın pastayı çilekli istemesini unutamayan asya çileği fazla abartmış bol çilekli pasta yapmıştı. pasta içine o kadar sinmiştiki bir an kedini aşçı sanmıştı. asya ajanlıkta öğretilmeyen ev işleerinde bu kadar yetenekli olacağını hiç düşünmemişti. pastanın fotoğrafını çekti. o kadar güzel yapmıştı ki kendisiyle bir o kadar gurur duyuyordu. 

asya pastadır, buğranın bitmek bilmeyen işleri nedeniyle bir tülü buğranın odasını araştıramamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


asya pastadır, buğranın bitmek bilmeyen işleri nedeniyle bir tülü buğranın odasını araştıramamıştı. patronu arasa ne diyecekti kara kara düşünmeye başlamıştı. patrona izah edebileceği hiç bir şey yoktu. ne diyebilirdi ki zaten. ev işlerinden fırsat bulamadım dese patronu onu ciddiye alacak mıydı? asya düşüncelerinden sıyrılıp pastadan büyük bir dilim alarak burğanın odasına ilerledi. 

kapıyı çalıp direk içeri giren asya buğranın yatakta oturmuş kaşları çatık bir şekile ona bakmasına şaşırdı. hoş şaşıracak bir şey yoktu. buğra sürekli ona o şekilde bakıp agresif yanıtlar vermiyor muydu? neticesinde buğra psikolojik şiddette bir numaraydı. asya bıkkın bir şekilde "ne oldu buğra bey?"dedi. sorduğu soru buğranın çatık kaşlarına ithafendi ve bunu buğra gayet iyi anlıyordu. buğra derin bir nefes alırken "odamın kapısını çalmayı öğreniyorsun ama cevap vermemi niye beklemiyorsun?" dedi. asya buğraya ciddi misin der gibi bakarken sakin bir şekilde yanıtladı. "bir daha dikkat ederim buğra bey. pastayı nereye koyayım"diyerek soru sorarken buğra eliyle masasını işaret etmiş birde eklemişti. "masaya bırak." asya masaya usulca pastayı koyarken buğranın "çıkabilirsin"cümlesiyle bir daha buğraya bakmadan odadan çıkmış mutfağa ilerlemeye başlamıştı. buğraya alışma aşamasında olan asya hala ona nasıl davranması gerektiğini düşünüyordu. insan öldürme yaralama kendini koruma eğitimi alan asya bu ilişkilerde iyi değildi. ona böyle bir eğitim tahsis edilmemişti ve asya bunu kendisi öğreniyordu. üstelik en zor öğrenme biçimiyle yüz yüzeydi. çünkü bu konuyu öğrendiği kişi buğraydı. bu asyayı zorlayan yegane şeydi. 

asya mutfağa girmesiyle pastayı yiyen berki görmesiyle durakladı. şimdi boku yedim diye düşünmesiyle eş değer bir biçimde ağzından  "berk sen ne yapıyorsun"çıkmıştı. berk ağzına attığı pasta dilimiyle asyaya bakarken "ne yapıyor muşum? "dedi. asya ciddi misin der gibi berke yaklaşırken "pastamdan yiyorsun" dedi. dehşetle açtığı gözleriyle berke bakıyordu. berk hala olayı idrak edemezken keyifle pastasını yemeye devam edertek "yiyemez miyim asya? yensin diye yapmışsın. bende yiyorum" asya hızla başını olumsuz anlamda salladı. "ben onu buğra beye yapmıştım. size değil. sizin yememeniz gerekiyor" berk kaşlarını çatıp asyaya dönerken asya berkin önünden pastayı almış daha fazla yemesine izin vermemişti. berk şaşkınlıkjla asyaya bakarken asya sinirle söylendi. "birde tabağa çıkarma zahmetine bile girmemişsin. "derken berk hızla ayaklanıp pastayı asyadan almaya çalışırken "asya saçmalamaz mısın? yapmışsın. bende yicem. önümden pastayı almak nedir ya" berk hızla asyadan pastayı kaparken asya berke döndü. 

kaşları çatılmış öfkeyle "berk lütfen ver şunu. yememen gerekiyor diyorum ya. zorluk çıkartma lütfen" berk asyayı umursamadan ilerlerken asya arkasından onu takip etmeye başlamıştı. zaten buğrayla uğraşıyordu. birde berk eksikti.  buğranın "ne yapıyorsun lan sen" gür sesi bir anda mutfakta yankılanmasıyla asya da dahil olmak üzere berkte yerinden sıçramıştı. berkin korkması her şeyi mahfetmeye yeterken berk korktuğunundan dolayı elinden pastayı düşürmesiyle pasta yerle bir olmuştu. asya yere düşen pastasına baka kaldı.  o pastayı yapmak kaç saatine mal olmuştu. mutfağa adım bile atmayan asyanın ilk şaheserinin böyle bir şeyle yüzleşip mahfolması asyayı iyice sinir ederken öfkeyle berke baktı.

asya berke ilerken "ne yaptığıan bak. şu hale bak ya. ben bunu yapmak için ne çok uğraştım senin haberin var mı.? ya sen kafayı mı yedin?" asyanın söylediği daha doğrusu bağırdığı cümlelerin gürültüsüne karşı mutfağa girayda girmişti. berk asyanın bu tepkisine karşı yediği haltı yeni idrak ederken "buğranın suçu. o korkuttu beni. yoksa ben düşürür müydüm pastayı"demişti.  asya elini sinirle saçından geçirdi. " buğra bey mi dedi sana pastayı elimden al diye berk. senin hatan ya bu. niye pastayı benden alıp gidiyorsun.? ya ben sizinle uğraşmak zorunda myım?" berk alınmış gibi elini göğsüne götürürken buğra kaşlarını çatmıştı. asya sinirle devam etti. " buğra beyin izni olmadığı müddetçe kimse yaptığım yemeklere dokunmayacak! duydun mu berk?" berk asyanın öfkeli ve emir dolu sesiyle yerine sinerken gözü buğraya kaymıştı. buğra berke dönerken başıyla onayladı. bunun üzerine berk "tamam ya. bir daha olmaz" derken asya başını olumsuz anlamda sallayarak yere eğildi. amacı pastayı yerden toplamaktı. giray asyanın bu tavrına karşı sinsice gülmeye başlamıştı. buğraya dişli biri gelmişti belliki. berkse asyanın bu tavrını hala idrak etmeye çalışır gibi şaşkınlıkla donup kalmışken mutfağa kaan girmesiyle etrsfta feryat figan esmişti. asya bile ne olduğunu anlayamamış başını kaldırıp kaana bakmıştı. kaan yerde mahfolmuş pastaya karşı ağlamaklı bir halde "burda neler oldu"derken giiray kopacak gürültünün farkıdna yavaştan mutfakltan ayrılmaya çalışırken onunla eş değer hareket edip kaçmaya çalışan berki durdurmuştu. "bu senin suçun.  sonucuna katlan"diyerek berki mutfaktan ayrılmasını engelledi. 

kaan asya gibi yere çökerken "bu güzelim pastaya ne oldu?" dedi. asya yerden topladığı bir kısmı kalkıp çöpe atarken "berk yere düşürdü." dedi. sesi sitem olu çıkmıştı. kaan hızla berke dönerken berk şimdi ayvayı yedim der gibi kala kalmış kaana bakıyordu. zaafı yemek olan birinin tepkisini kendine hazırlayan berk kaanın gazabını beklerken buğra berkin bu haline sırıtarak izliyordu. asya çöpe attığı parçadan sonra yine yere eğilecekken kaanın kolunu tutup "tutma beni asya. dalıcam bu berke. mahfetmiş güzelim pastayı "cümlesiyle ne olduğunu anlayamadan sarsılmaya başlamıştı. asya kaanın onu çekiştirmesinden kurtulmaya çalışıyordu. "kaan bey ben tutmuyorum sizi. siz tutuyorsunuz beni. bırakın lütfen"derken kaan "hayır asya tutma beni. dövücem bunu."derken berk ve buğra gülmemek için kendini sıkarken asya can havlile kaandan kurtulmaya çalışıyordu. asya o hengamede kendini bir anda pastanın üzerinde buldu. olduğu gibi pastanın üzerine otururken şaşkınlıkla kaana baktı. kaan asyanın düştüğünü görmesiyle kendi hatasını gizlemeye çalışır gibi "sana dedim beni tutma diye. ne diye tutuyorsun beni."demiş ve çekip gitmişti. asya kaanın bu tavrını şaşkınlıkla izlemişti. ayağa kalkmaya çalışırken berkin uzattığı elini, elinin tersiyle itip ayağa kalktı. sabır çeke çeke kendini çeki düzen verirken asya buğraya döndü. anlaşıldığı gibi bu evdeki herkes deliydi. hepsi aptal ve dengesizdi. asya derin bir nefes alırken "üstümü değiştireye gidebiir miyim?" dedi. soğukkanlı olmaya özen gösteriyordu. buğra asyayı onaylarken asya teşekkür ederek mutfaktan çıktı. 

asyanın mutfaktan çıkmasıyla buğra berke bakarken "düzgün davran"diye uyarı yaparak oda asyanın peşinden mutfaktan çıkmıştı. berk mutfakta tek kalırken "ben hiç bir şey yapmadım ya"diyerek sitem ederken yanlız kalmak istemediği kanısına vararak o da mutfaktan ayrıldı.

asya odasına girip kapıyı kilitlerken kendini hemen banyoya atıp duş almıştı. öfkesinden arınmaya çalışır gibi banyoda baya bir zaman geçirmişti. sanki koca koca insanlarla değilde çocuklarla muhattap oluyordu. asya banyodan çıkıp giyinirken şimdi kendi yaptığı pastayı yiyememenin verdiği hayal kırıklığıyla yüzleşmeye başlamıştı. üzgün bir şekilde odadan çıkmaya yeltenecekti ki yatakta yatan selini yeni fark etmişti. asya kapıyı kilitlediğini hatırlarken odaya ilk geldiği andan itibaren selinin uyuduğunu fark etti. iyide selin neden uyuyordu. bunu seline sonra sorarım diyerek odadan usulca çıktı. 

adımları yavaştan buğranın odasını bulurken başka yapacak işi var mı diye soracaktı. kapıyı çalan asya uzunca bir süre kapının önünde gel denmesini beklerken asla gel kelimesini duymayınca ssöylenerek kapıyı açtı. odada kimsenin olmadığını fark ederken kapıyı arkasından kapatıp içeri tamamen girdi. bu fırsatı değerlendirebilirdi. bazen işi rast gidebiliyordu demekki. asya zafer kazanmış bir edayla odada arama yapmaya başladı.  

önceliği yatağın üstünde duran laptoba bakmaktı. asya laptobu açarken şifre istememesine karşı şaşırsa da kurcalamaya başladı. içinde adam akıllı hiç bir şey olmayan bilgisiyara karşı asya söylenerek bilgisiyarı aynı yerine koydu. demekki o yüzden şifre yoktu. asya sırasıyla gardroba ilerlerken dağıtmamaya özen göstererek kıyafetlerin arasında bir şeyler var mıdır diye aramaya başladı. orda da bir şey bulamayınca sinirlenmeye başlamıştı. çekmeceleri komidinleri çalışma masasını her yeri talan edip hiç bir şey bulamayan asya bıkkın bir şekile nefes verdi. bu neydi şimdi? niye hiç bir şey bulamıyordu. asya sıkıntıyla söylenirken arkasından "burda ne yapıyorsun"sorusuyla dona kaldı. şimdi ne halt yiyecekti.


SIRLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin