Yavuz'un sözleri şarkı. Hissettikleri diyelim..
Bütün gün kızlarla evden çıkmadık. Sevgi'nin hikayeleri arada gülme krizine sokuyordu Sevda'yı. Ben ne kadar cabalasamda o kadar gülemiyordum. İnsan gülmeyi unuturmuydu. İşte ben unutmuştum. Hava çoktan kararmıştı. Pencerenin kenarına oturmuş istanbulu izliyordum. Sevgi gideli bir saat olmuştu. Sevda'yı bekliyordum. Aslında. Mutfaktan bir türlü çıkamamıştı. Yavuz'un yerini biliyor olarak umut ediyordum. Eğer bilmiyorsa onu bulmam zor olacaktı. Hiç çıkmadığı evinde bile yoktu. Aslında onun iki evi daha vardı. Olmazsada oralarada bakardım. Kapı çaldı. Sevda bakar diye bekledim. Ama Sevda'nın çıkacağı yok. Kapı bu sefer yumruklanmaya başladı. Korkuyla yerimden sıçradım. Yerimden yavaşça kalkıp kapıya doğru ilerledim. Kesin bela arkamdan gelmiştir. Ne de olsa bırakmıyor. Kapıyı geldiğimde Sevda'da arkamda bitti belliydi o da korkmuştu. Kapıyı yavaşça açtım. Karşımda Ayaz'ı görünce rahatladım. Ama Sevda rahatlamış gibi gözükmüyordu. Benden bir adım geri attı. Ayaz'ın bakışlarından oda korkmuş olmalıydı. Ama bir nevi ben alışmıştım. Yinede çekiniyordum. Henüz dostmu düşmanmı bilmiyordum. O yüzden tam olarak güvenemiyordum ona. Bana yaklaşıp bileğimi kavradı. Beni yine arkasında sürüklemeye başlamıştı. Sevda arkamızdan söylene söylene geliyordu. Beni ön koltuğa bindirdi. Sevda da arka koltuğa geçti. Elini önüne bağlayıp. Ters ters Ayaz'a bakıyordu. Ayaz arka kapıyı açıp Sevda'nın bileğini kavrayıp dışarı çıkardı. Bende çıkmaya çalıştım ama arabanın kapısı açılmıyordu. Bu nasıl bir araba ya. Camdan onları izlemeye başladım. Sevda'ya birşey yapar korkusuyla. Sevda'yla burun buruna gelmiş delice gözlerini sevdaya dikiyordu. Sevdanın yutkunduğunu ve korktuğunu farkettim. Bizim erkek Sevda korkmuşmuydu yani? Ayaz'dan
Kim korkmazdıki? Katil bakışları vardı onda. Sevda olduğu yerde kala kaldı. Ayaz sürücü koltuğuna yerleşip, arabayı çalıştırdı. Sevda o şekilde arkamızda baka kaldı. Ayaz'da arada aynadan arkaya bakıyordu. Ayaz'a diktim gözlerimi. Biraz bekledikten sonra konuştum.Nereye götürüyorsun beni?
Yine yolu izliyor ve tek kelime cevap vermiyordu. Belayı başıma sardım diye, buna derlerdi herhalde...
⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐⭐
Uzun bir araba yolculuğun sonunda. Karanlık ve büyük bir kulübün yan tarafına arabayı yanaştırıp durduk. Arabadan izlemeye başladım. Çok sessiz ve ürkütücü görünüyordu. Arabadan indim. Ayaz bana yaklaşıp, bileğimi kavradı. Kulübe baktıkça Tuhaf bir şekilde kalbim sızlıyordu. Yavaş adımlarla yürümeye başladık. Kulübün önünde duran adamlar geri çekildi. İçeri girdik. Dar bir koridordan geçtik. Işıkların ve yoğun işçi kokusuyla, aşırı geniş mekan bizi karşıladı. Müzik kulağıma düşman gibi zorluyordu. Yavaşca mekana girdik. Birkaç basamak merdivenden inip durduk. Herkesin gözleri Ayaz'a çevrildi. Bir anda silahlar çekildi. Yine ve yine hedef bizdik. Bu duruma artık alışmaya başlamıştım. Herkes hızlı bir şekilde mekanı terk etti. Mekanda silahli adamlarla biz kaldık. Beni niye buraya yetirmiştiki? Ne yapmaya çalışıyordu. Müzik kesildi, ortamı derin bir sessizlik kapladı. Ben etrafımızdaki adamlara bakıyordum. Bir anda ayak sesi duyuldu. Bakışlarım sesin geldiği tarafa yöneldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTSAK 2 "Aşkın Esiri" (Tamamlandı)
Ficção GeralUzun zaman oldu. Kalbimi kendisiyle dolduran adamdan ayrılalı. Hergün sızlayan ve yalvaran kalbim yorgun. Sessizce köşesine oturdu. Onsuz yeni bir sayfa açmıştım kendime ama bu kadar zor olacağını bilmiyordum. Onu gün geçtikçe daha çok özlüyorum. Y...