Yoongi gittikten sonra sabahın erken saatlerinde Hoseok sönmüş şömine önünde sarındığı battaniye ile oturmuş uyuklamaya devam ediyordu. Gecenin bir bölümünde birbirlerine sarılıp konuşmuş ve sabaha dek olan,geri kalan kısmında ise uyumuşlardı. Hoseok onun kolları arasında kendisini öyle güvende hissetmişti ki.
Burnuna dolan güzel kokusu ve kolları arasındaki sıcak ten... Tüm gerçekliği ile yanında olan bedene,nasıl da aşıktı.
İster istemez kurduğu 'asla' kelimesini içeren kelimeleri düşündü. Böylesine büyük konuşmanın sonunda onun kolları arasında uyanıyordu. Alnında hissettiği o dudakları düşününce tebessüm etti ve battaniyeyi iteleyip ayağa kalktı.
Üzerindeki sarı pijama dizlerinin biraz altında bitiyordu. İnce,çıplak bacakları şömine ateşi söndüğü için üşümüştü. Bacaklarını ovuşturdu ve odaları gezinmeye başladı. Bu ev öylesine güzeldi ki.
Özellikle de mutfak camından gözüken ve bir çarşaf misali yerde uzanan,usulca sallanan göl öylesine güzel bir manzara oluşturuyordu ki. Hoseok orada oturup saatlerce gölü izleyebilirdi.
Bu gece Yoongi'nin gelip gelemeyeceğini merak etti. Saraydan uzaklaşmak zordu. Çok zor... Onu böyle tehlikelere sürüklediği için o denli mahçuptu ki. Onu mutlu etmek isterdi. Ona bir şeyler sunarak...
Sonra tahta dolaplardan eşyaları çıkarttı ve dolapta bulduğu yiyecekler ile yemek yapmaya başladı. Belki,geldiğinde onun için hazırladığı şeyler onu mutlu ederdi değil mi?
Yüzündeki kocaman gülümseme ile yemekleri hazırlamaya devam ediyordu. Tahta kabın içine yaptığı yemeği döküp eşyaları yıkadı ve yerine geri koydu. Tahta kabın ağzını kapattıktan sonra kenara koydu ve içeriye girip etrafı toparladı.
Bu esnada sessiz ormandan,yakın bir yerde sesler gelmeye başladı. Çalı çıtırtıları ve birinin koştuğunu belli eden sesler. Hoseok seslere dikkat kesilmiş korkuyla soluklanırken hemen bir köşeye saklandı.
Kısa bir süre sonra kapı zorlandı ve saklandığı yerden görebildiği kanlar içerisindeki bir beden kapıyı kapattığı gibi yere yığıldı.
Hoseok nefesini tutmuş korkuyla omzuna ok saplanmış bedene bakarken yakın çevreden gelen bağrışma sesleri onu daha tedirgin etti. Ama sesler bir süre sonra uzaklaştı. Yerdeki beden hızlı hızlı soluklanırken bir süre aynı pozisyonda kaldı. "Lanet olsun" omzundaki oku çekip çıkarttı ve etrafa bakındı. Hoseok korkuyla resmen nefesini tutmuştu. Tanıdık gelen bedene bir süre baktı. Kimdi bu tanıdık gelen simanın sahibi?
Dırırımm ekşın jdkdkd
Yorum yapmayı eksik etmeyiniz!~
Sınır : +70
Gelen kişi kim sizce tahminlerinizi bekliyorummm
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lolita :: YoonSeok ✔
FanfictionMin Krallığında yıllardır süregelen bir kural vardı. Kral, asla kendisinden küçük ya da büyük birisini sevemezdi. ||22.09.2017||