SIRLAR

21.BÖLÜM

Asya'dan
Ne demek işini bitirin. Kafamdaki soruları unutmaya çalışarak kapıyı açtım. Buğra beni görünce telefonu kapatmış ve rahat bir şekilde koltuğa oturdu. Çatık kaşlarıyla "ne var?"dedi. Nasılda güzel konuşuyordu. Gözlerimi düşüncemle devirirken söz aldım" erken geldiniz?" Dedim. Alayla kaşlarını kaldırarak""sanamı sorucam ne zaman geleceğimi asya!! Kendi işine bak". Şaşkınlıkla dediklerini dinlerken kaşlarımı çattım ve "peki" diyerek odadan çıktım. Ne sinir bozucu bir adamdı. Geldiği gibi saçma sapan konuşuyordu. Hayır bana da ne oluyordu. Ne yaparsa yapsın. Ne diye soruyorsun. Salağım ya gerçekten.selinin sesiyle irkildim düşüncelerimden sıyrıldım "asya iyimisin 5 dakikadır sana sesleniyorum" dedi endişeyle bakarak. gülümseyerek"iyiyim ben selin sıkıntı yok. Ne oldu bana bir şey mi diyecektin?? Selinle ilerlerken"evet aslında iyi olduğundan emin olmak istiyorum" dedi. Ve ekledi "bugün seni ağlarken gördüm ve iyi gözünkmüyordun" gülümseyerek "ben iyiyim sadece sinirlerim boşaldı. Ama şuan iyiyim sıkıntı yok." Dedim . Selin gözlerini kısarak emin olmak ister gibi bana bakarken "tamam inandım say. Neyse ben çok açım ve tek başıma bir şey yapmaya üşeniyorum benimle bir şeyler yaparmısınnnn?" Gülümseyerek "tamam yaparım" diyerek mutfağa doğru yol aldım. En azından kafam dağılırdı. Mutfağa girerek bir şeyler yapmaya başladık. Selin tuzlu bir şeyler yaparken bende onun ısrarı üzerine tatlı bir şeyler yapıyordum. Canı tatlı istiyordu hanımefendinin. Yaptığım tatlıya gururla bakarken selin burnuna sürtülmüş unu temizledi. Ve yaptığıma baktı. " Ama seninki hemen oldu daha benimki olmadıı" dedi dudaklarını büzerek. Gülümseyerek alnındaki unu da temizleyerek "ben yardım ederim ne yapıyorsun" dedim. Yaptığı hamura bakarak"aslında pizza yapmaya çalışıyorum. Ama dediğim gibi çalışıyorum. Sadece hamuru oldu bir saattir." Gülümseyerek onu dinlerken ekledim "nasıl yardım edeyim peki" dedim. Selin hamura dönerek düşünmüş  ve "aslına bakarsan sen pizzanın sosudur üstüne konulacak malzemeleridir onları yapsan bana yeter. Bende hamuru açarak tepsiye koyayım." Dedi. Başımı olumlu anlamda sallayarak buzdolabından malzemeleri çıkardım.  Minik mini doğramaya başladım. Doğradığım malzemeleri kenara koyarak pizzanın sosunu yapmaya koyuldum. Mis gibi kokan sosla acıktığımı hissederken sosu seline vererek hamurun üstüne dağıtmasını izledim. O dağıttığı yerlere bende doğradığım malzemeleri dizdim. Selin kaşlarını kaldırırken "bunda peynir eksik "dedi korkuyla. Gülümseyerek"malzemeler ve hamur pişsin çıkarmaya yakın peynirini koyarız" dedim. Olumlu anlamda başını sallayarak fırına tepsiyi yerleştirdi. Ben peyniri rendelerken selinde mutfağı toparlıyordu. Rendelemem biterken fırından güzel kokuya yöneldim. Pizzayı kontrol ederek üstüne peyniri dağıttım. Tepsiyi yeniden fırına koyarak peynirin erimesini bekledim. Seline yardım etmeye başlamıştımki içeriye kaan girdi. Bize gözlerini kısarak bakmış ve "burası neden bu kadar güzel kokuyor" dedi. Gülerek "Burası mutfak güzel kokması normal" diyerek . Ona baktım. Kaan söz alarak ekledi. "O zaman inşallah çok yapmışsınızdır yoksa siz onu yiyemeden ben bitiririm haberiniz olsun" diyerek mutfaktan ayrıldı. Fırından pizzayı çıkararak tezgaha koydum. İçeri sinirle giren kayla ve arkasından gelen ezgiye baktım. Merakla onlara yönelirken selin sordu "kayla iyimisin??" Kayla sinirle bir o tarafa bir bu tarafa gitti ve "hayır bu kız kim ki " diyerek çemkirmeye başladı. Kaşlarım kalkarken. "o kız kim??" Dedim. Ezgi olumsuz anlamda başını sallayarak keşke bunu yapmasaydın der gibi bana baktı. Kayla sinirle "kim olacak o sürtük" dedi hışımla selin merakla"ne sürtüğü ben anlamadım ya" dedi masumca. Ezgi "anlama kardeşim şimdi sırasımı" dedi gözleriyle kaylayı işareti ederken. Kaylaya bakarak "ne oldu kayla anlatacak mısın"dedim kayla bana baktı. Gözleri dolmuştu. Bi bokluk olduğu kessinleşince ayağı kalktım. ezgi direk kaylaya sarılırken seline baktım. O kız yani aslı ne yapmış olabilirdiki kayla bu kadar öfkelenmişti. Sinirle mutfaktan çıkarken selinin arkamdan bağırmasını duydum ve arkamdan gelen ayak seslerini. Bir hışımla aslının odasına girdim. Buğrayı görünce biraz duraklamıştım. Arkasında duran aslıya öldürücü bakışlar atarken buğra kaşlarını çatarak "ne istiyorsun" dedi. Gözlerimi buğraya çevirerek "sizden bir şey istesem size gelirdim buğra bey" dedim sinirle. Buğra kaşlarını çatarken aslı öne çıktı. "Efendim asya"dedi masumca. Masum görünen yılana bak. Sinirle ona baktım daha sonrada buğraya. Aslı anlayarak abisine gitmesini söylemişti. Buğra bana öfkeyle bakarak "benim odama gel hemen"diyerek odadan çıktı. Buğranın gitmesiyle aslıya dönerek "kayladan uzak dur. Onu üzücek kızdıracak bir şey yaparsan değil abin seni kimse elimden alamaz" diyerek arkamı döndüm. Aslının ağlayan sesini işittim odadan çıkmak üzereyken"ben ne yapayım asya burada tek bir başıma arkadaşsız. Benimde derdim var bende üzülüyorum beni kim koruyacak" dedi. Sinirim azalırken biraz dülündüm. Arkaya dönerek"ben vicdansız biri değilim aslı ama kayladan uzak dur"dedim. Ve odadan çıktım. Buğranın odasına giderken selin kolumdan tutmuştu. Korkuyla"Buğra beni tehdit etti." Dedi şaşkınlıkla ona bakarken"nasıl yani"dedim. Selin ciddiyetle bakarak "daha dikkatli olmalıyız"dedi fısıldayarak. Ve gitti. Olayları sindirirken buğranın odasına geldim kapıyı açacakken buğranın sesiyle irkildim. "Naptınız halletinizmi .... Tamam iyi öldüğünden emin olun..... Eğer gerçekten önemli değilse sonra söyle...... NE!! NE SAÇMALIYORSUN LAN SEN. GİRAY NERDE.... NE DEMEK BİLMİYORUM. ÖĞREN O ZAMAN"  kaşlarım çatılarak kapıdan uzaklaştım kapının sert bir şekilde açılmasıyla irkildim. Buğra bana bakarak"seninle sonra ilgilenicem" diyerek yanımdan bir hışımla gitti.neydi bu şimdi ne olmuştu giraya. Hızla aşağı inmiş ve kaylanın yanına gittim. Kayla sakin bir şekilde ezginin omzunda yatıyordu selinde yanında oturuyordu. Hepsine telaşla bakarken ezgi ve selin yüzümü fark edşnce dikleşmişti. Kayla da bana bakınca söz aldım. "Giray kayıp." Dedim. Ezgi "ne demek kayıp asya ne diyorsun sen" dedi. Kayla alayla "kayıp değildir saklanmıştır o " diyerek yeniden koltuğa yayılırken hemen atladım. "Hayır saklanmamış kaçırılmış her yerde buğra onu arıyor." Dedim. Selin düşünceyle "berkin endişeyle bilgisiyarıyla uğraşmasının nedeni bu olabilirmi??"  Dedi. Başımı olumlu anlamda sallayarak "onu bulmalıyız ve neden kaçırıldığınıda" dedim. Selin bir hışımla ayağı kalkarken"ben onu hallederim. Siz hazırlanın ajanlık zamanı" diyerek gitti. Kayla telaşla bana bakarak "sen ciddimisin "dedi. İnanmakta zorlanırken. Başımı olumlu anlamda sallayarak"maalesef"dedim.ve ekledim "hadi hazırlanalım selin birazdan gelir" dedim. Hızla odaya giderek saklamış olduğum valizi çıkardım. İçinden küçük çaplı bütün mühimmatı yere sıralarken bıçaklarımı ve silahımı kuşandım. Kenara koyarak valizi tekrar terine yerleştirdim. Siyah kıyafetlerimi giyerek bıçakları ve silahımı uygun yerlerine koydum. Hazırdım. Ezgi içeriye girdi. "Bütün erkekler gitti. Bizde çıkabiliriz"dedi. Başımı sallayarak odadan çıktım. Girayı buğralardan önce bulup bilgi öğrenmeliydik. İşte şimdi ajan olduğumu hissediyordum.