Yoongi'nin Ağzından
Hareketleri düzgün yapmamız için bininci kere uyaran dans hocasına kafa göz dalmak istiyordum, adamı görmek bile sinirlerimi bozuyordu. Bu adamı gerçekten dövsem ne olurdu acaba?
Onu dinlemeyi bıraktığım sırada kapı açıldı, beş karış suratı ve yorgun yüzüyle Soo Hee içeri girdi. Zaten sinirli olduğum bir anda onu görmek iyice sinirlerimi bozmuştu.
Benimle seks yaparken başkasının kolyesini takıp bir de bana bunu söyleyebiliyordu. Amacının ne olduğunu asla anlamıyordum.
Benim onunla uğraşma nedenim neydi? Kendime de anlam veremiyordum. Altımda inlerken gözlerini kapatınca başka bir adamı gören kızdan ne olacaktı ki? Sinirle yan tarafa yöneldim ve su şişesini elime aldım. Tek dikişte bitirip, boş şişeyi bir kenara fırlattım.
Göz ucuyla Soo Hee'nin tarafına baktığımda karnını tutarak kendini duvara yasladığını gördüm, bir an istemsizce ayaklarım ona doğru yönelmişti ama benden önce Jimin yanına varınca durmak zorunda kaldım.
"İyi misin?" diyerek Soo Hee'nin omzuna elini koyduğunda, yakın arkadaşımı dövmek istiyor olmama anlam verememiştim. "İyiyim, sorun yok." diyerek Jimin'e gülümsediğinde sinirle o tarafa yöneldim ama daha sonra yaptığımı fark ettim. Benimle seks yapmaktan memnun olduğunu söyleyip başkasını düşleyen bir kızdı karşımda gördüğüm kişi. Arkadaşımdan uzak dur mu diyecektim? Belki benim yatağıma girdiğinde Jimini düşünmeye bile başlayabilirdi.
"İstediğin bir şey var mı?" diyerek Soo Heeyi biraz daha sıkıştıran Jimin iyice sinirlerimi bozmuştu, bu kadar ısrarcı olmaya ne gerek vardı? Birlikte olacak başka kız mı yoktu da bu kızla bu kadar ilgiliydi böyle? Bana biriyle seks yapmak istiyorum bul dese ona çok rahat birini ayarlardım.
"Hayır, sağol. Sen pratiğe geri dön hadi." diyen Soo Hee ile biraz daha sinirimin yatıştığını hissettim, neye sinir olmuştum gerçi. O bile belli değildi.
Biz pratiğe devam ederken, Soo Hee hocadan izin aldı ve kenara geçip oturmaya başladı. Başkası istese hayatta izin vermezdi. Beyni aletinde olduğu için Soo Heeye baktığında yüksek ihtimal beynini kullanarak karar verememişti.
Bunu düşünmek dövme isteğimi beşe katlamıştı, gerçekten bu adamın böyle bir şeye ihtiyacı vardı. Gözleri arada Soo Heeye kayıyordu, iyice delirmem için uğraşıyor gibiydi. Benim yattığım birine böyle bakması sahip olduğum oyuncağımın zorla elimden alınması gibi bir hissiyat oluşturuyordu bende.
Soo Heeyi kontrol amaçlı onun olduğu tarafa baktığımda ellerini kollarına sürttüğünü görmüştüm. Üşüyor gibi görünüyordu, bir an yanına gitmek istedim ama daha sonra sinirim baskın geldi. Onun üşümesini neden umursayacaktım ki?
Hırkasını çıkaran Jimini gördüğümde içimden bu ergenliği yapmamasını diledim ama yaptı ve hırkayı Soo Heeye verdi. Kızın nasıl biri olduğunu bilse bu hareketleri ile onu etkileyemeyeceğini anlar mıydı acaba? Çıkarıp hırkasını verdiği kız bana üstünü çıkarıp fotoğraf atıyordu, keşke biraz karşısındaki insanları tanısaydı ya da hormonlarına bu kadar yenik düşmeseydi.
"Teşekkür ederim." diyerek gülümseyen Soo Hee ile gözlerimi devirdim, bu hareketten gerçekten hoşlanmış mıydı? Yüz ifadesi sevecen ve hoşnuttu. Bu kadar mıydı yani? İlki için hayal bile edemeyeceği bir seks yaşatmıştım ama onun hoşlandığı hareket bu mu olmuştu?
Hocadan izin bile almadan geçen gün takıldığımız odaya gittim ve cebimdeki anahtarla kapısını açtım. İçeri girdiğimde çok aramama gerek kalmadan hırkayı bulmuştum.
Aldım ve kapıyı tekrar kilitleyip, pratik odasına geri döndüm. Kimsenin dikkatini çekmemeye çalışarak Soo Heenin yanına doğru ilerledim, yüzümü ifadesiz tutmaya çalışıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Closer | MYG ✓
أدب الهواةHayran Kurgu #1 Dokunmak. Her şey böyle başlar bazen. Karşındakinin bedenini görmek, onun tenini hissetmek, keşfetmek... Sonra aniden bir şey olur. Karanlık tarafının aydınlandığını hisseder insan. Artık bir bedene dokunmak yetmez, onun ruhuna da...