Zeynep’in ağzından:
Üzerime 50 tane fil üst üste çıkmış gibi hissediyorum. Gerçi Kerem ve arkadaşı 50 tane filden de beterdir ya.. Onları odalarına götürdükten sonra Miray’ı kendi odasına kendimi kendi odama götürdüm.Yatağımın üzerine abandım. Sapasağlam yatağın yaylarını sökmüşüm resmen. Bu kadar mı kiloluyum ben ya? Ne kilosu be adamlar gitmiş pazar malı yatak almış tabi kırılır orası burası! Saçmalama Zeyneep, hangi iş adamı evine pazar malı yatak alır ki?
‘’Akılsız Zeyenaaap Şişko Zeyneaaap, domuzcuk Zeynaaap!’’ İç sesmisin ne haltsan gelirsem oraya seni bir kaşık suda boğarım. Domuzcuk sensin taam mı? ‘’Ah be Zeynep ben senim zaten, şuan yine dönüp dolaşıp kendine laf söylemiş oluyorsun!’’ Şu beynimin içindeki engelli çıcığa susması için bir tane yapıştırdım. Off gitti sağlam kalan kafamın bir kısmııı! ’’ Zeyneeeep bana isabet ettiremedin, en sevdiğin(!) hücren hala yaşıyooor zuhaha..’’ Yeter mk sus artık, eğer susmazsan yok sana oksijenli hava, sonra sana kan gitmez yaaa!
Sonunda susabildi gavır malı! Demekki kendi kendimi tehdit ederek susturabilirmişim onu. Ben en iyisi rahatça bir uyuayım. Bu kadar ekşın bana bile fazla!
Kendimi demin yaylarını yerinden söktüğüm yatağıma bıraktım. Her ne kadar kendi yatağımı özlesem de bu yatak yumuşacık dostum!
Başıma vuran iğrenç melodiyle yatakta yüzümü buruşturdum. Gözlerimi bile açamıyordum. Hafif göz kapaklarımı zorladığımda karşımda bir adet Miray, bir adetse Miray’ın elinde sallanmakta olan tuvalet peçetesi duruyordu. Olamaz! Krolukta çığır açan kız ve ve ve Miraaay! Karşıma geçmiş mendil olarak kullandığı tuvalet peçetesiyle halay çekiyor. Ve açtığı iğrenç şarkıya deli gibi eşlik ediyordu :
Diyarbakır güzel bağlar
hanım ey lorke
Suları buz gibi çağlar
hanım ey lorke
Ali Paşa mahlesinde
hanım ey lorke
Lorke oynar güzel kızlar
hanım ey lorke
Lorke lorke lorke lorke
hanım ey lorke
Diyarbakır Urfa Mardin
hanım ey lorke
Davul vurur dengin dengin
delalım lorke
Canım oynamak istiyi
hanım ey lorke
Banada bir mendil verin
delalım lorke…-Miraaaay kes şu müziği, ezberledin mi birde? Yemin ediyorum gerizekalı ! Bakıyım, valla gerizekalı ! Ya kızım ayıp kendi evinde misin sanki Mükerrem teyzeler evdedir..
-Yok Zeynoo, onlar holdinge gidiyormuş, taa akşam geliyorlarmış eve. Anlayacağın sadece evde kankam yanındaki çıcık ve ben varız. Seni saymıyorum bile, çünkü sen insan değilsin zaaaaa.. Lorke lorke lorke lorke !..
Şimdi bana bir soru sorup cevabını alma hakkına sahip olduğumu söyleseler şunu sorardım:
-Neden Miray denen tek hücreli benim kuzenim?
Cevabını hemen almak istiyorum, yani yok ben bu kızdan ciddi ciddi şüpheleniyorum.. Ben böyle hayattan kopadurayım kapı aniden açıldı ve kim geldi acaba? Kim olacak, biricik sarhoşlarımız! Kerem kulaklarını tıkayarak :
-Heey, burda açtığınız bu müzik, pardon müzik demeye bin şahit de..Ne oluyor?
-Haha..Gel Keremcim, canın cancağızın kankan sabahın bir vakti ‘’lorke lorke’’ şarkısını kendisine yetmezmiş gibi bize de dinleterek delirmekte.
Miray bu sırada elindeki tuvalet peçetesini üçe ayırıp Kerem’e ve yanındakine verdi. Kalan küçük parçayla hala halaya devam ediyordu :
-Yaa yabancı mı var burda Zeynep? Gel kanka geeel sen de gel, sarhoş ikili! Haydi halayaaa! Hanım ey lorkeeee…
diyerek Kerem’i ve yanındakini kollarından tuttuğu gibi oynattırmaya başladı. Kerem’in şu anki yüz ifadesi görülmeye değerdi. Sanırım bir şey de diyemiyor olacaktı ki kıpkırmızı olmuş afallayarak Miray nereye çekerse oraya gidiyordu. Hahaha..Gördünmü Keremcim Miray’ın kro yüzünü? Al sana kankiii! :