Alvin ve Brittany Aşk Asla Ölmez

Bölüm 9: Beklenmedik bir Sürpriz

Alvin ve Brittany'nin her şeyin paketini açmaları ve yeni evlerine yerleşmeleri bir hafta sürdü. Bir zamanlar eve yerleştikten sonra nihayet kendilerine vakit geçirdiler ve diledikleri şeyleri yapabildiler. Karı koca olarak ilişkilerini dengelemek ve desteklemek için birbirleriyle daha samimi olmaya başladılar. Daha önce hiç olmadığı kadar yakınlardı ve yeni hayatlarının her dakikasından birlikte birlikte dolaşıyorlardı.

Brittany çok iyi pişirmeyi bilmiyordu, bu yüzden Alvin ikisine de Dave ve Miss Miller'ın onlara sunduğu yiyecekleri sağladılar. Sağlanan yiyecek çoğunlukla, daha iyi yemekleri göze alabilmek için çorba, gözleme karışımı, en iyi ramen ve makarna ve peynir gibi şeyleri severdi, bu yüzden şimdi sahip oldukları yiyecekleri yavaşlatmak zorunda kalacaklardı.

Alvin'in çamaşır yıkamanın ipucu olmadığı için Britanya'nın evi temizleme ve çamaşır yıkama sorumluluğu vardı. Alvin çim biçmek, yabani otları düzeltmek ve mutfak zemini paspaslamak gibi bazı şeyler yapardı. Alvin ve Brittany ikisinin de sorumlulukları vardı, fakat kendi yerlerine girip kendi hayatlarına başlamanın hiç kolay olmayacağını biliyorlardı, bu nedenle her şeye hazırlandılar.

Alvin, makarna ve peynir olan akşam yemeğinden sonra bulaşıkların temizliğini tamamlıyordu ve günün bittiğinden rahatlamıştı. Britanya yatak odasında onun gelişim evresindeydi. O gün çok çalışarak yorgun ve bitkin davranıyordu ve sadece Alvin'le yan yana yatmak istedi. Geceliğine soyunmayı bitirdikten sonra mutfağa dönmek için döndü, kocasının duvara yaslanıncaya kadar kapıda durdu.

Gülümser sonra kızarmaya başladı. "Ne zamandan beri orada bulundunuz mu Alvin?"

"Seni soyunmuş görmek için yeterince uzun"

"Seni yaramaz çocuk," dedi şakacı bir şekilde.

"Ne? Ben sizi birden çok kez soyunurken gördüm ve sizi çıplak görmenin tadını çıkardım."

Cevabını güldü. "Beni çıplak görmeyi gerçekten çok seviyorsun, seni çıplak görmeyi seviyorum ve beni çıplak gördüğün için seni çıplak görüyorum."

Alvin durakladı, sonra gülümsedi. "Emirlerinize göre." Alvin giydiği gömleği çıkardı ve zemine attı, sonra çıplak kalana kadar şortunu çıkardı. "Beğendin mi?"

Brittany ona baktı ve kendisini yenen yanan bir his hissetmeye başladı. "Ben yaparım." Bretanya daha sonra, çıplak olana dek yere kadar düşmesine izin vererek gecelikini kaldırdı. "Beğendin mi?"

Alvin de eşinin bulunduğu yerde kendisini yenen yanan bir his hissetmeye başladı. "Ben yaparım."

Brittany yatağa kadar yürüdü ve yatağın kenarına oturdu. "Gel yanıma otur"

Alvin tereddüt etmedi ve Britanya'ya doğru yürüdü, sonra yanına oturdu. Britany başını çevirdi ve Alvin'ı baştan çıkarıcı bir şekilde gözlerine baktı.

Brittany, "Yaramaz bir çocuk olduğunuz için verilen cezayla yüzleşmelisiniz," diyerek baştan çıkaran bir tonla.

"Benim cezam nedir?" Alvin, çalkantılı bir şekilde sordu.

"Bu." Britanya Alvin'i dudaklarından öptü ve kollarını ona çevirdi. Alvin öpücüğü geri verdi, sonra kollarını Britanya'ya koydu. İkisi de geriye çöktü ve öpüşmeye devam etti. İkili birbirlerine defalarca sarılıp beş dakika öpüştükten sonra öpücüklerini kırdılar ve akşamın geri kalanında sevdiler.

Alvin ve Brittany, bir ay içinde kendi başlarına kaldıktan sonra faturalarını ödemek için biraz uğraşıyorlardı. Alvin'in aylık ücreti ayda bir geldi ve ekonomi düşmeye başlamıştı, ancak toplamda elli doları almıştı. Alvin işini kaybetmesinden korkuyordu ve Alvin ve Britanya'nın hayatta kalmasına izin veren tek şey işini yapmamak için dua ediyordu. Alvin işini kaybederse, ikisi de evlerini korumak için mücadele ederdi.