53.Bölüm(ÇIKMAZ SOKAK)

4.5K 212 65
                                    


İyi okumalar hayaletlerim💙

Bu sefer ben değil, Nisan sunar...

"Deniz... Kıran mı? Sen," Nisan, bir hışımla ayağa kalktı ve sesini yükseltti. "Deniz Kıran'la nasıl ortak olursun?!"

Herkes put gibi durmuş, Nisan'a bakmaya başlamıştı. Nisan ise şaka falandır diye düşünüyordu, hayır yani Deniz Kıran ve Boran ortak falan değildirler.

"Boran konuşsana!"

"Şey," Boran ilk kez çekindiğini hissetti. "Neden olamayayım ki?"

"Boran... Şaka yapıyorsun değil mi? Lütfen, şaka yapıyorum de."

"Bence siz bunun devamını yukarıda halledin," Sedat, ılımlı konuşmuştu. Nisan yinede onada tersçe baktı. Boğaç hemen destek kuvvet çıktı.

"Bencede, tartışmayın hem ya... Yani şey etmeyin işte," Elini ensesine attı, Nisan'ın sinirleneceğini biliyordu ama yinede böyle birden olunca olmamıştı sanki. Onun kendisine üstten üstten öldürecek gibi bakması üzerine yutkundu. Sinirli olduğu zamanlarda Nisan'dan korkuyordu. "Neyse, siz şey edin yada."

Boran, ayağa kalktı ve Nisan'ı kolundan tuttu ama o hemen kolunu çekmişti. Bir kere Boğaç'ın aklına uymuştu zaten, bu yüzden geri dönemezdi artık. Nisan, Boran'ı bırakarak merdivenlere yönelince Boran'da çıkmadan önce Boğaç'a döndü ve tehdit edercesine işaret parmağını ona doğru salladı.

Boğaç, kafasını sağa yatırıp şirin şirin gülmeye çalışsada bu pek onun tarzı değildi, becerememişti.

Boran, oflaya oflaya merdivenlere yöneldi. Ne diyecekti şimdi? Nisan, yalanını anlamasın diye olağanüstü bir oyunculuk sergilemesi gerekiyordu. O daha fazla kızmasın diye merdivenleri hızlı hızlı çıktı. Yatak odasına girdiğinde Nisan'ın oradan oraya yürüdüğünü gördü.

Nisan, Boran'ın geldiğini görünce olduğu yerde durdu. Boran'da içeriye girip kapıyı kapatmış ve onun yanına gelmişti.

"Boran," Nisan, kollarını kavuşturdu ve dik dik bakmaya başladı. Sabırsız olduğu çok belliydi, fazla açıklama fırsatı verecek gibi durmuyordu. "Deniz Kıran'la cidden ortak oldun mu?"

Yinede sesi o kadarda korkutucu değildi...

"Evet," Boran, Nisan'ın Deniz ismini soyadıyla beraber telaffuz ettiğini fark etmişti. Deniz bile demiyordu, Deniz Kıran diyordu. "Neden sorun ediyorsun ki?"

"Sen onu tanıyor musun?! Nasıl biri olduğunu biliyor musun?!"

"Kötü biri değil," Boran, Nisan'la arasında duran mesafeyi azaltmak için bir girişimde bulunsada Nisan geriye doğru adım atmıştı. "Nisan problem ne?"

"Problem ne mi," dedi Nisan alay eder gibi. "Problem senin onunla ortak olman ve bunu bana söylememen! O benim can düşmanım geri zekâlı!"

"Ne? Nasıl yani, neden?"

"Boran, o manyak tamam mı? Uzak dur ondan, onun senin etrafında olmasını istemiyorum. Ya sen nasıl bunu bilmezsin!"

"Magazini takip etmiyorum ki..."

"Ya insan magazini takip etmese bile karısı hakkında üç beş bir şey bilir ama değil mi! Bunun duyulduğunu düşünmek bile istemiyorum, bu işi iptal et. Valla seni öldürürüm Boran!"

"Bunu iptal edemem, son kağıtları imzaladık!"

"Ve bunu bana yeni mi söylüyorsun," Nisan, ilk kez bu kadar bağırmıştı. Boran'ı itip olduğu yerde tepindi. Şu an ağlayabilirdi.

Mardin'de Töre (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin