49.Bölüm(ÜNLÜ DÜŞMESİ)

5.1K 208 43
                                    

Helü, ben geldiiim!

İyi okumalar hayaletlerim💙

Hadi Casper sunar ve kaçar...

Harun'un arkasından Nisan ve Sevda'da gülerek kapıya doğru gitmişlerdi. Harun'un kapıda duraklama sebebini gören Sevda ve Nisan'ında yüzündeki gülümseme fazla su alan bir çiçek misali solmuştu aniden.

Kapıda duran Sedat onlara bakarken Harun arkasındaki ablasının varlığını hissetmek istedi ama Nisan'ında beyni durmuş, o âna kilitlenmişti.

"Harun," Sedat şüpheli bakışlarını Harun'a diktiğinde gözlerini kıstı aniden. Akıllı bir adamdı ve ciddi olması gereken yerde ciddi olurdu. "Ne işin var senin Sevda'nın odasında?"

Oldukça temkinli ve kuşkucu sesi Harun'un kulağına giderken Harun bir süre daha öylece suratına baktı Sedat'ın. Daha sonra Nisan lafa girecek oldu. Bunu fark eden Sedat yengesini elini kaldırarak durdurdu.

"Bir şeyler olduğunu fark ettim, kandırmaya çalışmayın sakın!"

"Bir şey yok, ben sadece ablamdan bir şey isteyecektim ve buradan sesi geldi. Bende-"

"Dışarıda olduğunu söylemişti aşağıdakiler."

"Beni mi sordun?"

"Konu bu değil," Sedat'ın sesi sertleşirken orada bulunanlar daha çok geriliyordu. "Açıklama yap."

"Evdeydim ben, ablamdan bir şey isteyecektim."

"İstediğin şeyi söyledin mi," Sedat ona bunu sorunca Harun kafasını salladı. "Peki... O zaman üç dediğim zaman aynı anda Harun'un ne istediğini bana söyleyeceksiniz, tamam mı yenge?"

Nisan sessiz bir küfür mırıldandığında Sedat saymaya başlamıştı bile.

"Bir, iki," Harun ve Nisan ağzını açtığı an Sedat'tan "Üç!" sesi duyuldu.

"Gömleğini ütülememi istedi."

"Birkaç dosya istedim."

Sedat, sinirlendiğini hissederken kaşlarını çattı. İçeriye girip kapıyı kapattı ve Harun'u yakalarından tuttuğu gibi kapıya yasladı.

"Sen benim kardeşimin odasında n'apıyorsun lan?!"

"Sedat bende buradaydım, saçmalama! Bırak onu hemen!"

Nisan, Sedat ve Harun'un arasına girdiğinde Sedat onu uzaklaştırdı ve Harun'un gözlerine dik dik bakmaya başladı.

"Yenge sen az önce gelmişsin, bu daha önceden buradaymış belli ki! N'apıyorsun sen burada?!"

"Bir şey yapmıyorum!" Harun, Sedat'ı iterek kendisinden uzaklaştırdı. Sesini yükseltmemeye çalışıyordu. "Bu ne ya? Abileri bir dert, arkadaşı bir dert, ailesi bir dert!"

"Lan sen-"

"Sedat," Nisan'ın ikazı üzerine Sedat lafını kesti ve korksada çaktırmayan Nisan'a döndü. "Otur dinle."

Sedat bir süre daha onlara baksada daha sonra Sevda'yı yanında götürerek koltuğa oturdu. Harun ve Nisan'da onların yanına giderken Sedat açıklama yapmalarını bekledi. Lafa Nisan girmişti.

"Öncelikle ne bu hiddet, bu celâl?"

"Sevda benim öz kız kardeşim gibidir. Harun'u severim yenge ama düşündüğüm şey gerçekse onu sevmem etkili olmaz, hele ki sen bunu biliyorsan emin ol bu sefer Boran'ın arkasından iş çevirmene izin vermem. Zaten şüpheleniyordum..."

"Pardon?"

"Yalan mı," Sedat ayağa kalkıp Nisan'ın karşısına geçti. "Sürekli Boran'ın arkasından bir şeyler yapıyorsun! Sonra öğreniyor, her şey boka sarıyor. Başın belaya giriyor! Bir kerede bir şeyi gizlemeden kendi başına yapma!"

Mardin'de Töre (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin