Alis,Alex'in dizine yatıp uyuyakalmıştı.Alex ise kafasını koltuğa yaslayıp uyumuştu.Belki de günlerdir uyumamışlardı ama o kadar çok şey yaşadıktan sonra uykuyu düşünmek için fırsatları bile olmamıştı.Onlar uykuya dalıp yorgunluklarını bir nebze olsun azaltmaya çalışırken,diğer koltukta Eva ve Martin hasret gideriyordu.Eva,o kadar mutluydu ki Martin,endişelerini ona söyleyemiyordu.Jake,eninde sonunda gelecekti.Mutlaka bir planı vardı ve bu sessizlikle birlikte artan endişesi,üzüntüsünü de büyütüyordu.Her şeye onun için katlanmıştı ve onu kaybederse eğer kendisininde yaşaması için bir anlam yoktu.Elinden geldiğince düşüncelerini dışarı vurmamaya çalışarak Eva'yla konuşmaya devam etti.
Bu arada Striknina,elinde ki kitapları karıştırıp Feysi'nin tam olarak nerede olduğunu bulmak için bir ipucu arıyordu.Yere oturmuş tüm kitapları tek tek karıştırırken, Punky'de yatağa oturmuş onu izliyordu.Bütün dikkatiyle sayfaları karıştırmaya devam ederken,bir an kafasını kaldırdığında gözü, Punky'e takıldı."Neden öyle bakıyorsun?"dedi, Punky, ona bakmaya devam ederken.
"Nasıl bakıyorum ki?"dedi Punky gülümseyerek.
"Imm...şey...iki hafta önce doğmuş köpek yavrusu gibi."
"Hey bunu da nereden çıkardın?"dedi Punky,kahkaha atarak.
"Köpeğimin iki hafta önce doğmuş yavrusu, o şekilde bakıyordu.Sen de aynı onun gibi bakıyorsun."
"Tabirin iyiydi ama bu bakış öyle bir bakış değil."
"Öyle mi?Peki sence bu ne bakışı?"
"Çok güzel bir kıza hayran olduğunu bildiren bir bakış."
"İyi denemeydi ama kendini geliştirmelisin."dedi Striknina,yeniden gözleri kitaba doğru kayarken.
"Peki,buna çalışacağım."dedi Punky gülerek.
"Ama şimdi değil.Aslında sana da bakman için kitap verebilirdim ama söylemem gerekiyor ki gerçekten çok dikkatsizsin.Bu yüzden sen de bu arada kendine bir uğraş bulsan iyi olur."
"Bence sen kitaplarla ilgilenirken ben uyusam iyi olur.İşin bittiğinde beni uyandırırsın ve ben nöbet tutarım, bu sefer de sen uyursun."
"Haklısın.Sen uyu."dedi Striknina ve kitaba geri döndü.Punky de uykuya esir olduğunda eve büyük bir sessizlik hakim olmuştu.
Evde sadece Striknina,Martin ve Eva uyanıktı.Alk katta Eva ve Martin kendi aralarında konuşmaya devam ediyordu.
"Striknina'nın bunu bize nasıl yapabildiğine hala inanamıyorum."dedi Eva ,sinirle
"Buna mecburdu."
"Ne yani Martin,bana o kızı mı savunuyorsun?"
"Hayır Eva.Ben de ona çok kızgınım ama onun yerinde olsam sevdiklerim için aynı şeyi yapardım."
"Sen sevdiklerin için başka birini ölüme sürükler miydin yani?"diye sordu Eva.
Martin,ona Olivia'yı öldürdüğünü henüz anlatmamıştı.Alex
ve Alis,bunu anlayışla karşılamışlardı.Hepsi bunun zamanla olması gerektiğini düşünmüştü.Aslında bunu söylemeyi denemişti ama başaramamıştı.Birisini öldürdüğünü kolayca nasıl söyleyebilirdi ki?"Ben senin için her şeyi yapardım Eva."
"Ne yani benim hayatımın ,öldüreceğin kişiden daha önemli mi olduğunu düşünüyorsun?Bunu düşünmen bile midemi bulandırıyor.Bir an gerçek olabileceğini düşündüm de zaten bu mümkün değil."
"Hayır Eva.Öyle demek istemiyorum ama bazen insanlar çok zor durumda kalabiliyor.Yani Striknina'ya bir yandan hak veriyorum."
"Olur da bir gün böyle bir karar vermen gerekirse eğer,sakın benim için kimsenin hayatına son verme anladın mı beni?Yoksa seni asla affetmem."dedi Eva,o kadar ciddiydi ki Martin başka bir şey söylemeye cesaret edemedi.Ne yapacağını bilmiyordu.Şimdi bunu söylemezse başka bir zaman söylemeye cesareti kalmayabilirdi.Ağzını açıp söylemek üzereyken bundan vaz geçti.Böyle sinirliyken ona bunu anlatırsa,asla anlayışla karşılamazdı.Eva hala ona bakmaya devam ederken o başını sallamakla yetindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
korku evi
HorrorKorku dolu bir eve girmek isteyen 5 arkadaşın korku ve macera dolu anları.Ama bu evde çok daha fazlası olduğu kesin....