23- Komşular

8.6K 479 271
                                    

Yeni bölümden hepinize MERHABA! Lütfen BOL BOL yorum yapmayı unutmayınız ♥💚

Media: Gökhan⬅

Yazarın Ağzından Devam

Gökhan yüzünde ki gülümsemeyi bir an olsun silmezken gözleri bir Meltem'e bir de Gediz'e kayıp gidiyordu. 'Hoş geldiniz demeyecek misiniz' tarzında sorduğu soruya cevap gelmemişti. Çünkü mahalle dışında tanışıp kavga ettikleri bir grubu, mahallelerinde görmeyi doğal olarak beklemedikleri için şaşırmışlardı.

Gediz şaşkınlığını atar atmaz konuştu. "Ne işiniz var sizin burada?" Gökhan'ın arkasında ki adı Egemen olan kıvırcık saçlı çocuk "Buraya taşındık." diye yanıtlamıştı. Ve diğer sarışın arkadaşı Berkay "Bir sorun mu var?" diye devam ettirmişti.

"Dün bir anda bize bulaşıyorsunuz, ertesi gün ise mahallemize geliyorsunuz. Bu zaten başlı başına bir sorun ve saçmalık."

"Siz korktunuz sanki, bana öyle bir hissiyat geldi." Berkay sırıtırken Meltem'in gözleri ise sadece ona vişne suyu döken Evrim'deydi. Evrim de aynı şekilde Meltem'e bakıyordu. Beyza denilen esmer kız ise etrafı izliyordu. Ve halinden memnun olmadığı aşikardı. Ve Gökhan'ın yanına gelip "Ne yani, biz şimdi bu küçücük yer demi kalacağız?" diye sormuştu.

"Beğenmediysen geldiğin gibi geri dönebilirsin tatlım." Meltem sinir bozucu bir gülümseme takınırken Beyza hiç oralı bile olmamıştı. Kavga etmeyi sevmezdi zaten dünde Evrim için kavga etmişti yoksa oradan çekip gidebilirdi. Beyza yerine Evrim, Meltem'i yanıtlamak istemişti. "Neden gitmek isteyelim ki? Ben çok eğleneceğimizi düşünüyorum." 

Meltem tam konuşacaktı ki onu bölen şey Remzi amca olmuştu. "Kızım gelen misafire böyle davranılmaz." Ardından bakkalın içine doğru yönelip seslendi. "Ali, oğlum gel." Bakkalcının on beş yaşında olan oğlu dışarı çıkmıştı. "Şu ilerde ki beyaz müstakil evin yeni kiracıları bu gençler. Yardımcı ol da evlerini kolaylıkla bulsunlar. Ali başı ile onaylayıp ilerlemeye başlamıştı. Yeni gelen tayfa ise, küçük çocuğun peşinden giderken aynı zamanda da Gediz ve Meltem'e alaycı bakışlarını atmayı ihmal etmemişlerdi.

Meltem sinirle Gediz'e döndü. "Bu neydi şimdi?" 

"Bilmiyorum prenses, bizimkilere haber verelim." Gediz bugün iş bulması gerekirken yine ertelemek zorunda kalmıştı. Çünkü patlamaya hazır Bekir ve Furkan vardı. Eğer kavga çıkarsa yanlarında olmalıydı. Meltem'in elini tutup diğer tarafa saptılar.  "Bizimkileri ağaç eve çağıralım, yüz yüze anlatırız." 

"Sana iş bakmamız lazım."

"Onu yarın hallederiz prenses."

***

Duygu iştah ile hazırladığı sandviçi tam midesine indirecekti ki ısrarla çalan telefonu buna engel oluyordu. Bekir iki defa, Meltem ise bir defa aramıştı. Meltem'e geri dönmeyi tercih etti. Ve ilk çalışta açmıştı. "O kadar aradım neden açmıyorsun?"

"Geri döndüm işte..." 

"Ağaç evdeyiz, gel, anlatacaklarımız var." Duygu onayladıktan sonra hazırlanmak için odasına geçti. Üstüne beyaz bol bir tişört giyerken altına da siyah tayt giymişti. Evden çıkarken anahtarı paspasın altına koymuştu çünkü annesi Bekirlere gitmişti.

Apartmanın dışına çıkar çıkmaz ağaç eve doğru ilerlemeye başladı. Dün ki Bekir'le Gökhan'ın arasında ki gerginlikten sonra cafeden çıktıklarında Bekir her zaman ki gibi kıskançlıktan delirse de Duygu sakinliğini korumayı başarmıştı. Bekir, Duygu'yu susturduktan sonra ise mahalleye gelene kadar kimse çıtını çıkarmamıştı. Apartmana geldiklerinde ise ikisi de evlerine geçmişti. Duygu'yu düşüncelerinden ayıran şey birinin ona seslenmesi oldu. Kafasını yana çevirdiğinde ise Gökhan'ı görmeyi elbette ki beklemiyordu. Duygu şaşkınlıktan konuşamazken Gökhan her zaman ki gibi gülümsedi. 

ÖDEŞTİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin