bölüm 6

11.3K 512 37
                                    

Medya Sevda..

Kaç saat oturduğumu bilmiyorum ama havanın serinlemesine bakılırsa ikindini geçiyordu. Yavaşça yerimden kalktım. Arabaya doğru ilerledim. Arabaya binip yola koyuldum. Biliyordum kalbim beni ona götürecekti. Yol boyunca onunla geçirdiğim sayılı güzel günler canlandı kafamda. Onu ölesiye özlemiştim..

⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐

İki saat sonra tutsak olduğum eve geldim. Onu arkamdan bıraktığım eve. Yavaşça evin önünde durdum. Arabadan yavaşça inip evi izlemeye başladım. Her zamanki gibi karanlık buraya erken kaplıyordu. Ürkütücü görünüşünü kaybetmemişti. Sadece biraz daha eskimişti sokaklar. Yine hezmanki gibi kimse yoktu. Sokaklarda. Kalbim deli gibi atıyordu. Ne zaman ağlamaya başladım bilmiyorum bile. Donmuş bir şekilde eve kitlendim. Neler yaşamıştım ben bu evde. En zor günlerimi burda yaşamıştım ve en zor ayrılığımıda bu evde yaşadım. Bu hayatta yapayanlızdım aslında. Bir süre durup kendimi cesaretlendirdikten sonra kapıya yaklaştım. Kapının üstünde gizli bit bölme vardı. Oradan anahtarı alıp kapıyı açtım. Yoğun bir toz kaplaması beni karşıladı. Sanki yıllar sonra ilk ben girmiş gibiydim. O buraya hiç gelmemişmiydi yani. Onun izleri kokusu silinmiş bu evde. Yavaş adımlarla salona girdim. Tozdan eşyaların rengi bile görünmüyordu. O beni aylarca tuttuğu odaya doğru baktım. Ne acı günlerim geçmişti o odada. Yatak odasına ilerledim. Neden geziyordum bu evi onu bile bilmiyordum. Bu evle o beni çoktan silmişti. Gözlerimden yaşlar süzülüyordu. Yatak odasına girdim. Gözlerimle odayı sürmeye başladım. O gün nasıl bırakıp gittiysem. O şekilde duruyordu oda. Masada bıraktığım telefon, Toz olmuştu ama herşey olduğu gibi duruyordu. Kapıyı kapatım kayarak kapının ağzına oturdum. Gözlerimden sicim gibi yaşlar süzülüyordu. Onun kollarında geçirdiğim son gün geldi aklıma. Yerdeki siyah kutuya takıldı bakışlarım. Ellerim titreyerek uzanıp elime aldım kutuyu.

Açmaya cesaretim yoktu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Açmaya cesaretim yoktu. Dudaklarımdan bir hıçkırık firar etti. Ellerim titreyerek kutuyu açtım. İçinde çiçek desenli pırlanta vardı. Ben vicdanımı yenemediğim icin onu bırakmayı düşünürken. O benimle evlenmekmi istiyormuş? Onun hayallerini kendi hayallerimle birlikte yıkmıştım. Bunu şimdi daha iyi anlıyordum. Onuda kendim gibi diri diri mezara koymuştum. Ben şimdi ne yapacaktım? Onun karşısına nasıl çıkacaktım?...

⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐

Hava kararmıştı. Oda artık hiç görünmüyordu. Elimde kutu hala olduğum yerde oturuyordum. Ağlamaktan yorgun düşmüş bir haldeydim. Çok yıpranmıştım. Ben onu bırakmayı nasıl göze almıştım? Pişmanlık bütün bedenimi sarmıştı. Kapının itilmesiyle kendime geldim.

Elvan. Birtananem ordamısın.

Tanıdık ses Sevda' ya ayitti. Benim burda olacağımı nasıl tahmin etmişti? Aslında çok zor değildi tahmin etmek. Bir süre sesimi aradım. O kadar ağlamıştımki konuşamıyordum bile zorlukla kısık bir şekilde.

TUTSAK 2 "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin