Tehlikeli Cazibe

29.bölüm vahşi

Genç kız kendisinin öptüğü ve denizin de sonradan ona katılıdğı bu ateşli öpüşmeyi nefessiz kaldığı  için  sonlandırmak zorundaydı.çünkü biraz daha devam edersa daha aşkını doya doya yaşıyamadan öbür dünyayı yaşıyacaktı.

    arya biraz kendine geri çekmeye çalıştığında bu eylemi başarısız oldu.o geriye gittikçe deniz dahada üzerine geliyordu.evet oda denizi istiyordu ama şu düşünce ve dudaklarındaki baskıdan kurtulmassa onun olamadanda gidecekti.en sonunda denizi göğsünden hafif ayırabilen  arya  denizin nefes nefese ama ona yaklaşık bir saat öncesinin aksine gülümsediğini gördü.evet işte buydu.sabahtan beri istediği şeydi.denizin gülümsemesiydi.genç kız nefesini düzenlediğinde kendinde uzaklaştırdığı fakat şimdi ona pislikçe sırıtan adamın yanına gitti.

        o denizden hiç böyle bir şey beklemiyordu.bekleyemiyordu.deniz okadar dengesiz bir adamdı ki arya bunu her konuşmalarında tartışmalarından yada birlikte olurken bile rahatça hissediyordu.bazen neye nereye yada neden kızdığını anlamak zorlaşıyor işin içinden çıkılamıyacağını düşünüyordu arya.ama şimdi sabahki ettikleri kavganın hayatlarındaki en önemsiz bir tartışma olduğuna kanaat getirmişti.madem sonunda böyle bir şey yapacaktı insan niye okadar kızgın olurduki.ya bu adam çok iyi oyuncuydu yada o zaman gerçekten aryaya sinirlenmişti.

     ''neden söylemedin''dedi genç kız eli adamın yüzünü okşarken.

''sürpriz olsun istedim''dedi adam .ama bunu söylerken fazla umursamazdı.sanki bir şeylerden kaçıyordu.arya onun yanağını okşarken bile cevabını söylerken o  ellerin altından süzülmüştü.

''peki deniz''dedi genç kız.üstelemedi.yada istemedi.böyle bir şey varken bu geceyi değerlendirmek varken niye boşu boşuna olay çıkartacaktıki.bu yüzdende denizin tam arkasında durdu ve ceketinin iç tarafından tutarak arkaya doğru çekiştimreye başladı.

   kızın ne yapmak istediğini anlayan deniz ona izin verdi.ceketin üzerinden rahatça ve kibarca çıkarıldığını anlayan deniz önünü yeniden aryaya döndü.

''aç mısın''

''hı hı''

''hadi gel''dediğide arya eli mahkum denizin peşindne gitti.az önce şokla gördüğü sofraya şimdi oturmak için bakıyordu.deniz onu  yemeklerin başına kadar getirmiş önce kendisi oturmuş sonrada aryayı çekmişti yanına.genç adamın yaptığı üzerine hiç bir şey yapmadan söylemeden ona itaat etti arya.demekki deniz böyle bir şey yaptığına göre yine kendisi böyle bir şey istiyordur diye aklıdan geçirdi arya.elini denize yedirmek üzere çorba kasesine uzattığındna parmaklarına değen ellerle duduruldu.ne olduğunu öğrenmek için başını kaldıran arya denizin gülümseyen yüzüyle karşılaştı.

  onun ne yapmak istediğini anlamayan arya önce ona safça baktığında denizin gülümseyişindeki dudak kıvrımı gördüğüde beyninde şimşek çaktı.bu adamın derdi belliydi.kasenin üzerinden parmaklarını çeken arya sırtını dikleştirip denize baktı.denizse elindeki kaseden bir kaşık alarak aryaya uzattı.arya ise gözlerinin içine bakarak çorbayı içmeye başladı.

    son olarak çataltaki son parçayıda ağzına alan arya dişlerinin arasına aldığı etten sonra dudaklarını yaladı.bunu  bilakis yapmıştı.çünkü oturduklarından beri ne deniz nede arya konuşuyordu.ama hep gözlerinin içlerine bakıyorlardı.sanki ne demek istediklerini anlıyorlardı.deniz çorbadan sonra her yemekte arya bakmış sanki ne istediğini anlar gibi ona aklıdan geçen yemeği sunmuştu.şimdide aryanın son parçayıda ağzından ıslattıktan sonra midesine gönderip enzimlerine ayırmasını bekliyordu.arya ise bu işi ballandıra ballandıra yapıyordu.sırf daha uzun sürmesi içindi.denizin oyununa oda dahil olmuştu.ve artık ağzındaki son kırıntıyıda yemek borusundan geçiren arya denize gülümsedi.