64. BÖLÜM

89 11 4
                                    

Yazardan

Kızlar kahvaltıdan sonra erkeklerle sahil kenarına gitmişlerdi. Erkeklerle kavga gürültü sonunda mayolarını giyip denize girebilmişlerdi. Bütün erkekler sinirle şişiniyorlardı. Giray sürekli kaylanın etrafında gezip erkek bakıyormu diye bakıyordu. Buğra asyanın üstüne sürekli hırkasıyla örtüyordu. Berk seline izin verdim havasına girsede sürekli gözü erkeklerdeydi. Kaan çok rahat bir şekilde ezginin yanında duruyor onu besliyordu. Kızlar denizde yüzdükten sonra odalarına çıkmış ve deniz suyunu üstlerinden atabilmek için duş almışlardı. Buğra asya odasına çıkmadan önce ona saat 8 de sürpriz için hazırlanmasını söylemişti. Asya hızlı hareket ediyor hazırlanmaya çalışıyordu. Kızlar ona yardım ediyordu. Asya duştan çıktıktan sonra kayla asyanın makyajını selin saçını ezgide kıyafetini seçiyordu. Saat sekize gelirken selin ve kayla ellerini havaya kaldırıp "bitti. Hazırsın"demişlerdi. Asya ilk defa aynaya bakmak için ayağa kalktı. Kızlar kendini görmesine izin vermemişlerdi. Asya banyoda üstünü değiştirip dışarda dolabın aynasından kendine baktı. Kızların hepsi asyaya hayran olmuş bir şekilde bakıyorlardı. Asya kendini aynada gördüğüne inanamadı. Bakır rengi saçlarını selin bukle bukle yapmış üst kısımlarını sepet şeklinde örmüş aşağı doğru serbest bukle bırakmıştı. Kayla sade renkler kullanarak göz makyajı yapmış dudaklarını kırmızı renkle vurgulamıştı. Ezginin kıyafetini asya ilkte abartı bulsada saç ve makyajıyla uyumuna hayran olmuştu. Kırmızı dizlerde biten sırtı dekolteli iplerle omuzlarına bağlanmış elbiseydi. Ayağına siyah sitiletto giymişti. Asyanın Telefonu çalarken arayana baktı. Buğra arıyordu. Asya direk kapıya yönelirken selinin son anda verdiği siyah ceketi üstüne geçirip kapıyı açtı. Buğra karşısında duran mükemmel sevgilisine baktı. Buğra gülümseyerek"hayatımda senin kadar güzelini görmedim sevgilim"diyerek elini öpmüştü. Asya utançla kızarırken siyah giyinimli sevgilisini süzdü. Boğazlı siyah tişört giymişti. Yaz zamanı olsada geceleri soğuk olduğundan olsa gerek diye düşündü asya. Altına siyah pantolon ve siyah ayakkabı geçirmişti. Saçlarını asyanın hayran olduğu şekle bürümüştü ve buğraya en çok yakışan modele. Çokda uzun olmasada saçını arkadan toplamıştı. Asya sonunda konuşma yetisini kazanmış ve "sende çok yakışıklı olmuşsun sevgilim"demeyi başarmıştı. Buğra gülümseyerek elini avuçlarının arasına almış ve "sürpriz için hazırmısın"demişti. Asya heyecanla buğraya bakarak "sen delimisin meraktan çatlıyorum"demişti. Buğra gülerek asyanın saçlarının bozulmamasına dikkat ederek kolunun altına almış ve ilerlemeye başlamıştı. Asya heyecanla nereye gittiklerini sorsada Buğra sel verip sır veriyordu. Asya el mahkum susma hakkını kullanıp sadece gidecekleri yeri düşündü. Otelden çıktıklarında onları bekleyen arabaya bindiler. Asya şaşkınlıkla buğraya bakıyordu. "Bakıyorum tam teşkilat hazırsınız beyefendi"dedi. Buğra asyaya kısa bir bakış atıp "her şeyin mükkemeline layıksınız hanımefendi. Bunun için ne zamandır planlıyorum"dedi. Asya gülerek"bu kadar uğraşman bile benim için çok değerki buğra. Teşekkür ederim"dedi. Buğra klasikleşmiş hareketi için asyanın elini tutmuş ve dudaklarına götürerek öpmüştü ve "daha sürpriz başlamadı bile hanımefendi.  Lütfen fikirlerinizi sona saklayın"dedi. Asya gülümseyerek başını cama çevirdi ve nereye gideceklerini düşünmeye başladı. Çok geçmeden Buğra denizi ayaklar altına alan bir dağa gelip durdu. Asya merakla buğraya dönerken buğra arabadan inip asyanın kapısını açtı. Asya dalgaya vurarak "ne kadar centilmensizin Beyefendi"dedi. Buğra başını eğerek kabul etmiş ve daha sonra asyanın elini tutarak ilerletmeye başladı. Uçurumun dibinde yer alan alana ilerlediler.

V şeklinde gelen denizin üstğndeki alana doğru ilerledi buğra

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

V şeklinde gelen denizin üstğndeki alana doğru ilerledi buğra. Burası o kadar güzeldiki buğra o v şeklindeki alanı lambalarla döşemiş her yer karanlık olmasına rağmen ışıl ışıl  yanıyordu.  Yerlerdd bir sürü gül yaprağı serpilmişti. Asya gördükleri karşısında dili tutulurken buğra gülümseyerek onun elinden tutup ışıkların altına gül yapraklarıyla donatılmış alana soktu. Asya mutluluktan ne diyeceğini şaşırırken buğra asyanın ellerini avucunun arasına alıp "seni kaybetmeyi bir kez yaşadım ve şunu anladım. Sen gidersem ben biterim asya. Bunu istemiyorum. Her zaman benimle olmanı istiyorum. Sabah seninle uyanmak akşam seninle uyumak istiyorum. Ben seni istiyorum asya. BENİMLE EVLENİRMİSİN" Asya ne diyeceğini bilemez halde buğraya bakarken mutluluktan ağlamaya başladı. Ve titreyen sesiyle diz çökmüş tek taş uzatan sevgilisine bağırarak EVET dedi. Buğra ayağı kalkıp sevgilisini kucaklamış ve etrafında döndürmeye başlamıştı. Asya mutlulukla kahkahalar atarken buğra asyayı indirmiş ve parmağına tek taşı takmıştı daha sonra tek taş olan parmağını öpmüş ve "artık benimsin. Seni seviyorum"demişti. Asya gülerek buğranın yüzünü avuçalarının arasına alıp dudağını öptü. Buğra kollarını asyanın beline sararken bu sonsuz olmasını istedikleri zamanın tadını çıkardılar. Bir anda başlarının tepesinde patlayan havai fişekler ve konfetilerle asya kahkaha atarak etrafına baktı. Kızlar ve erkekler etraflarını sarmıştı. Asya heyecanla kızlara gidip sarılırken kızlarda onu kucakladı. Erkekler tek tek buğrayı tebrik ederken selin asyaya bakarak "bakıyım tek taşına "demişti. Asya gülerek elini seline uzatırken selin tek taşa baktı. Ezgi tek taşa bakarak "kafam kadar bu be"yorumunda bulundu. Asya Kahkaha atarken selin "Allahım bana da nasip et"dedi. Kayla asyaya bir daha sarılıp"tebrik ederim. İnşallah hep böyle mutlu olursunuz"dedi. Asya kaylaya bakarak "teşekkür ederim. Umarım girayda sana daha güzelini yapar " araya katılan giray " benim planlarım var zaten "derken kayla utançla başını eğdi. Selin kıskanç gözlerle berke dönerken berk buğranın arkasına saklandı. Özellikle kaan kahkaha atarken ezgi "çok mu komik kaan bey"dedi. Kaan ani şekilde ciddiyete bağlarken "evet sütlü çikolatam. Baksan kendisi evlenmekten korkuyor. Oysa ben sütlü çikolatımı her daim görmek istiyorum." Cümlesini yarım bırakıp hınzırca gülerek devam etti. "Ve sütlü çikolatamın tadını çıkarmak istiyorum" ezgi öksürük krizine girerek utançla başını eğerken asya kahkaha atarak buğranın yanına ilerledi. Kayla kaana bakıp "oha kaan. "Derken berk araya girip "sende ne cevher varmış kaan. Bu azim de ne"dedi. Kaan başını eğmiş vaziyette duran ezgiyi kendine çekip sarılırken"ne var kardeşlerim. Hepiniz gün gelince dediğimi yapıcaksınız"dedi. Ezginin kaanı cımcırmasyla kaan çığlık atarken asya da utançla başını buğranın omzuna gömmüştü. Herkesi utanca sokan kaana selin söylenirken erkekler hınzırca gülüyordu. Kaan yeniden araya girerken "e hadi beyler hanımlar. Bu mutlu haberi bir restauranta kurlayalım"dedi. Ezgi başını olumsuz anlamda sallarken"işin gücüm yemek kaan"dedi. Giray bu sefer devreye girerken "evet benim bildiğim çok iyi bir yer oraya gidelimde bu mutlu haberi kutlayalım"dedi. Herkes kabul edip arabalara bindi. Asya bu anın asla bitmesini istemiyordu. Hayatında hiç bu kadar mutlu olmamıştı. Sevdiği adam ona evlilik teklifi etmişti. Ve en önemlisi Sevdiği adam en yakın arkadaşları herkes asyanın yanındaydı. Asya ilk defa kendine aile bulmuştu Ve bunun bitmesini asla istemiyordu.

SIRLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin