40.bölüm cadı teyze

2.3K 63 2
                                    

  Arya duymak istemediği sözleri umursamadan sevgilisinin odasının önüne geldi.Aynaya bakmasa bile yaşadığı şeyin yüzünü garip bir hale soktuğundan emindi.Elini kuluptan çekip hızlıca alnına götüren genç kız eliyle yüzünü sıvazladı.Ardından derin bir nefes alıp yüzünü istediği hale soktuğunu düşünüp denizin odasının kapıyı açtı.

  Üzerinde Denize yaşadıklarının belli etmeme çabasıyla gülümseyerek

''Aşkım biz geldik.''dedi.Başını dosyalrdan kaldırıp gözleriyle genç kızı süzen Deniz dudaklarını yukarıya kıvırdı.Hızlıca koltuğundan kalkıp Aryanın yanına gitti.Omzuna düşne bir tutam saçı arkaya aldı.

''İyiki geldiniz''dedi genç kızın alnına bir buse bıraktı.

''Yoğunmuydun aşkım.sen gel deyince...''

''Yok yok.Bitti zaten hadi biz çıkalım''dedi Deniz .Genç kızı oturup dinlenmesi için fırsat bile tanımamıştı.Acelesi neydi bu kadar.Genç adam kızı belinden kavrayıp asansöre binerken üzerinde sindiremediği ve Aryanın Denizde ilk kez şahit olduğu bir heyecan sezdi.Onu bu böylesine heyecanlandıran şeyin ne olduğunu genç kızda merak etmiyor değildi.

  Asansörden inip selam verenleri başyla onaylayan Deniz Aryayı arabaya bindirip yanına geçti.Arya ne kadar saklamaya çalışsada Denizdeki sabırsızlığı farketmiyor değildi.Her zamankinden hızlı gitmesi onun gidecekleri yeri özlem veya buna benzer bir duyguyla seviyor oluşuydu heralde diye düşündü genç kız.

   Arya Denize bir şey sormamştı.Hem nedense onun söylemiyeceğini umuryordu.Zaten aklı Sinanda takılı kalmıştı.Adamın derdinin ne olduğu belli değildi ama bu kızın başına dert hayır dertler açacağı belliydi.Bunu Arya anlayabilmişken Deniz niçin hala onu şirkette tutmakta inat ediyordu.Onun tüm hareketlerini takip edeceğini söylemişti ama nedense bunlar Aryayı korkuttuu zamanlara denk gelmiyordu.Dikkatli olmalıydı.Düşüm içinde kendisi içinde.kendisi gibi her genç kızı avucunun içine alabileceğini biliyordu genç kız..

  Arya aklındaki düşüncelerden Denizin ani freniyle durdu.Bu yol ne kadarda kısaydı.Hayır kısa falan değildi.Sinan beynini gereksizce okadar çok oyalamıştı ki bu adamın varlığı bile insan huzurunu kaçırmaya yetiyordu.

  Arabadan inen Denizi takip eden genç kız Denizin gelip kapısını açmasıyla aşağıya indi.Arabadan sakin ve dikkatle inen Arya yüzünü yalayan temiz bir rüzgarın dokunuşlarına kendini kaptırdı..Burnuna dolan toprak kokusu tüm ciğerlerinin uzun zamandır beklemiş olduğu kokuya karşı bir doyumsuzluk yaşıyordu.Kokladıkça sonu gelmeyen bu gördüğü kadarıyla üzeri özenle kesilmiş çimenler ve bir takım ismi bilinmeyen çiçeklerin bulunduğu ve spor ayakkabılarının altnda bulunan toprağın üzerinde neden bulunduklarını merak etti.Gözlerini kısıp yanındaki heybetli bedene baktığında onun gözlerindeki parıltıları gördü.Oda böylesine bir soru bekliyormuşcasına cevap verme gereği duymdan genç kızın elindne tutup önlerinde çatısı ilkokuldaki minik beyinlerin hayalettiği gibi üçgendi.

  Arya evi bakarak onu tanımanın pek mümkün olmıyacağını anladığında unuttuğu ama uygun bir ortam bulduğunda sıralayacağı sorularla birlikte Denizin eline kenetlediği parmaklarıyle birlikte evin içine girdi.Kapıdan içeriye girer girmez gözleri şaşkınlıkla açıldı.

  Denizin elini tutan elini bir an olsun ayırmadan hızla ona döndü.

''Deniz buraya neden geldik''dedi.

''Beğenmedin mi''dedi.Arya ise gözlerini devirdi.sorusuna soruyla karşılık verilmesi yeni baştan alması gerektiğini hatırladı.Tüm öğrenmek istediklerini Denizden yavaşça alıcaktı.

''Çok beğendim ama..Neden burdayız''dedi genç kız yeniden gözlerini irileştirirken.

''Çünkü doktor ne dedi.Stres ve üzüntüden uzak duracaksın.Huzur bulabileceğin bir yer olarak düşünmüştüm''dedi genç adam.Aryanın yüzündeki ifadeyi çözmeye çalışıyordu.Genç kız Denizin söylediği sözlerle ikna olmuşa benziyordu.Evin taştan duvarlarını bir bir özenle bakan Arya evin arka bölümünde gördüğü evin diğer yarısı olarak adlandırılan yere hızlıca gitmeye yeltendi.Fakat onu bırakmayan parmaklarla geri dönmek zorunda kaldı.

Tehlikeli CazibeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin