19.Bölüm(KINA)

9.9K 318 23
                                    

(BÖLÜM DÜZENLENMİŞTİR.)

İyi okumalar hayaletlerim💙

Casper sunar...

"Sıla! Bırak çocuğu!"

"Abla bırak, parçalayacağım bunu ben!"

"Lan kuduz köpek, çekil üzerimden! Saçlarım, aah! Ablaa!"

Harun Sıla'nın altında kalmıştı. Sıla saçlarını çekip kafası betona vuruyordu vurabildiği kadar. Onu üstünden kaldırmaya çalışsam da kızın gözü dönmüştü! Bütün yılın hıncını çıkartıyordu galiba.

"Kafanı duvara sürte sürte kıvılcım çıkartacağım! Sonra da saçlarını yakıp üzerinde derini pişireceğim!"

"Lan manyak! Abla bak elimden bir kaza çıkacak! Al şunu üstümden!"

Diğerleri gülme krizine girmiş yerinden kıpırdayamıyorken ben bir ona, bir ona bakıyordum. Galiba biraz da bana gülüyorlardı.

Harun'un gitgide sinirlendiğini kızaran suratından anlayabiliyordum. "Abla öldürürüm bu kızı bak! Al şunu yemin ediyorum elimde kalacak şimdi!"

Harun ciddiydi ama şu an Sıla'yı ondan çekebileceğimi de sanmıyordum. Kızlar, Sıla'ya tezahürat yaparken erkekler Harun'u yuhalıyordu.

"Lan Sılaaa! Kalk üstümden!"

Harun'un son sözleri bunlar olmuştu. Daha sonra Sıla'yı üstünden atıp sırtına almıştı iki hamlede. Sıla ters bir şekilde yukarıya çıkartılırken herkesin gülüşü durmuştu. Harun merdivenleri bitirince Sıla çığlık atmaya başladı.

Her ne kadar Harun'a vurmaya çalışsa da pek işlemiyordu. Malum kardeşimde hem hayvan gücü vardı, hem de uyarısını yapmıştı.

Onu korkuluklardan aşağı sallandıracağını anladığımızda koşarak yukarı çıktık. Boran ve Selim abim elinden almaya çalışırken yukarıya gülmekten çıkamayan tek kişi Cihan yere yatmış gülüyordu.

Boran, Harun'un iki kolunu tuttuğunda abim Sıla'yı bez bebek gibi kucağına aldı. Yanıma koyup Harun'a gitti.

"Oğlum sakin ol! Ne bu böyle! Tamam ya, abilik sende kalsın."

"Ya Selim abi saçlarımı kökünden kopardı ya! Ulan kaç kız saçlarıma ölüyor, biliyor musun sen pis cadı?"

Sıla'ya hitaben son cümlesini söylemiş kollarını Boran'dan çekmişti. Sıla kafasını iyice göğsüme koyunca korktuğunu fark ettim.

Valla sinirlendiğinde ben de bazen Harun'dan korkuyordum ama tabii ablalık gereği belli etmezdim. Gerçi kimden korkarsam korkayım belli etmezdim ya, neyse...

"Harun tamam, sakin ol kardeşim. İn aşağıya sen."

"Tamam abla."

Harun aşağıya inince Sıla kafasını kaldırıp hepimize baktı. Selim abim bana bırakmadan sinirle konuştu. "Kızım senin abin o. Ne demek yere yatırıp saçını çekmek?!"

"Ama abiş..."

"Abiş yok! Cezalısın, odana git."

"Ne?"

"Odana git dedim Sıla."

"Ama ama..."

"Sıla!" Sıla bir an bana baksa da benim de abim gibi düşündüğümü anlayınca babama döndü. Ondan da aradığını bulamayan Sıla, abimin son ikazıyla Sevda'nın odasına gitti. "Sıla git dedim!"

Sıla'nın arkasından biz de bir süre olduğumuz yerde kaldık. Sonra birlikte aşağıya indiğimizde Cihan'ın hâlâ gülüyor olduğunu gördük. Ne oluyordu bu çocuğa şimdi?

Mardin'de Töre (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin