7- ÖDEŞELİM

16.2K 995 186
                                    

Media: Bekir

Yazarın Ağzından Devam

Belinde hissettiği acıyla gözlerini yavaşça araladı Furkan. Sandalyede neden iki büklüm oturmayı tercih etmişti bilmiyordu. Etraf karanlıktı ve oldukça üşümüştü. Uyku sersemi kalkarak hemen yanında duran yatağa kendin attı, hızlıca yorganı üstüne örtüp ısınmaya çalışmıştı. Hala daha fena halde uykusu vardı.

 Kendini uykunun derinliğine bırakırken en rahat pozisyonu arıyordu. Arkasını döndüğünde karşısında ona doğru dönüp uyuyan Yasemin'i görmüştü. "Yine mi rüya ya?" deyip gözlerini kapadı. Ve uykusuna devam etmişti. 

Gerçek olduğunun farkında değil ve Yasemin'in sarhoş olmasını yanında uyuyor olmasını rüya sanıyordu. Ki Furkan nedenin bilmese de çoğu zaman Yasemin'i rüyasında görürdü. Ama daha çok 'nefret ettiğim ot burnumda bitiyor' derdi.

İkisi de derin bir uykudaydı. Furkan yatağın en uç kısmında olduğu için düşmemeye çalışıyordu. Bunun içi yatağın diğer ucuna yaklaşayım diye ister istemez Yasemin'le dip dibe geliyorlardı. Ve ikisi de bunun bilincinde değil rahat bir uyku çekiyorlardı.

Normalde Furkan tek yatmayı severdi. Ama şuan Yasemin'le uyuyor olması onu hiç rahatsız etmemiş aksi taktirde uykusunun daha huzurlu olmasını sağlamıştı.

......................................

Duygu'nun Ağzından Devam

"Duygu! Kalksana." Bekir'in sesini duyunca yavaşça gözlerimi araladım. "Hele şükür, ne uykuymuş be!" Oturduğum yerde dikleşip etrafa baktım. Evin önüne gelmiştik. Bekir ise biraz sakinleşmişe benziyordu. "Furkan, Yasemin'i bize getirdi."

"Olmaz öyle şey." Bekir gözlerini devirdi. "Furkan arkadaşını yemez merak etme. Kız sarhoştu eve gitmesin dedik." Haklıydı, ama yarın Yasemin uyandığında kendisini düşmanın evinde görmek istemezdi. "Ben zaten bugün Meltemlerde kalacağım, giderken Yasemin'ide alayım." Bekir derin bir nefes aldı.  "Uyandırma kızı boşuna." Ben ise onu dinlemeyerek arabadan indim. Bacaklarıma örttüğüm Bekir'in ceketini direk üstüme geçirdim. Yaz olmasına rağmen baya bir soğuktu. Ve onu beklemeden direk binaya daldım. Bizim kapıdan annemin ayakkabılarını görünce adımlarımı hızlandırıp direk Bekirlerin katına çıktım. Tam zile basacakken Bekir'in "Dur!" demesiyle onu bekledim. Cebinden çıkardığı anahtarla kapıyı açarken "Sırf senin arkadaşın gidecek diye Furkan'ıda uyandırmayalım değil mi?"  demişti. 

Ayakkabılarımı çıkarır çıkarmaz Bekir'i takip ettim. Odasının kapısını açınca gördüğümüz manzara ikimizi de fazlasıyla şok etmişti. Ne Bekir bir şey diyordu ne de ben.  Yinede ilk konuşmayı başaran Bekir olmuştu. 

"Arkadaşın halinden memnun görünüyor." Sinirle ona döndüm. Evet şuanda görüntü pek hoş değildi ama orada yatan sadece Yasemin değildi. 

Yasemin ve Furkan birbirlerine dönmüş uyuyorlardı. Furkan'ın eli Yasemin'in belindeydi ve ikisinden biri konuşsa dudakları birbirine değecekti. Bu saçmalığa bir son vermeliydim. "Yasemin." diye seslenmem onu uyandırmamış aksine biraz kıpırdayıp daha rahat bir pozisyon almasını sağlamıştı. Bekir kıkırdamaya başlayınca sinirim iyice tepeye çıkmıştı. "Komik olan ne?"

"Duygu kafanı oraya doğru çevir ve komik olan şeyi izle istersen." 

"Güleceğine yardım etsen."

"Belki ikisi de halinden memnundur. " Biz Bekir'le sonu olmayan bir laf dalaşına girerken Yasemin'in çığlığı gecenin bu vaktinde bizi korkutmayı başarmıştı. 

"Sapıkkk!" Yasemin, Furkan'ı tekmelemesi ile Furkan yere düşmüş kafasını da sandalyenin başına vurmuştu bile. Uyku sersemi ne yaşadığını tam fark edemese de Yasemin bağırışları durmuyordu. "Sen bana nasıl sarılırsın ya?" Furkan başını ovarken Yasemin'e bakıyordu. Ayakta uyuyordu. "Ne sarılmış? Kim?"

ÖDEŞTİKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin