7.Bölüm - Çakma Kankalar

10.1K 299 101
                                    

Yeni bölüm geldiii, sanki diğer bölümden daha uzun oldu :) Hakkını verelim ama son bölümün voteleri daha az, pamuk eller votelere hadiii :D Yorumları demiyorum bile, iyi okumalar ;)

-Zeynep hanım..Zeynep hanııım..

Gözlerimi açtığımda karşımda kumral beyaz iş önlüklü benden birkaç yaş büyük olabilir, bir kız vardı.

-Aaa, siz kimsiniz?

-Ben evin hizmetlisi Melis. Mükerrem hanımlar sizi çağırmamı emretti de..

-Ah.. Teşekkürler, kalkarım şimdi. Bu arada bana sadece Zeynep desen yeterli.

  O da gülümseyerek beni onayladıktan sonra odamdan çıktı. Banyoya elimi yüzümü yıkamak için girdiğimde kimse olmadığı için bi ‘’yuuuuh’’ dedim. Odamdaki banyo resmen eski odam kadar ve bir saniye bir saniye yanlış görmedim değil mi? Karşımdaki jakuziyle birkaç dakika bakıştıktan sonra kendime gelebildim. Ben yanlışlıkla kraliyet ailesinin evine mi geldim yoksa?

  Ev halkını bekletmeden afedersiniz kraliyet ailesini bekletmeden yeni odamdan çıkabildim. Benim çıkmamla karşıdan Keremin çıkması bir oldu :

-Ne arıyorsun burda?

Napabilirim burda acaba Kerem bey, biraz mantıklı ol !

-Imm.. Ben bu eve yeni gelmedim. Burası da benim odam değil, öylesine yürürken burayı gördüm ve soygun yapmaya karar verdim !

-Ne diyorsun sen?

Bu çocuk doğuştan… neyse ya. Anlama kıtlığı var herhalde !

-Başta söylediklerimi tekrar edeyim istersen ?!

-Zeynep sen beni salak mı sandın?

‘’Salak sanmadım zaten öylesin’’ diye mırıldandım. Tabi ona duyurmadan. Ayy ona söylesem kaslı kollarıyla kellemi uçururdu valla ! Ondan mı korkcam be, peeh !

-Hem ben de tam karşı odanda kalıyorum. Of ne güzel rahat takılıyordum burada. Aşağıda oda falan yokmuymuş?

-Ben seninle aynı katta kalmaya çok meraklıydım sanki. Mecburiyetten herhalde. Miray’ın yükseklik korkusundan dolayı üst katda kalamazmış. Bunun için ben geldim normal olarak. Hem ben sana niye hesap veriyorum ya ?!

-Çok konuşmada düş önüme. Yürü hadi yemeğe sonra annem sorun çıkarmasın.

 Daha fazla cevap vermedim ve ben önde o arkada sakince merdivenlerden indik.Yemeğe oturduk. Sofraya bir göz gezdirdiğimde bir kuş sütü eksikti galiba. Kenarda bardağın içinde beyaz bir sıvı var da şüpheliyim yani. Sofradan başımı kaldırabilip etrafıma göz gezdirdiğimde Ekrem amca çatalıyla oynuyor, Mükerrem teyze tek kaşı kalkmış kolları bağlı oturuyor, Miraysa.. Miraaay? Çüş be görmemiş. Gören de seni survıvor adasından çıkmış sanacak. Herkes bizi bekliyor, onda tık yok. Önündeki tavuk kanadını alnına kadar bulaştırarak yiyor ayı. Utanarak ona bakmayı kestiğimde Mükerrem teyze Miray’a dönüp:

-Merhaba Zeynepcim. Herkes geldiğine göre başlayabiliriz yemeğe !

dedi. Miray ise insan biraz utanır ayıcık yavrusu seni. Allah cezanı vermesin Miray! Önündeki pilavdan nasıl yiyorsa artık birkaç tanesi saçlarına yapışmış. Yok ya ben gidiyom kalamıycam buralarda !

 Yemek masasına, Miray’ın yanında ayrılan yerime oturdum. Disiplinli insanlar tabi. Karşımaysa Kerem oturdu. Rahat rahat yiyemem ki şimdi ben bu öküzün karşısında. Neyine rahat yiyemiyon Zeynep göm gitsin diye düşündüm ve Miray’ı gizlice uyardıktan sonra onun az kibar versiyonu olarak yemeye başladım. Bir an önüme dönüp Kerem’i de Miraydan farksız bir şekilde yemeğini yerken ve pilavı üstüne döktüğünü görünce kısık bir kahkaha patlattım :

Üniversiten Kadar Konuş (Zeyker)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin