1988' in ilk saatlerini pek de iyi karşılamamıstı Eliza .Henüz gireli birkaç saat olmuştu. Bir Veda ile karşılaşmıştı hayalleri yok olmuştu.Nasıl yıkar ,nasıl perişan eder insanı bilirsiniz aşk acısı.Yüreğinizden bir parçanın koparılması gibi....Koca bir evrende tek başına olmak gibi...
Çağatay kolay yolu mu seçmişti?Yoksa ailesi tarafından gerçekten mecbur mu bırakılmıştı ?Kısacık bir not.... ve gitti ! Acaba ilk mektubundaki gibi lise bitiminde geri mi gelecekti ?
Ah kadersiz arkadaşım !Yüreği acıyla kavrulan Can arkadaşım !
Aslında geçen hafta resmini vermesi ile şüphelenmiştim.Demek o zamandan beri bu plan aklında vardı.Üstelik bana da teşekkür edip sarılıp gitmişti.
Ağladığı gibi ,yatağında uyuya kalmıştı. Herkes horul horul uyuyordu bir tek ben 3 saat uyuyup tekrar ayaklanmıştım .
Merak ediyordum; Eliza uyanınca yeni yılın ilk gününe derbeder halde mi başlayacaktı?Sabah 8 gibi Eliza" nın odasından çıkmıştım . Mutfağın penceresine gidip bizimkilere bir bakayım hareketlilik var mı diye göz atmak istedim .Hem kendime bir sıcak çay hazırlarım diye düşünmüştüm.Yüzümü yıkadım ve mutfağa doğru gittim karşımda Arif amca ,
-"Günaydın kızım ,tekrar Mutlu yıllar! Nasılsın bakayım ?Herhalde Eliza ile sabahladın "dedi ama ,sanki ağzımdan çıkacak en ufak bir tüyo bekliyor gibiydi.-" Günaydın Arif amca .Size de hayırlı sabahlar .Mutlu yıllar ! İyiyim çok şükür" dedim ve ekledim "Erken kalkıp kimse rahatsız olmadan gidecektim. Umarım gürültüyle uyandırmadım sizi" diye mahçup bir ifade kullanarak mutfak masasının sandalyesinde oturdum .
Arif Bey "Olur mu evladım .Ben erken uyandım .O nedenle erken kalktım" dedi ve "İstersen bir çay koy ver kızım, biraz konuşalım...." dediğinde akan kanım duracaktı . Ne konuşabilir ki benimle ?Acaba Çağatay'ın gece geldiğini duydu mu? Yoksa başka bilmediğimiz bir şey mi var?
-" Tabii Arif amca ,hemen suyu katayım; kaynayana kadar ben Eliza 'yı da uyandırayım" demiş olsam da ..
Arif amca" Yok kızım gel, seninle laflayalım. Eliza"nın haberi olmasın "dedi.
" El mecbur "gittim oturdum.
-" Buyrun Efendim ...."dedim .
-"Almiş kızım, ben biraz sert görünümlü bir babayım. Ama aslında öyle değilim. Ne yaptıysam kızlarım için yaptım. Çok şükür mutlular .Eliza' yı onlardan hep farklı tutmuşumdur .Çünkü henüz hayal kırıklığına uğratmadı. Ona güveniyorum ve canımdan, ruhumdan öte ... çok seviyorum. Sevgimi öyle gösteremem ama yürekten severim Eliza'yı.Onun da öyle düşündüğünden eminim. Onun da benim için yaptığı yaptığı şey ; kocaman yürek ister, fedakarlık ister . Farkındayım anlayışsız, gaddar biri hiç olmadım. Çok mutsuz görünüyor,farkındayım. Bak şu su kaynadı ,galiba. Bir demleyiver, gel hadi kızım "dedi ara vererek çok ilginç bir konuşmaya doğru gittiğinin bilincindeydim. Anlaşılan Arif amcadan sırrımızı saklayamamışık.Dedektif Holmes gibi peşimizdeymiş.Neyse çayı demledim ve tekrar karşısında oturdum .
-"Evet diyeceğim o ki ; o genç, o çocuk Eliza' nın peşinde olan .....nerede okuyor? dedi .
-"Arif amca, çok kızacaksınız ben konuşmayayım .Neden sordunuz ki ona kötülük mü yapacaksınız emin olun o artık Türkiye'den gidiyor yurt dışında okuyacak, dayısının yanına gidecek" dedi .
-"Peki Eliza bunu nasıl karşıladı? Üzüldü değil mi ?Adresini biliyor musunuz?
-"Hayır" dedim .
-"Kimse benim değerlime kötü muamele edemez . .Geçenlerde çok düşündüm.Sınırlamakla hata mı ettim? Kızımın dengesini mi bozdum ?.Ben kızıma güveniyorum O beni mahçup etmez
O çocukla konuşacaktım ....arkadaş olmalarına izin verecektim. Tekrar konuşursanız benimle görüşmesini sağlar mısın?"dedi .
-"Tabii tabii Arif amca ,keşke bunu daha önce yapsaydınız .Çünkü artık gitti ve gittiği yerin adresini dahi vermedi .Eliza bütün geceyi ağlayarak geçirdi .Şimdi nasıl uyanacak kimbilir ? Ama öyle düşünmenize çok sevindim .Nedir bu kararınızın altındaki sır perdesi ,öğrenebilir miyim?" dedim merakla.
Arif amca" Ceza vererek ,evlendirerek , baskı altında tutarak.... daha kötü olacağına karar verdim .Biliyorum ki gönlü var o gençte.Bizim bilgimiz dahilinde olursa yanlışları o kadar az olur ,diye düşündüm" dedi . Ben de;
-" Haklısınız ama artık çok geç oldu bee Arif amca "dedim .
-" Anladım Almira kızım ,öyleyse hakkında hayırlısı olsun .Kısmette varsa döner. İnşallah döndüğünde Eliza ' yı yerinde bulur "dedi .
-"İnşallah "dedim. Ben bunları duyunca şok halinde kalktım ,mutlaka bir rüyaydı bu..
imkansız bir konuşma ve karardı.Herkesin söz ettiği örümcek beyinli insan bu olamazdı .Mutlaka onu tetikleyen farklı sebepler var ,diye düşünmeye başladım. Demek ki ,kulaktan dolma dedikodularla bir insanı tanımadan bilmeden yargılarsan çok hatalı davranırsın.
Eliza hala uyuyordu ....ev ahalisi kalkmış ve evin hanımağası Semra Teyze de pozitif enerjisiyle "Herkese mutlu yıllar...Günaydınlar.... ve İyi dilekler havada uçuşuyordu .
Ben kahvaltıya kalamayacağını belirttim ve çıktım eve gittim .Bizimkiler yeni kalkmışlardī. Babamla ve annemle tekrar sarılıp ve mutlu bir yıl geçmesi için birbirimize temennide bulunarak öpüştük. Babam Sabah gazetesini eline aldı okumaya başladı ,diğer taraftan ben de anneme yardım etmek üzere mutfağa geçip kahvaltı hazırlamada yardımcı oldum. Günümüz öyle geçti .Ben ailemle huzurluydum, ileri görüşlü ve çok anlayışlı bir ailem vardı .Akşam üstü Eliza' lara baktım ses seda yok .
-"Allahalla bu kız ölüm uykusuna mı girdi? Kurbağa prensi mi bekliyor .....kendisini uyandırması için!?" merak ettim içten içe .İhtimaller beynimi kemirmeye başlamıştı.
Annem" Almiş kızım, o kadar merak edeceğine... git bir tek zile basacaksın. Sor bakalım arkadaşını nerde ne yapıyor? "dedi. Galiba annem haklıydı .Çünkü misafirleri gitmişti. Hepsini de Arif - Semra çifti aşağıda kapıdan uğurlamıştı .Eliza hiç görünmemişti.Eşofman giyip,üzerime kabanımı alıp spor ayakkabılarımı da ayağıma geçirdikten sonra ,çıktım. Zillerine bastım ve kapı otomatiğinden bir ses" Kim o?" dedi.Bu Eliza idi.
Cevap verdim "Ben Almiş"dedim. Yukarıdan açıldı kapı ve ben onca merdiveni çıkmak zorunda kaldım yine. Eliza dairenin kapısının önünde bekliyordu.
-" Kaçak ,Nereye kayboldun bakayım?! Sabah ansızın gitmişsin" dedi gülümseyerek .Ya ben mi fazla kuruntuluyum yoksa insanlar mı aldatıcı veya rahat! Ne bileyim ya ! Geceki halinden eser yoktu. Onun yerine ızdırabı ,kahrı ben çektim. Huzursuzlandım ,endişelendim kendisi için.
-" Merhaba arkadaşım, seni sormalıyım? Günün nasıl geçti? Hiç bu mutfak penceresinden bir bakmaz mısın ya ! Bu kız niye gitti, bir görüşelim demez misin ya !diye isyanları oynadım .
-"Hadi gir gir, uzatma işte Almiş. İyiyim... konuşuruz. Bizimkiler salonunda" dedi ve içeri girdim. Selamladım ve "Kusura bakmayın fazlasıyla rahatsız ettim sizi dünden bugüne "dedim .Semra teyze ;
-"Bak buna kızarım şimdi duymamış olalım .Seni kızımızdan ayırt etmiyoruz bilesin "dedi tatlı -sert vari bir tonla. -"Teşekkür ederim biraz konuşacaklarımız var Eliza ile okuldan hocalardan izniniz olursa odaya gidebilir miyiz ?"diye izin istedim resmen. Arif amca eliyle yol vererek " Buyurun kızım tabii "dedi .
-"Eliza, Allah'ına peygamberine doğruyu söyle Neyin var senin? Gözyaşları içinde boğulmuş vaziyette bulmayı umuyorumdum.Sen ne haldesin ?dedim.
-" Yoo Yooo. Haklısın berbat ,dehşet üstü bir son 5 dakika görüşmesiydi. Anlamalıydım bana o resmini avucuna sıkıştırırken. Yani okul nakli numaraymış. Bence planlı bir gidişat Almiş "dedi gözlerini kısarak ve çok da emin duygularla.
-"Eliza canım benim senin adına çok üzüldüm ama yapacağımız bir şey yok. Bekleyeceğiz 3 yıl okul bitince ..İşte o zamana kadar beklemende fayda var .Ben eminim ki O geri gelecek .Okul bitiminde mutlaka sana geri dönecek "dedim .
-" Off offf ! Bağrım yanıyor yeminlen. Peki niye bu kadar mutlusun ?
-" Babam ,Kızım seni hiçbir şekilde evlenmeye zorlamayacağım. Yoluna bir erkek çıkarsa ....kim olursa olsun , niyeti iyi ise beni de tanıştır "deyince Almiş fikirlerim değişti. Çağatay dönerse onu tanıştıracağım .Belki bana mektup yazar ne dersin? Yerini belirtir, mektuplaşırız" deyince damarlarımdaki kan heyecandan akışı hızlandı .
İnanılmaz bir karardı ! .... gerçekti!
Arif amcanın muhteşem değişimi.Acaba Arif amcanın bu kararı almasındaki sır perdesi neydi?
Durup dururken yanlış davrandığını kabul etmesi ve Biricik kızını 'Eller Ne Derse Desin' pahasına bir erkekle bile bile arkadaşlığına onay vermesi .....bu kabul edilecek ve İnandık denecek onay verilecek bir karar değildi ...!!
Tabii altından başka bir şey çıkmazsa. Neyse Eliza 'yı öyle görmek mutluluk vericiydi .
Okulun 1. Dönemi bitmiş karneler alınmıştı ben notlarımı,' Geçer' aldım.
Eliza 'teşekkür' aldı . O da din dersi ve beden dersi hocasının terslikleri yüzünden. Yılışık bir hocaydı ,beden dersine giren Hoca .Yüz vermeyince ,not kırpıp durdu .Biraz saplantısı vardı güzel kızlara. Zaten birçok şikayet alınmıştı bu konuda.O kadar sınıf hocasını ve babasını devreye kattıysak da olmadı . 3 puanla takdir alamadı ,üzüldü.
Elbette bu durumdan ötürü babası Okul aile Birliği'nden çıkmıştı . Beden hocasının tayini istendi müdür bey tarafından .Artık 2. Dönem olmayacaktı. Arif amcanın konumu o kadar etkiliydi yani.
-"Üzülme kızım... notların 2. dönem daha iyi olacak. Önemli olan ; ana derslerinin yüksek gelmesi. Sana güveniyorum, inanıyorum "dedi ve ödül olarak ailecek tatile gittiler. Erciyes, Kapadokya vesaire turu yaptılar.
Biz ise evdeydik. Ama iyice dinlendim .Okul olmasa hayat çok tatlı olurdu diye düşünmüştüm ama çalışmayana ekmek yoktu. Bunun da bilincindeydim .
10 gün kadar sonra döndüler .Eliza rahatlamış, beyaz yanakları al al olmuştu. Semra teyze yine gergin ama Arif amca arabadan inerken kızını sardı ve eve geçtiler. Anlaşılan yine bir talibi çıkmıştı Eliza' nın ve Semra Hatun vermek istemiş.
Bu kadın o kadar meraklıya gitsin evliliğini yineletsin o zaman.😝
Ertesi gün konuştuk .Tahminimde haklı çıktım.
Günler geçti .....ve okulun 2 .dönemi başlayamıştı yine....
OFF,OFF....Devamı gelecek çok yakında. Lütfen eleştirilerinizi bekliyorum..
Okuyup oylarsanız sevinirim😘😘↙↙↙↙🔯🔯🔯
TEŞEKKÜR ediyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
E L İ Z A Gözyaşımda Saklı Sevdam
Художественная прозаRuhu hasta eden bir aşk!..... Bu aşkı yüreğine gömen Eliza' nın gözyaşlarında sakladığı sevgilisini anlatan hazin bir hikayedir. Eliza ve Çağatay iki âşık ve yürekte alevlenen kor ateş .... Yasak bir aşkın başlangıcı ile sarsılan hayatlar....... ...