1.3

716 44 10
                                    

Can yeleğimi herkesin astığı ipe astıktan sonra arkamı döndüm ve Eun Soo'yu gördüm.

"Hey Eun Soo, nasıl gidiyor?"

"İyi gidiyor, senin?"

"Benim ki de iyi gidiyor." deyip güldüm.

"Bence çok şanslısın, etrafında seni seven kişiler var. Taehyung, Gyu Na ve Jungkook gibi." Jungkook mu o mu beni seviyordu ve arkadaştık, hadi canım.

"Jungkook mu?" diye sordum. "Arkadaş olduğumuzu sanmıyorum." neden şuan böyle şeyler söylüyordu ki?

"Arkadaşın değilse neyin?" diye sordu, saçma bir şekilde. Daha demin arkadaş olmadığımızı dile getirmeme rağmen. Gülmeyi bırakıp çatık kaşlarla söylendim.

"O benim düşmanım, o aptal benimle uğraşıp duruyor. Başıma bela olup duruyor." Hemen lafa atladı.

"Birlikte suda eğleniyor gibi görünüyordunuz." eğleniyordum lakin bu beni suya zorla attığı gerçeğini değiştirmiyordu ve bu konudan sıkılmaya başlamıştım ona hesap verecek halim yoktu?

"Beni zorla suya attı. Beni kızdırmaya çalışıp duruyor."

"Onu 10 yıldır tanırım ama hiç böyle güldüğünü görmemiştim." dalga geçer gibi gülüyordu aslında.

"10 yıldır mı?" yuh.

"Ailelerimiz yakın. Bu yüzden bize özel nişan düzenlediler." Nişan mı? "Jungkook benim nişanlım. Mezun olduğumuzda ailelerimiz bizi evlendirecek." Neden böyle içimde bir şeyler oldu bilmiyordum. Utanmış mıydım? Bana gülerken ben de zoraki bir gülümseme yolladım ona ve sonra oradan gitmek için bir bahane uydurdum. Nedense oradan gitmek ve bu saçma konulardan kurtulmak istiyordum.

"Sanırım üstümü değiştirmeye gitmem gerek." bunun üzerine tamam dedi ve ben oradan uzaklaştım.

-

Lavabo da Gyu Na yüzünü yıkarken ben dalmıştım. Gyu Na'nın "Ae Ra." demesiyle kendime geldim. 

"Efendim?"

"İyisin değil mi?" diye sordu. Kafamı iki yana sallayıp iyiyim demekle yetindim. "Burası harika bir yer değil mi?" diye sordu bu sefer de. "Güzel bir yer, aşkını itiraf etmek için." deyip sırıtmaya başladı. Gözümü kısıp ona baktım. "Ne ima ediyorsun?"

"Taehyung, onu hep sana bakarken yakalıyorum. Ona karşı ne hissediyorsun?" Beynimi hep işgal ediyordu ama ben aşktan bir gram anlamıyordum ve hissettiklerimi bilmiyordum. Bir kelime ile yetindim.

"Bilmiyorum..."

"Nasıl bilmezsin? Eğer ondan hoşlanıyorsan sadece evet de. Hoşlanmıyorsan, hayır. Bu kadar basit." acaba Taehyung, Gyu Na'yı sıkıştırıp sordurtuyor olabilir miydi? Şansımı denedim.

"İkisinin arası olmaz mı?"

-

"Hey, niye yalnız hayaller kuruyorsun?" diye sordu Taehyung yanıma otururken.

"Neden kurmayayım? Ağaçlar upuzun, gökyüzü mavi."

"Evet, ama her gün aynılar."

"Daha önce hiç görmedim. hep bilgisayardan görüyordum. Nasıl göreyim başka?" kafasını salladı.

"Kutudan kurtulmana sevindim," 

"Sevinmelisin, bir ucubeye yardım etmek zorunda değilsin artık. Tam bir ucubeydim değil mi?"

"Evet, hala öyle görünüyorsun." omzuna vurdum.

"Taehyung! lafını geri al!" sırıtıp, "Ah tamam şaka! Vurma." dedi. Kafamı tekrar gökyüzüne çevirdim.

"Hala bir ucube gibi görünüyorsun, cidden!" kafamı tekrar ona döndürüp kaşlarımı çattım. Elini havaya kaldırıp,

"Ah şaka şaka! Cidden." dedi ve güldü. Beni çıldırtmayı seviyordu galiba.

"Bu tatlılığımla nasıl ucube olurum? Aklın alıyor mu senin!" Sırıttım. Bir an ciddiye döndü.

"Kutuyla seni gördüğüm zaman, gerçekten endişelendim biliyor musun? Zor zamanlar geçirdiğini düşünmüştüm. Yani kendini kutuyla saklamana bakarak." 

"Beni anladığın için teşekkür ederim Taehyung; ve bana yardım ettiğin içinde." göz göze geldik.

"Benim için çocuk oyuncağıydı, sana bakmayı seviyorum." kafamı öne eğdim. "Ae Ra. Seninle arkadaş olmak istediğimi söylemiştim değil mi?" kafamı salladım. "Ama şimdi, hissettiğim şey... gözlerini kapatır mısın?" kafamı sallayıp dediğini yaptım ve gözlerimi kapattım. Yanağıma elini değdirip çekince gözlerimi açıp yanağımı tuttum. "Ne yaptın?" Elini öpüp dudağıma değdirdi. Elimi ağızıma götürdüm, şaşkınlık içerisindeydim. O ise sadece sırıtıyordu.

"Arkadaştan öte olabilir miyiz?"

Arada bir Taehyung'u, Hoseok diye hayal ediyorum... Myheartu💜

ugly duckling don't | jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin