Hermione düdüğün çalınmasından önce sahada yerini alan bütün oyunculara tek tek göz gezdirdi, Quidditch maçlarını pek sevmezdi fakat arkadaşlarına destek olmak için hiçbir maçı da kaçırmazdı. Yapabilecek daha iyi işleri elbette vardı fakat işler Quidditch'ten önemliydi, Harry ve Ron'dan değil. Kendini bulduğu ilk boş yere bırakırken gülümsedi.
Oyuncuları inceleyen kızın gözleri gözlerini kısmış, görmeye çalışır gibi gökyüzüne bakan Malfoy'a takıldı. Gün ışığında her zamankinden daha solgun ve beyaz görünüyordu, ama bu kadardı. Hermione onun hiçbir şey ters gitmezkenki halini de çok iyi bilmiyordu, bu nedenle bir şeylerin yanlış olup olmadığı hakkında fikri olamıyordu.
Slytherin takımı kaptanı süpürgesine binip havalanmadan önce çocuğun yanına gelip bir şeyler söylediğinde Malfoy'un yüzünün buruşmasıyla Hermione'nin dudakları hafifçe kıvrıldı. Snitch'i yakalamasıyla ilgili olduğundan emindi kız, ve rakibi Harry'yken pek bir şansı yok gibiydi. Bunun için üzülemeyecekti açıkçası.
Sonra Malfoy'un eli sol koluna gitti, ovuştururken bir şeyler mırıldandığını fark eden Hermione'nin kaşları çatıldı. Genelde Hermione Harry'yi ve Ron'u gözlerdi daha çok, bugün de öyle yapacaktı, planı buydu. Ama en son ne zaman planlarını uygulayabildiklerini düşününce -hatırlamıyordu- bu pek de anormal gelmiyordu. Madam düdüğünü çaldı ve bütün oyuncular peş peşe havalanırken tribünlerden coşkulu bağırışmalar yükseldi.
Harry sürekli sahanın etrafında sekiz çiziyordu, bir inip bir çıkıyordu ve Ron süpürgesinde zor duruyormuş gibi olmasına rağmen atılan Quaffle'ların çoğunu tutuyordu. Skor o kadar sabitti ki herkes arayıcılara odaklanmıştı, onlar da sadece bakınabiliyorlardı çünkü kanatlı top etrafta görünmüyordu-
Draco'nun düşünceleri -annesi, görevi, kolundaki dayanılmaz acıyla ilgili düşünceleri- kulağının yanından hızla geçen vızıltıyla kesildi. Odaklanmaya çalışarak süpürgesini çevirdi ve Potter'ın fark etmediği Snitch'e doğru atıldı, olabildiğince dikkat çekmemeye çalışıyordu- Lanet.
Dikkat çekmemesi gibi bir olasılık olmadığını fark edince sesli bir küfür savurdu. "Bu sefer olmaz." dedi dişlerinin arasından. Avantaj hala kendisindeydi, Snitch henüz ters tarafa doğru keskin bir dönüş yapmamıştı. Ama her an yapabilirdi, ve yapmadan onu yakalaması gerekiyordu. Bu arada kolundaki sızının giderek artması kesinlikle yardımcı olmuyordu, aksine artık gözlerinin önü buğulanıyordu.
Bir kez daha avantajı ona kaptıramazsın. Bir kez daha olmaz.
Snitch'in diğer tarafa yöneleceğini fark ettiğinde ondan önce davrandı ve süpürgenin burnunu azıcık çevirince hamle yapan Snitch'le burun buruna geldi. Onun eli metale değer değmez Potter yanında bitmişti, gerçekten saniyelik bir avantajla yakalamıştı, ama Draco dönüp ona sırıtamayacak kadar çok acısına odaklanmıştı ki herhangi bir zafer belirtisi göstermeden süpürgesini indirip çimlerin üstüne atladı. Sıkı sıkı kavradığı metal topu Madam'ın ellerine bıraktıktan sonra takımın zafer sevincini, tezahüratları ve diğer her şeyi geride bırakıp soyunma odalarına daldı. Bu sırada insanları ittirerek aşağıya güç bela inen siyah saçlı kız, fark edilmemeye çalışarak arkadaşının arkasından soyunma odalarına girdi.
*
Hermione morali bozulmuş arkadaşlarının yanına indiğinde bütün takım sıkıntılı bir şekilde oturuyorlardı, misafir öğrenci olarak Dean vardı aralarında, Ginny onun kolunun altına girmişti ve o da üzgün görünüyordu. "Bu daha ilk maç değil miydi?" diyerek teselli etmeye çalıştı. Anında iki arkadaşının kızgın bakışlarının hedefi olunca pes ederek kollarını kavuşturdu. "Pekala." diye mırıldandı. "Bütün gün burada böylece oturacak mısınız?" Ron Harry'ye bakarak "En azından 'Sadece aptal bir Quidditch maçı.' demedi." deyince Harry mutsuz mutsuz başını salladı. "İlerleme var."
![](https://img.wattpad.com/cover/123449353-288-k870730.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
never say never | dramione
FanfictionDraco Malfoy yaşayan en tanımlanamaz insandı ve Hermione'nin tanımlayamadığı şeylere alerjisi vardı. ♪the fray - never say never