Ordan üç beş satır arası yorum yollayın ajsjsjsn o kadar #1 iz ayol
Büyükannenin kolyesinin yerini tutmayacak biliyorum ama şunu bil. Deden nasıl ona aşıksa ben de sana aşığım. Seni seviyorum Soo Hee
Provadan önce kulaklarımda yankılanan sesi düşünerek gözlerimi yumdum. Az önce ses çalışması yapmamıza rağmen prova esnasında bile onun sesini duyuyordum. Tam iki yıl önce sevgililiğimizin birinci yılındayken büyükannem vefat etmiş ölmeden önce bana kolyesini vermişti. Dedem kadar olmasa da ona o kadar bağlıydım ki yıkılmıştım. Bana verdiği kolyeye gözüm gibi bakarım sanmıştım. Ne yazık ki lisedeyken Jung Heeyle sevgili olarak nefrete bu kadar boğulacağımı tahmin edememiştim.
Onun okuldaki popülerliği bir idolden farksızdı. Belki de Kaiye benzediği içindi bilmiyorum, gerçi azıcık andırıyor olması bile onu mükemmel kılarken o neredeyse aynısıydı. Eve giderken önüm kesilmiş ve yüzlerinde maske olan yedi kız tarafından dövülmüştüm. Acımasızca.
En son karnıma yediğim tekmeyle gözlerimi kapadığımı hatırlıyordum tabi boynumdan gülmeler eşliğinde çıkarılıp alınan bana emanet kolyeyi.
Jung Hee benimle o dönemde çok ilgilenmiş ve kulağımda çınlayan az önceki sözleri söyleyip boynuma aldığı kolyeyi takmıştı. Hemen hemen benzerdi, uzaktan bakan biri asla fark göremezdi ama ben o olmadığını biliyordum.
Yediğim dayaktan sonra ise bana spor hocalığı yapmış, kendimi savunabilmem için durmadan benimle çalışmıştı. Bu işte baya iyiydi, babası zengin olduğu için adam akıllı uğraşacak tek işi spor ve dövüştü.
İşin komik kısmı ise şuydu, gerçi ben çoğu kez ağlamıştım, o kadar aşağılık bir olaydı ki bu ne tepki vereceğimi bile bilemez haldeydim. Beni dövdürten, ele başı olan kızın boynundaki dövmeyi görmüştüm. Okulda ise kızlar saçları açık dolaştığı için asla kim olduğundan emin olamamıştım.
Bir yıl önce, Jung Hee'yi evinde farklı bir kızla sevişirken gördüğüm zaman. İçeri girip alayla bakmış, göz yaşlarımı erteleyerek yataktaki orospunun saçlarından tutarak dövmeye yeltenmiştim ki açılan boynu sayesinde dövmesi gözlerimin önüne serilmişti.
Ne komik, kendimi savunabilmem için benimle aylarca çalışan, aşık olduğum o adam beni döven kızla yatıyordu. Her ne kadar bunu bilmese de.
" Sen, köşedeki "
Dünkü mesajdan sonra ise aklım karışmış, Jung Hee'nin mesajıyla geçmişe dönmüştüm. Onu özlüyor muydum? Hayır. Onunla geçirdiğim güzel zamanlarımızı özlüyor muydum? Evet.
" Sağır mısın? Sana diyorum "
Sabır diler bir şekilde gözlerimi açtım ve karşımdaki kadına dik dik bakmaya başladım. Beni zorluyordu, ellerimin kaşındığını hissetmeye başlamıştım bile.
" Ayağa kalk, eşinin yanına geç. Aranızdaki uyumsuzlukla ne yapacağımı hala bilemiyorum "
Keşke Yoongiye direkt olarak gidip beni becerir misin diye sorsaydı. Bu tavırları, özellikle bana laf soktuğunu sanıp Yoongiyle göz temasına girmesi beni şuan güldürmüyordu. İnanılmaz derecede sinirliydim ve elimde kalma ihtimali çok yüksekti.
Yerimden kalktım, Yoongiye doğru yürümeden Yoongi bana doğru yürümeye başlamıştı.
" Sen dur, o gelsin "
Yoonginin suratı buruşurken sakin olmaya çalışarak yerimi aldım. Bugün neden bilmiyorum Yoongiyi görmek istemediğimi hissetmiştim. Seninle yatmıyorsam başkasıyla yatarım muamelesi üzgün olduğum bir anda görmek istediğim muamele asla değildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Closer | MYG ✓
FanficHayran Kurgu #1 Dokunmak. Her şey böyle başlar bazen. Karşındakinin bedenini görmek, onun tenini hissetmek, keşfetmek... Sonra aniden bir şey olur. Karanlık tarafının aydınlandığını hisseder insan. Artık bir bedene dokunmak yetmez, onun ruhuna da...