Salona giren ayak seslerini duyunca, bakışlarımı sesin geldiği yöne doğru çevirdim. Selim. Elinde çanta bize doğru geliyordu. Ayağa kalkıp Selim'e sarıldım. .
Biraz durduktan sonra yavaşça ayırdım kendimi. Meraklı bir şekilde konuştu.
Sen iyimisin?
Ben iyiyim.
Beni geçip Yavuz'un önünde durup Yavuz'a seslendi. Yavuz sesin etkisiyle bir panik halinde gözlerini açıp hızlı bir şekilde doğruldu. Selim'i görünce biraz sakinleşip, kaşlarını çatarak konuştu.
Neden geldin?
Burada neler oluyordu? Yavuz neden Selim'e karşı bu kadar katıydı? Tamam eskidende böyleydi ama şimdi tuhafıma gitmişti.
Yavuz aradım açmadın. Ayaz'ı aradım burda olduğunu söyledi.
Niye arıyorsun beni?
Yaman hastaneden kaçmış. Hiçbiryerde bulamıyoruz.
Yaman hastanedemiydi? Bu zamana kadar neden hiç aklıma gelmemişti onu sormak? Hayatımda bir çok acılara vesile olan insanlardan biri olduğu içinmi? Yoksa onu tanıyacak kadar vaktimiz olmadığı içinmi?
Yavuz hızlı bir şekilde ayağa kalktı. Acıyla yüzünü buruşturup gözlerini kapattı. Eli yaranın üzerindeydi. Ben ona doğru atılıp koluna girdim.
Yavuz.
Hızlı hızlı nefes alarak bakışlarını bana çevirdi.
Tamam geçti.
Onun canı yandığı zaman hemen gözlerim doluyordu. Kalbime şiddetli bir ağrı saplanıyordu.
Yavaşça koltuğa geri otutturdum. Selim yaraya, bakmak için eğildiği an Yavuz yakasına yapıştı. Gözlerine öyle sert öyle öfkeli bakıyorduki, eskiler bir an canlandı zihnimden.
Nasıl kaçtı lan?
Bana sadece kaçtığı belirtildi Yavuz.
Öfke daha çok sarmaya başlamıştı, verildiğini sertleşen ve yüzünde damarların belirmesinden anlaşılıyordu.
Hemen bulun onu.
Selim Yavuz'un ellerini kavrayıp.
Tamam kardeşim.
Yavuz yavaşça elini gevşetip bıraktı. Selim kapıya doğru ilerlemeye başladı. Bende selimin arkasından gitmek için ayaklandığım sırada bileğimden tutulup yerime geri otutturdu. Yavuz'a döndüğümde. Gözlerinde hala öfke belirtileri vardı.
Nereye?
Selim'le birşey konuşmam gerekiyor.
Ne öğrenmek istiyorsan bana sor.
Gözlerinin içine baktım. Diğer elimle kolumu tutan elinin üzerine koydum.
Sakinleştiği bileğimi tutan elinin gevşediğinden belliydi. Elini çekip önüne döndü ve konuşmaya başladı.Yaman. Akıl hastanesinde. O ölünce kendine zarar vermeye başladı. İki defa ölümden kurtardım.
İçine derin bir nefes çekip devam etti.
En sonunda o hastaneye kapattırdım.
Neler olmuştu böyle? Yavuz ben yokken neler çekmişti? O anlattıkca haklı olan tarafım boynunu büküp, gözlerini kaçırıyordu benden. Bir tek ben savrulmanıştım. Arkamda bıraktığım herkes nasibini almıştı bundan.
Salona doğru giren ayak sesleriyle bakışlarımı Yavuz'dan çekip, gelen kişiye doğru çevirdim. Ayaz yine ifadesiz donuk bir şekilde bize doğru geliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK 2 "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)
Ficción GeneralUzun zaman oldu. Kalbimi kendisiyle dolduran adamdan ayrılalı. Hergün sızlayan ve yalvaran kalbim yorgun. Sessizce köşesine oturdu. Onsuz yeni bir sayfa açmıştım kendime ama bu kadar zor olacağını bilmiyordum. Onu gün geçtikçe daha çok özlüyorum. Y...