26-SEZON FİNALİ

8.5K 437 376
                                    

Ve final bölümü ile karşınızdayım sırf bu yüzden bu bölümü fazlası ile uzun yazdım. Ama kendinizi üzmeyin lütfen kısa bir süre sonra Ödeştik 2 sizlerle olacak...

Media: Yasemin ve Furkan⬅

Bekir'in Ağzından devam

Duygu ile kumsalda biraz daha oturduktan sonra yürümeye başlamıştık. Kumsaldayken ikimizin de ağzı bıçak açmıyordu, sadece omzumda sevdiğim kızın başı vardı. Beraber denizi izlemiştik. Yaptığım şaka her ne kadar kötü ve can sıkıcı olsa da Duygu'nun yaptığı naza son vermesini sağlamıştı. Karnımda kelebekler değil uçuşmak, resmen halay çekiyorlardı. Duygu'yu öptüğüm anda ki şeyden bile daha güçlüydü bu mutluluk, çünkü bana koşarak gelmiş ve kendi isteği ile ellerini boynuma dolamıştı. Şimdi ise elinden tutuyordum.

"Ne düşünüyorsun?" Duygu'nun konuşması ile düşüncelerimden ayrılıp başımı ona çevirdim. "Bizi." demiştim. "Bizi düşünüyorum baş belası..."

"Hmm, bende sanmıştım ki o iğrenç eşek şakanı düşünüp sırıtıyorsun."

"Ee tabi kavuşmamızda onun da payı büyük." Duygu kaşlarını çatıp kızgın olduğunu belirtse de bu haliyle ne kadar tatlı göründüğünün farkında bile değildi. Etrafa göz gezdirdiğimde, mahallemizin dedikoducu teyzelerinin olmadığından emin oldup Duygu'nun yanağını hızlıca öpmüştüm. Bana şaşkınca bakarken sadece sırıtmayı tercih ettim. 

"Ne yapayım çok tatlıydın." diye kendimi savunduğum zaman o da gülümsemişti. Belki de beni bu hayatta en mutlu eden şey Duygu'nun gülümsemesiydi. Bir cadıya gülmek bu kadar mı yakışırdı bilmiyorum ama o çok farklıydı. Eninde sonunda da beraber olmuştuk, var mıydı daha ötesi? 

Duygu'nun telefonuna gelen mesaja bakarken bende yolda ilerliyordum. "Yasemin ve Furkan ayrılmışlar." 

"Nasıl ne alaka ya durup dururken?"

"Aslında durup dururken değil, Egemen'le görmüş..." Başımı sabır dilercesine yukarıya kaldırıp derin bir nefes aldım. Bu çocukların derdi neydi, neden bizimle uğraşıyorlardı bilmiyordum, ama tek bildiğim onları öldüresiye dövmek istememdi. Her seferinde Duygu'nun beni durdurup kavgayı sonlandırmasından nefret ediyordum. Ne vardı yani hıncımı o Göthan'dan rahatça çıkarsaydım?

Ama eğer Furkan'ı tanıyorsam bu iş burada bitmezdi. Ve bende o esnada o piçe yumruklarımı tattırabilirdim.  "Yasemin'in yanına gitmeliyim."

"Tabi ki, bende zaten birazdan Furkan'ın yanına gideceğim, iyi değildir." Zaten Yaseminlerin evinin hemen önünde sayılırdık. Duygu eve baktıktan sonra gözlerini bana çevirdi. "Eve gideceğin zaman söyle ben seni almaya gelirim." Başını olumlu anlamda salladı. "Özleyeceğim seni baş belası." diye devam etmemle ellerini boynuma dolamıştı. 

"Sana mesaj atarım..." Bir süre durup cümlesini devam ettirdi. "...sevgilim" İçime dolan huzurla birlikle kollarımı Duygu'nun beline sardım. "Seni seviyorum."

"Seni seviyorum." Benden ayrıldıktan sonra direk Yaseminlerin bahçesine girmişti bile.

" Benden ayrıldıktan sonra direk Yaseminlerin bahçesine girmişti bile

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ÖDEŞTİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin